Türkiye'de kalp rahatsızlıkları ilk sırada yer alıyor
Dünyada kalp rahatsızlıklarının hızla arttığına dikkat çeken Acıbadem Kayseri Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Hilmi Tokmakoğlu, Türkiye'de de kalp hastalıklarının ilk sırada yer aldığını açıkladı.
Doç. D
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-07-16 08:14:46
Doç. Dr. Hilmi Tokmakoğlu, en sık görülen kalp rahatsızlıklarının tedavisi, genellikle cerrahi yöntemle yapıldığını hatırlatarak, "Koroner arter hastalıkları by-pass yöntemiyle, kapakçıklardaki rahatsızlıklar onarım ya da değişimle, aort damarı genişlemesi de yapay damar kullanılması ile tedavi ediliyor. Kalp deliklerinde ise bazen hastanın kalp zarı yama olarak kullanılıyor." dedi.
Tüm dünyada hızla artan kalp rahatsızlıklarının Türkiye'de de insan sağlığını tehdit eden hastalıklar sıralamasında üst sıralarda yer aldığını ifade eden Tokmakoğlu, şu bilgileri verdi: "En sık görülen hastalıklar; koroner arter rahatsızlıkları, kapak sorunları, aort genişlemesi ve kalp delikleri olarak sıralanıyor. Tüm bu hastalıkların tedavisinde ise tercih edilen yöntem, genellikle cerrahi oluyor. Tüm ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alan koroner arter hastalıkları, kalbin etrafında bulunan ve onu besleyen damarlarda meydana gelen daralmalarla ortaya çıkıyor. Hastalık kendini göğüs ağrısı ya da doğrudan kalp krizi ile gösteriyor. İstirahat halinde gelen, sol göğüsten başlayıp boyuna ve çeneye yayılan ağrılar da belirtiler arasında yer alıyor. Daralmış ya da tıkanmış damarların tedavisinde kabul gören üç tedavi yöntemi bulunuyor: İlaç, balon ya da stent takılması ile by-pass ameliyatları. By-pass ameliyatları, "Daralmış ya da tıkanmış damarın önüne yeni bir damarla kan getirme" işlemi olarak tanımlanıyor. Ameliyatlar kalp durdurularak ya da çalışan kalple yapılıyor. Genellikle tercih edilen ise kalbin durdurulması yöntemi. Çünkü kalbin arka yüzündeki damarlara, çok kireçli veya kas dokusu içinde seyreden damarlara çalışan kalpte by-pass ameliyatı yapmak zor olabiliyor."
By-pass ameliyatlarında genellikle üç damar kullanıldığını anlatan Doç. Dr. Tokmakoğlu, "Göğüs kafesinde iki iç meme atardamarı, ön kol iç yüzündeki radyal arter ve bacaktaki toplardamar. En değerli olanı ise, açık kalma süresi daha uzun olduğu iç meme atardamarı oluyor. Bu damardan, göğüste iman tahtası olarak bilinen bölgenin sağında ve solunda olmak üzere iki tane bulunuyor. Rutin olarak ise soldaki kullanılıyor. İkinci sıklıkta kullanılan diğer bir damar ise ön koldaki damar. Bacaktaki toplardamar da çok uzun olması nedeniyle, çoklu by-pass işlemi gerektiğinde tercih ediliyorç" diye konuştu.
Haber Ara