Dünya medya devi Murdoch, tüm dünya önünde ifade verdi

Telekulak davasında Rupert Murdoch ve oğlu James Murdoch İngiltere parlamentosunda Kültür, Medya ve Spor Komisyonu üyelerinin sorularını cevapladı. Soruşturmanın sonlarına doğru yaşanan "Murdoch'a pasta saldırısı" sebebiyle oturuma bir süre ara verildi.

Bugünün hayatının en "gurur kırıcı" günü olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Murdoch, News of The world (NoW) gazetesini kapatma sebebini, "Telekulak olaylarından dolayı çok mahcup olduk ve yayına son vermenin doğru olacağını düşündük. Okuyucularımızın güvenini kaybetmiştik." sözleriyle açıkladı.

Rupert Murdoch, "Yaşananlardan siz mi sorumlusunuz?"şeklindeki soruyu, "Hayır. Güvendiğim insanlar ve onların güvendikleri insanlar bu güveni suistimal etmiştir" şeklinde cevapladı.

Telekulak skandalı yapıldığında sorumlu olan Rebekah Brooks ve Les Hinton gibi üst düzey yöneticilerin istifalarını hatırlatılan Murdoch'a kendisinin de istifa etmeyi düşünüp düşünmediği soruldu. Murdoch bu soruya, "kesinlikle düşünmüyorum" diye cevap verdi.

Brooks'un istifasını ilk seferinde reddettiğini ancak ikincisinde kabul etmek durumunda kaldığını da sözlerine ekleyen Murdoch, bunun sebebi olarak ise Brooks'un "çok acı çekmesini" gösterdi. Medya patronu, Hinton'ın ise o dönemde sorumlu kendisi olduğu için istifa etmesinin doğru olacağını düşündüğü için görevini bıraktığını aktardı.

Murdoch, sahip olduğu şirketlerin hiçbir zaman 'bilgileri yokmuş gibi davranarak sorumluluk almama' anlamına gelen "willful blindness" suçu işlemediğini iddia etti. Bir soru üzerine Murdoch, kapatılan haftalık magazin gazetesi NoW'un yerine şimdilik yeni bir gazete açmayı düşünmediklerini belirtti.

NoW'da gazeteci olarak görev yapan Clive Goodman ve dedektif Glenn Mulcaire'e herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı iddiasına yönelik James Murdoch, şirketin mahkeme masraflarını ödediğinden kendisinin de haberi olmadığını ve bunu öğrendiğinde "çok şaşırdığını" söyledi. Murdoch bu ödemeleri kimin ayarladığını bilmediğini ifade etti.

Komisyonun sorduğu soruların büyük çoğunluğuna "bilmiyorum", "hatırlamıyorum" veya "tanımıyorum" şeklinde cevap veren 80 yaşındaki medya patronu, şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin yasadışı dinlemelerden haberdar olmadığını belirtti.

Dünyanın farklı ülkelerinde birçok şirketinin bulunduğunu ve bu şirketlerde 53 bin dürüst, ahlaklı ve değerli kişinin çalıştığını aktaran Murdoch, skandala karışan NoW'u kapatarak bu çalışanlarının saygınlıklarına gölge düşürmek istemediğini kaydetti.

Brooks'un editörlüğü döneminde NoW çalışanlarının 13 yaşında öldürülen Milly Dowler'ın sesli mesajlarını gizlice dinlediği iddialarına yönelik ise Rupert Murdoch, "2 hafta önce duyduğum bu olay karşısında şok oldum, dehşete düştüm ve çok mahcup oldum" ifadelerini kullandı.

James Murdoch ise istifa eden Rebekah Brooks ve diğer üst düzey yöneticilerinin yasadışı dinleme olaylarına karıştığına ilişkin hiçbir bilgisinin olmadığını ve bilgisi olduğunu gösteren hiçbir kanıtın bulunmadığını söyledi. News Corporation'ın Avrupa'dan sorumlu yönetim kurulu başkanı James Murdoch, bu skandalın kendisi, babası ve tüm çalışanları için büyük bir üzüntü oluşturduğunu belirtti.

