ÖSYM Başknı Demir hakkında soruşturma izni verilmedi (3)
ÖSYM Başkanı Ali Demir ve diğer sınav yetkilileri hakkında soruşturma izni talebi ile ilgili hazırlanan ön inceleme komisyon raporunda, "Şifre diye yansıyan uygulamanın ortaya çıkmasına; yazılım programının yetersizliği, ÖSYM TAB görevlileri ve METEK
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-06-23 12:39:07
YÖK Genel Kurulu sonrasında yapılan yazılı açıklamada, ön inceleme komisyonu raporundan bazı bölümlere yer verildi. '2011 YGS Hazırlık ve Uygulama Süreci ile İlgili Kusurlu Tutum ve Davranışlar' konulu bölümde, gerek ÖSYM gerek Meteksan firması personelinin yeni sistemin işleyişi ile ilgili gerekli bilgi ve deneyime sahip olmadığı, bu nedenle de sınav kitapçıklarının oluşturulması aşaması olan kapalı dönemde bir görev ve yetki karmaşası yaşandığı belirtildi.
Veri girişinde de denetimde de ÖSYM personelinin görev ve sorumluluğunun yanı sıra Meteksan görevlilerinin de sorumlu olması gerektiği kanaatine ulaşıldığı belirtildi.
Raporda, "Dolayısıyla müterafik bir ihmali tutum ve davranışın varlığından söz edilebilir. Sonuçta basına şifre diye yansıyan uygulamanın ortaya çıkmasına; kullanılan yazılım programının yetersizliği, ÖSYM TAB görevlilerinin ve METEKSAN çalışanlarının programın kullanımı konusunda henüz yeterli bilgi ve donanıma sahip olmaması, bu süreçte yapılması gerekli denetimlerin gereği gibi yapılmamış olması yol açmıştır." ifadelerine yer verildi.
"OLASILIK, SUÇUN OLUŞUMUNA YETMEZ"
'Görevin İfasında İhmal ve Gecikmelerin Cezai Sorumluluk Durumu' başlıklı bölümde, kamu görevlisinin görev gereklerine aykırı hareket etmiş olmasına veya görevde ihmal yahut gecikmede bulunmasına karşın; 'kamunun zararına neden olmak', 'kişilerin mağduriyetlerine sebebiyet vermek', 'kişilere haksız bir kazanç sağlamak' sonuçlarından birisi ortaya çıkmamışsa görevi ihmal suçu oluşmayacağı belirtildi. "Bu sonuçlardan birisinin somut bir biçimde var olması gerekmektedir. Aksi takdirde 'zarar, mağduriyet ve haksız kazanç olasılığı' suçun oluşumuna yetmez. Şüphesiz kamu görevlisinin bu eylemi disiplin hukuku açısından bir disiplin suçuna vücut verebilir." ifadelerine yer verildi.
"BİR KASIT OLDUĞUNA DAİR HİÇBİR KANIT YOK"
Görevin kötüye kullanılması suçunun manevi unsurunun kast olduğuna dikkat çekilen raporda, şu görüşlere yer verildi: "Somut olay bakımından, gerek ÖSYM gerek METEKSAN görevlilerinin savsaklamaları, gerekli özen ve dikkati göstermemeleri, denetimlerde zafiyet içerisinde bulunmaları biçimindeki görev gereklerine aykırılıklarının maddede sayılan amaçlardan birinin ortaya çıkmasına yönelik bir kast içerisinde oldukları; kamuyu zarara uğratmak, bir kısım öğrencilerin haksız kazanç elde etmesini sağlamak veya bir kısım öğrencinin mağdur olmasını sağlamak gibi bir maksat içerisinde olduklarını ortaya koyabilecek hiçbir kanıt bulunmamaktadır."
Raporda yer alan diğer bazı tespitler şöyle:
"...görev gereklerine aykırılık taşıyan eylemlerle doğrudan bağlantılı olarak nesnel ölçülere uygun bir şekilde saptanmış herhangi bir kamu zararı söz konusu değildir. Kuşkusuz bu eylemlerle kamuya olan güven zedelenmesinin bahsedilebilirse de bunun pozitif hukuk ve yargısal içtihatlar çerçevesinde kamu zararı olarak değerlendirilmesi imkanı bulunmamaktadır."
"2011 YGS'de ortay çıkan koordinasyon ve denetim eksikliğinden kaynaklanan sorunlara karşın, bu sınava ait kitapçıklardaki soru ve cevaplarda bir adaya ya da belli adaylara yönelik planlı bir soru dizilişi kurgulanmamış ve hiçbir adaya bir çıkar sağlanmamış olması nedeniyle maddede yer verilen kişilere haksız bir kazanç sağlama olgusundan söz edilemez."
"... 2011 YGS'de adaya özgü kitapçık ve şifreleme nedeniyle herhangi bir kopya, şifre sızdırma, şifreden haberdar etme ve bunu kullandırtmak suretiyle sınava katılanlara sübjektif çıkarlar sağlama ve sınav sonucunu etkileyecek başkaca bir usulsüzlüğün tespit edilememesi karşısında TCK 257. madde anlamında bireysel hakların ihlaline yol açıcı bir sonucun varlığından da söz edilmesine olanak bulunmamaktadır."
SON VİDEO HABER
Haber Ara