"Üniversitelerin çoğalması öğretim üyelerinin değerini artırdı"
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer, Türkiye'de üniversite sayısının artmasının öğretim üyelerinin değerini yükselttiğini söyledi. Yükseköğretimin artık demokratikleştiğini kaydeden Özer, "İmkanlarımızı seferber edere
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-09-20 12:21:29
Üniversitelerindeki çalışmalar hakkında bilgi vermek üzere kentte görev yapan basın mensuplarıyla bir araya gelen Özer, çok büyük hedeflerinin olduğunu, bunları azim ve heyecanla gerçekleştirdiklerini belirtti. ZKÜ Rektörü Özer, "Yeni açılan üniversiteler, mevcut üniversitelerdeki öğretim üyelerini almaya çalışıyor. Bizim bu nedenle ertelenmiş problemlerimizi çözmemiz, çalışanları memnun etmemiz, hem de Zonguldak ile işbirliği yapmamız lazım. El birliğiyle ZKÜ'yü ulusal ölçekli ilk 20 üniversite arasına taşıma hedefindeyiz. Diğer yandan akademik personel bulmakla ilgili tüm üniversitelerde sıkıntı söz konusu. Öğretim üyesi sayısı çok artmamasına karşın üniversite sayısı anormal derecede yükseliyor. Üniversite sayılarına bakın, Cumhuriyetin kurulmasından son 4 -5 yıla kadar 80 civarındayken şimdi 180'lere ulaştı. Öğretim üyesi sayısı ise bu kadar yükselmedi. Biz üniversitemize 8 ayda 130 öğretim üyesi ataması gerçekleştirdik. Bu, ZKÜ'nün tarihinde bir ilktir. Bunların bir kısmı mevcut öğretim üyelerinin akademik yükselmeleridir. Atanan 74 yardımcı doçent ise ilk kez öğretim üyesi oluyorlar. Şu anda 350 civarında öğretim üyesi sayımız var." şeklinde konuştu.
Yükseköğretim kurumlarındaki artışın aynı zamanda demokratikleşmeyi de beraberinde getirdiğini hatırlatan ZKÜ Rektörü Özer, şunları söyledi: "Öğretim üyeleri biliyorlar ki doçent ya da profesör olmuşlarsa görüşleri ne olursa olsun herkes ZKÜ'de kadrosunu alır. Bu müthiş bir şeydir. Şu ana kadar kadrosunu alamayan kimse yoktur. İmkanlarımızı seferber ederek öğretim üyelerini mutlu etmek için çaba sarf ediyoruz. Biz hem mevcutları üniversitemiz bünyesinde tutmak, aynı zamanda yeni öğretim üyeleri kazanmak zorundayız. Artık dar alanlara hapsolmak yok, çünkü Türkiye'deki yüksek öğretim artık demokratikleşiyor. Öğretim üyesi eskiden 5 yıl bekliyor ve doçentlik kadrosunu alamıyordu. Artık rektörlerin böyle bir şey yapma lüksü yok, çünkü akademisyenlerin gideceği çok üniversite var. Bu aynı zamanda üniversitelerin yönetim zihniyetinde de demokratikleşmeyi beraberinde getiriyor."
Lisansüstü, lisan ve ön lisansta 15 yeni program açtıklarını ifade eden Prof. Özer, akademik yılda ayrılan 5 bin 850 kontenjandan 5 bin 400'üne öğrencilerin kayıt yaptırdığını sözlerine ekledi.
Haber Ara