NoW gazetesinin, ABD'de yaşanan 11 Eylül olaylarında hayatını kaybedenlerin yakınlarının telefon numaralarını elde etmeye çalışmasına yönelik iddialar konusunda Murdoch, "Bu iddialara ilişkin herhangi bir bulguya rastlamadım" diye cevap verdi.

FBI'ın Amerika'da haklarında soruşturma açtığı yönündeki iddialar üzerine Rupert Murdoch, "Böyle bir şey söz konusu değil. Eğer açarlarsa İngiltere'de hareket ettiğimiz gibi davranırız." diye cevapladı.

James Murdoch'un, sorulan sorulara çok kısa olarak cevapladığı ve detay vermekten kaçındığı gözlendi. James Murdoch ayrıca, babasının cevaplarına müdahale ederek "Babam böyle diyerek aslında şunu demek istedi.." şeklinde 80 yaşında duyma problemi olan babasının açıklamalarını "düzeltme" yoluna gitti.

"Geçmişteki büyük hatalar için sadece 'özür dilemenin' yeterli olmadığının farkındayım" diyen Murdoch, yapılan yanlışlıkların üzerine gitmek için bugün burada olduğunu ve şirketinin bu konuda polise gereken desteği vereceğini belirtti.

İnsanların gizlice telefonlarını dinlemenin ve polis ile işbirliği yaparak gizli belgelere ulaşmanın yanlış olduğunu kabul eden Murdoch, News of The World çalışanlarının buna karıştığının ispat edilmesi halinde gerekenin yapılıp her şeyin yerli yerine oturtulması gerektiğini ve adaletin yerini bulmasını istediğini söyledi.

Rupert Murdoch sözlerine şöyle devam etti: "Telekulak skandalıyla 2007'de bir gazeteci ve bir dedektif olmak üzere 2 kişi tutuklandığında, telekulak davasının hallolduğunu ve sonuçlandığını sanmıştım. Polis soruşturmayı sonlandırıp bitirdiğini açıklamıştı. Ayrıca, News International'ın da kendi içinde bir soruşturma yaptığını ve meseleyi hallettiği söylenmişti. Oğlum James News Corp şirketine katıldığında da söz konusu dosyanın kapandığını belirtmişti. Şimdi ortaya çıkan bunca şey karşısında şaşkınlık içindeyim."

İngiltere'ye çok şey borçlu olduğunu ve bu ülkenin şirketleri için büyük bir fırsat oluşturduğunu kaydeden Murdoch, "İngiliz halkına minnettarım. Umarım, bir gün bu ülkeye ne denli büyük bir katkı yaptığımız anlaşılır" dedi.

"David Cameron ile başbakanlık ofisindeki buluşmasına neden arka kapıdan girdiniz" şeklindeki soruyu Rupert Murdoch, "Arka kapıdan girmem söylendiği için oradan girdim" diye cevapladı. Murdoch, bir önceki başbakan Gordon Brown'un da her zaman kendisinin arka kapıdan girmesini istediğini sözlerine ekledi.

Komisyon üyeleri Murdoch'lara, telekulak soruşturmasında yargılanan çalışanlar için neden avukat masrafları karşıladıklarını; bunun bir şeylerin üstünü örtmek için olup olmadığını sordu. Meclis üyeleri ayrıca, Murdoch'un telefonları dinlenen sporcu ve sanatçılara yüksek meblağlarda rüşvet verip vermediklerini açıklamasını istedi.

NoW için çalışan ve telekulak davasına karışarak 2007'de tutuklanan dedektif Glenn Mulcaire davasında mahkeme masraflarını ödediğini kabul eden James Murdoch, bunu bir şeylerin üstünü örtmek için yapmadıklarını savundu.

Muhafazakar partili komisyon üyesi Philip Davies'in sorduğu "Ne kadar sıklıkta İngiltere'deki gazetelerinizin editörleriyle görüşüyorsunuz?" şeklindeki soruya Rupert Murdoch, haftada bir kez görüştüğünü ancak kesinlikle bir konuyu yazmaları noktasında baskı yapmadığını açıkladı.