Artuklu Üniversitesi'nden Süryanice açılımı
Mardin Artuklu Üniversitesi (MAÜ) Yaşayan Diller Enstitüsü'nde Süryanice kursu başlatıldı. Türkiye'de Kürtçe Dili ile ilk resmi eğitimi veren Mardin Artuklu Üniversitesi şimdi de Süryanice Dilinde kurs açtı. Kürdoloji Bölümü'nü açan üniversite şimdi
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-07-05 11:13:07
Mardin Artuklu Üniversitesi'nde Yaşayan Diller Enstitüsü'ne bağlı olarak açılacak olan Süryani Dili ve Kültürü Ana Bilim Dalı başkanlığını yürütecek olan Prof. Dr. Abdulmesih Saadi, Süryanice kursunun ilk dersini Zinciriye Medresesi Ehmedê Xani dersliğinde verdi.
Üniversiteye başvuran 100'ün üzerinde kişiden aynı zamanda Arapça ve İngilizce dillerinden birini bilen 9'u kadın, 27 kişinin katıldığı ilk derse, MAÜ Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay, Kırklar Kilisesi Papazı Gabriel Akyüz ve Enstitü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım da katıldı.
ENSTİTÜ MÜDÜRÜ YENİDEN ÖĞRENCİ OLDU
Kendisi de Süryanice Dilini öğrenmek için bu kursa kaydını yaptırarak ilk derse katılan Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, bu yıl 2 Süryanice hocasını istihdam ettiklerini belirterek, Eylül ayında yüksek lisans açma girişimlerinin önemli bir sonuç vereceğini kaydetti.
Kurslar hakkında bilgi veren Yıldırım, Süryanice ile ilgili olarak, "Süryanice'nin kadim bir dil olmasından dolayı, Süryani kayıtları yanında İslami kayıtlarında da geçen bir anekdotu sizlerle paylaşmak istiyorum. Burada, ölümden sonraki hayatta kullanılan dilin Süryanice olduğunu ve Mahşer Günü'nde kendisine zor durumda kalmamak, sorulan sorulara doğru cevap vermek için bu kursa ilk olarak ben kayıt yaptırdım." dedi.
MAÜ Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedii Omay da kursun başlaması nedeniyle yaptığı konuşmada, bir hayalinin gerçekleştiğini belirterek, Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi bir üniversitesinde kadim bir geleneğin tekrar canlandığını dikkat çekti. Aynı üniversitede daha önce de bir ilke imza atarak Kürdoloji Bölümü'nü kurduklarını hatırlatan Omay, tarihi kentte 2 bin yıl sonra tekrar Aramice'yi öğrenmeye ve konuşmaya çalışacaklarını ifade etti.
Omay, konuşmasında, daha önce açtıkları Kürdoloji Bölümü'nün 200 yıllık korku, bir baskı ve unutulmuşluk, inkar edilmişlik hastalığını aşma konusunda çok önemli gördüğünü belirterek, açıklamasını şu şekilde sürdürdü: "Bu, herhalde dünya tarihinin belki çok küçük bir noktası ama bence çok önemli bir noktası. Nusaybin Akademisi'nde dünya medeniyetinin çok önemli bir adımı atılmıştı. O dönemde Aramice dersi verildi. Kürdoloji için de daha önce dediğimiz, medeniyetin üzerindeki o çok ağır toz ve tortu tabakasını yaklaşık 200 yıllık korku, bir baskı ve unutulmuşluk, inkar edilmişlik hastalığını aşmak için önemli bir fırsat bence. Bunu kullanalım. Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi bir üniversitesinde kadim bir gelenek tekrar canlanıyor. Üniversitemiz bu konuda yoğun bir destek verecek ve Süryaniyat'ın mühim bir merkezi olacağını hayal ediyorum. Allah ömür verdikçe destekleyeceğim. Ayrıca, gelecek Nisan ayında Büyük Süryaniyat Kongresi'ne Mardin olarak aday olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Kısmet olursa Nisan ayında düzenlemek istiyoruz."
"TARİH YENİDEN YAZILACAK"
Kırklar Kilisesi Papazı Gabriel Akyüz de kendileri için tarihi bir gün olduğunu, Mardin'de bir üniversitenin açılması, bu üniversite içinde Süryanice Kürsüsü'nün açılmasına hiç ihtimal vermediklerini belirterek, "Ama bugün burada gördüğümüz manzara bizleri çok mutlu etti. Buradaki hocalarımızın söylediği sözler de bizleri çok mutlu etti. Mardin Artuklu Üniversitesi'nin, tarihi yeniden yazacağına inanıyorum ve Ortadoğu Üniversitesi olacağına inanıyorum. Bu konuda emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz." diye konuştu.
Prof. Dr. Abdulmesih Saadi ise Süryanilerin ilk yerleşim yerlerinden biri olan Mardin'de Süryani Dili ve Edebiyatı üzerine eğitim vermenin kendisini gururlandırdığını söyledi. Saadi, bütün birikimini üniversite ve öğrencileriyle paylaşmanın heyecanını yaşadığını belirterek, "Mardin, ruhuma işlemiş. Ben ondan bir parçayım ve Mardin de benden bir parça. Bu parça ile bütünleşmenin zamanı geldi. Farklı dinden ve ırklardan insanların Süryanice'yi öğrenmesi, Süryanice'yi aslına döndürecektir. Çünkü bir zamanlar Süryanice'yi sadece Süryaniler ya da Hıristiyanlar değil, bütün bölge halkları konuşmaktaydı." dedi.
"YENİ RÖNESANS DÖNEMİ"
Amerikalıların özgürlük gününe dikkat çeken Saadi, "Yeni bir Rönesans'a tanıklık ediyoruz. Bu Rönesans, Zinciriye Medresesi'nden, Artuklu Üniversitesi'nden ve Türkiye'den başlamaktadır. Bu konuda son derece mutluyuz. Amerikalılar için bugün kutlanan özgürlük günü ne derece önemliyse benim için de annem ve babamın doğduğu bu torpaklarda, onların konuştuğu dili öğretmek için start verdiğim bugün o derece önemlidir." diye konuştu.
Kadim bir dil olan Süryanice'ye ilgi duyduğu için Süryanice dili eğitimi verildiğini öğrenince, İstanbul'dan Mardin'e geldiğini anlatan Marmara Üniversitesi Yüksek Lisans öğrencisi Havva Kaya ise "Arapça ve İbranice ile benzerliği olan Süryanice zor bir dil ama üstesinden geleceğime inanıyorum. Süryanice'yi hem kadim olan bir kültürü öğrenmek hem de akademik çalışmalarımda bana yardımcı olması için öğrenmeye karar verdim." diye konuştu.
Süryanice öğrenmek için İzmir'den geldiğini belirten Zeynep Tozduman ise çok heyecanlı olduğunu belirterek, bu dili öğrendikten sonra bu dili konuşan halkların kaybolan değerlerini günışığına çıkarmak için çalışacağını ifade etti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara