"Siyasetin siyaset içermeyen konularla yapıldığı,çamur atma dönemini yaşıyoruz"
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, seçime hazırlık sürecinin ülkenin sorunlarının ve bunlara siyasi partilerin getirecekleri çözüm önerilerini tartıştığı bir dönem olması gerektiğini belirterek, "Maalesef biz siyasetin siyaset içermeyen konul
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-05-25 10:52:00
Adana Genç İşadamları Derneği'nin 4. İş ve Meslek Ödülleri törenine katılmak için gediği Adana'da Ekonomi Değerlendirme Toplantısı yapan Boyner, uluslararası rekabetin keskinleştiği, ülke ekonomilerinin büyümesi, istihdamın artırılması ve sürdürülebilir kalkınmanın mümkün kılınması için özel politika uygulamalarının tasarlandığı ve yarışın gittikçe daha zorlaştığını kaydetti. Yeni dönemde dünyadaki büyüme yarışında rekabetçi olmayı sağlamamız gerektiğini kaydeden Boyner, sadece zenginleşerek bunun başarılamayacağını belirterek: "Gelir dağılımı adaletini bölgesel kalkınmışlık farklarını gözeterek; toplumsal katılım ve paylaşımı artırarak, eğitim kalitesini, basın ve ifade özgürlüğünü geliştirerek, adalet sistemimizde tarafsızlık ve etkin çalışma için yapısal reformları gerçekleştirerek; Dünya İnsani Gelişmişlik Endeksi'nde şu anda bulunduğumuz 83. sıradan, Dünya ekonomisinde ilk 10'a ulaşmayı hedefleyen bir Türkiye'ye layık olan gelişmişliğe de ulaşmamız şart." dedi.
Kriz sürecinde maliye politikası için yeterli alana sahip olan, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu ekonomilerin, maliye politikaları yoluyla krizi yönetmeyi başardığına dikkat çeken Boyner, bu ülkelerin krizden çıkış sonrası güçlü ve kalıcı bir toparlanma süreci yakaladığını vurguladı. Ancak, bu ekonomilerin çoğunda, büyümeye rağmen istihdamın yavaş artışı önemli bir sorun olarak ortaya çıktığına değinen Boyner, "Diğer yandan da aşırı ısınma, enflasyon baskısı veya cari açık sorunları gündeme gelmekte. Bu sorunların oluşumunda, yüksek küresel sermaye dalgasının rolü hemen herkes tarafından kabul görmektedir." şeklinde konuştu.
"GSYH BÜYÜME RAKAMI, TÜRKİYE'NİN KRİZDEN ÇIKIŞININ SAĞLAM VE KALICI OLDUĞUNU TEYİT ETTİ"
Bütün bu gelişmelerin Türkiye'ye yansımalarını da değerlendiren Boyner şöyle devam etti: "Türkiye ekonomisinin krizden çıkış süreci, özellikle gelişen piyasalarda, kamu maliyesinde kalıcı bir bozulma yaratılmaması koşuluyla maliye politikalarının etkin kullanımının krizin yönetimindeki rolünü destekler niteliktedir. Bu açıdan, Türkiye, özellikle 2002 sonrası kamu disiplinine gösterdiği özeni devam ettirerek, kriz öncesi bütçe açığı seviyelerin üzerinde hareket etse de, bütçe disiplinini korumaya gayret göstermektedir. Ancak, yine de kriz sonrasında ve mevcut dönemde daraltıcı bir kamu maliye politikasından söz etmek mümkün gözükmemektedir. Mali teşviklerin de yardımıyla, krizde daralan iç talebin canlanması, dış talepteki gerilemeye karşın, ekonomik büyümeyi sağlamada etkili olmuştur. 2010 yılı sonu itibarıyla tespit edilen GSYH büyüme rakamı, Türkiye'nin krizden çıkışının sağlam ve kalıcı olduğunu teyit etmekte. Büyüme açısından ortaya konulan bu tablonun memnuniyet verici olduğunu kabul etmek gerekir."
"BAĞIMSIZ DÜZENLEYİCİ VE DENETLEYİCİ KURUMLAR EKONOMİNİN İSTİKRARI İÇİN KİLİT ROL OYNADI"
Boyner, Türkiye ekonomisinin başarılı krizden çıkış ve toparlanma sürecine, enflasyon ve faizlerde gelişmiş ekonomilere yaklaşan oranlarına rağmen, işsizlik, yüksek iç, düşük dış talep, artan ithalat bağımlılığı, artan dış ticaret ve cari işlemler açığı ve dünya enerji, emtia fiyatlarıyla birlikte büyüyen enflasyon baskılarıyla karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.
Bağımsız düzenleyici ve denetleyici kurumların karmaşık sorunlara, gelişmiş çözümler üretmek anlamında, Türkiye ekonomisinin istikrarı için kilit rol oynadığını ifade eden Boyner, "Bu rol cari açık dahil bir çok ekonomik sorunun yönetiminde siyasi irade üzerindeki yükü hafifletir niteliktedir. Geçtiğimiz 10 yıl içinde yapısal reformlar anlamında en önemli kazanımımız olan bağımsız kurumlar bu dönemdeki risk yönetiminde etkili rol oynamalıdır. Türkiye son 10 yılda gerçekleştirdiği reformlarla yapısal bir dönüşüm elde etmiş ve krizlere dayanıklılığını artırmıştır." diye konuştu.
"SEÇİM SONRASI ÖNEMLİ"
Seçim sonrası dönemin önemli bir fırsat olacağına işaret eden Boyner sözlerini şöyle tamamladı: "Yıllardır biriktirdiğimiz sorunları yeni bir toplumsal mutabakat ile çözme fırsatı, ötekileştirmeden, yok saymadan, Kadınlarımızla, gençlerimizle, bizi biz yapan tüm farklılıklarımızla, zenginliklerimizle, ama bir arada, birlikte çözme zamanı, Bilmeliyiz ki önümüzdeki eşiği atlamak için, birinci ligde tüm vatandaşlarımızın mutlu, özgür ve müreffeh yaşayabilmeleri için anlaşmamız, birbirimizi anlamamız ve halının altına süpürülenleri, hep beraber temizlememiz gerekiyor. Korkmadan, yılmadan, korkutmaya çalışanlara karşı koyarak... Kendimize ve bu ülkenin Güneydoğu'sundan, Kuzeybatı'sına, sahilinden yaylasına kadar eşit ve özgür vatandaşlar olarak birlikte, bir arada ve huzurla yaşama hakkımız olduğuna inanarak ve güvenerek."
Haber Ara