Mavi Marmara'ya saldıran İsrailliler hakkında yakalama kararı çıkarılıyor

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, Uluslararası sularda 9 Türk vatandaşının hayatını kaybettiği Mavi Marmara gemisine düzenlenen baskınla ilgili soruşturma kapsamında 174 İsrail'li hakkında yakalama kararı çıkarılması için gerekli çalışmayı başlattı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Akif Ekinci, saldırı emrini veren, tetiği çeken ve fotoğrafları belli olan ancak açık kimlikleri bulunmayan bu kişilere dava açılabilmesi için Adalet Bakanlığı'na yazı yazdı.
İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı'nın (İHH) organizesi sonucu Gazze'ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine 30 Mayıs 2010 tarihinde İsrailli komandolarca denizden ve havadan baskın düzenlenmişti. Çıkan olaylarda 9 Türk vatandaşı hayatını kaybetmişti. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Akif Ekinci tarafından başlatılan soruşturma kapsamında incelenen yüzlerce mağdur ifadesi ve Adli Tıp raporunun ardından Adalet Bakanlığı kanalıyla İsrail'den saldırıya katılanların açık kimliklerinin bildirilmesi istenmişti. Ancak saldırının üzerinden 4 aydan fazla süre geçmesine rağmen İsrail'den beklenen cevap gelmeyince soruşturma çıkmaza girmişti.
Soruşturmanın kilitlendiği sırada İHH yetkilileri, Türk istihbarat birimlerinin yoğun çalışmaları sonucu operasyona katılan ve emri veren 174 kişinin isimleri ve bunlardan 148'inin de fotoğrafları ile oluşturulan şemayı savcılığa sundu. Savcı Ekinci, incelediği dosyayı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kanalıyla Adalet Bakanlığı Uluslar arası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'ne gönderildi. Müdürlük de dosyayı İsrail'e göndererek tanıklar vasıtasıyla bu kişilerin olaylara karışan kişiler olup olmadığını sordu. Ancak bu yazışmalara da İsrail'den cevap gelmedi.
Bunun üzerine savcı Ekinci, listede adı geçen kişiler hakkında yakalama kararı verilmesi konusunda görüşünü sormak için Adalet Bakanlığı'na yazı yazdı. Yazıda, saldırıdan sorumlu olan bu kişiler hakkında dava açılabilmesi için bakanlıktan bir formül bulunması istendi. Mevcut UYAP sisteminde şüphelilerin açık kimlikleri ve açık adresleri olmadan dava açılamadığını hatırlatan Savcı Ekinci, bu sorunun nasıl çözülebileceğini de Adalet Bakanlığı'ndan sordu.