Sami Yusuf: İlahinin ne olduğunu bilmiyordum (Özel)
Eserleriyle özellikle İslami kesimde büyük beğeni toplayan Azeri asıllı İngiliz sanatçı Sami Yusuf, sanat hayatına başlamadan önce ilahinin ne olduğunu bilmediğini söyledi.
3 Haziran'da Brüksel'de Belçika Kraliyet Konservatuar salonunda sev
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-05-13 07:56:41
3 Haziran'da Brüksel'de Belçika Kraliyet Konservatuar salonunda sevenleriyle buluşacak olan Sami Yusuf, konser öncesi Brüksel'e gelerek konser öncesi çarpıcı açıklamalarda bulundu. 'Where Ever You Are' adlı son albümünün dünya turnesine çıkacak olan Yusuf, Bahar Devrimi sonrası Mısır'da da konser verecek ilk uluslararası sanatçı olacağını anlattı. Türkiye'nin Arap ülkelerine rol model olması konusuna da değinen Yusuf, "Türkiye sadece Arap ülkelerine değil, birçok Avrupa ülkesine de rol model olabilecek konumda." dedi. Yusuf, yaptığı şarkıların da kendi yüreğinden gelen şarkılar olduğunu ve bir ilahi olarak algılanmamasını istedi. Ayrıca Roj tv'ye çıkmasıyla ilgili de kandırıldığını belirten Yusuf, bu konuda oldukça üzgün olduğunu da ifade etti.
'Ben her zaman İslam dini ile ilişkilendiriliyorum. Sami Yusuf dendiği zaman, İslam akla geliyor. bu doğru değil. Ben bir sanatçıyım ve herhangi bir dinle anılmak istemiyorum. Aynı zamanda hiçbir siyasi hareketle de anılmak istemiyorum.' şeklinde konuşan Sami Yusuf, İslami şarkılar yaptığı görüşüne katılmıyor. Yusuf, "Ben yüreğimden geldiği gibi şarkı söylüyorum. Amacım İslami şarkı yapmak değil. İlk başta Al-Muallim parçasını çıkardığımda, 'işte bu aradığım parça' demedim. O parçadan sonra hep ilahi okuyacağım diye bir düşüncem de olmadı. Ayrıca ben ilahinin ne olduğunu dahi bilmiyordum. Benim için yeni bir dünya idi. O zaman çok duygusaldım. Peygamberimiz Muhammed (s.a.v) için bir albüm çıkardım ve orada bitti." ifadelerini kullandı.
Batı dünyasında artan İslamofobi konusunda ise Sami Yusuf, Müslümanların özeleştiri yapabilmesi gerektiği görüşünde. Yusuf, şunları söyledi: "Toplum olarak çekingeniz ve konuşmaktan korkuyoruz. Çok fazla şey düşünüyoruz. Başkalarının düşündükleri üzerine senaryolar kuruyoruz. Peygamberimizin yolu bu değildi ki. Peygamberimiz konuşurdu, doğruları konuşurdu, diyalog içerisindeydi. Düşüncelerimiz söylemekten çekinmemeliyiz. Eğer biri fanatikse, 'o fanatiktir' diyebilmeliyiz. Yanlışın karşısında susarsanız, yanlışı desteklemiş olursunuz. İslamofobi'ye baktığımızda, bununla ilgili kimi suçlamamız lazım? Bence İslamofobi'nin büyümesinin sebebi biz Müslümanlarız. Kendimizi güçlendirmiyoruz. Kendimizi kutucukların içerisine hapsediyoruz. Gettolara çekilip, entegre olmuyoruz, yeni diller öğrenmiyoruz. Yaşadığımız ülkeye uyum için yeteri kadar çalışmıyoruz. Çok fazla düşündüğümüz içim söylememiz gereken şeyleri söylemiyoruz. Kendi sıkıntılarımızı gidermezsek, ilerlememiz mümkün olmaz. Kendimizi savunmaktan vazgeçip başarılı olmanın yolunu aramalıyız. Başarımız, bizim yerimize konuşacaktır.'
Arap dünyasındaki gelişmelerin sorulması üzerine ise Sami Yusuf, "Şahsi fikrim, Türkiye'nin bir model olabileceği yönünde. Türkiye sadece o ülkeler için değil, çoğu Avrupa ülkelerine de rol model olabilecek pozisyonda. Mesela çoğu ülkelerde ekonomik durgunluk baş gösterirken, Türkiye bundan etkilenmedi.' şeklinde konuştu.
Eserlerinin bazı kesimlerini Türkçe seslendiren Sami Yusuf, Türkçe ders almadığını, fakat Azeri asıllı olmasından dolayı Türkçeyi anlayabildiğini anlattı.
Haber Ara