"İtalya'da buğday ekimi yüzde 20 düştü, makarnada fiyat artışı sürecek"

Bir yandan ürünlerini sağlıksız gıda imajından kurtarmak için çabalayan makarna sektörü, diğer yandan zam baskısı altında. Geçen sene Rusya'daki yangın ve kuraklık nedeniyle buğday bulmakta zorlanan sektörü bu sene İtalya endişesi sardı. Sektörün önde gelen isimlerinden Barilla Gıda'nın Orta Doğu ve Afrika Bölge Direktörü Güneş Karababa, "İtalya'da bu sene yüzde 20'ye varan ekilebilir alanlar ya boş bırakıldı, ya başka ürünlere aktarıldı. Muhtemelen 2012 hasadına kadar bu belli oranda fiyatlar artmaya devam edecektir." dedi.
Türkiye'deki makarna üretimi yıllık 750 bin ton civarında. Bunun 450 bini iç pazar tarafından tüketilirken, 300 bin tonu ihraç ediliyor. İç tüketim uzun yıllardan bu yana aynı seviyelerde seyrediyor. Sektör, 3-4 sene öncesine kadar 200 bin ton olan ihracatı ise 300 bin tona çıkarmayı başardı. İç pazarda kişi başına tüketim 6,2 kilo civarında seyrediyor. Sektör temsilcileri, yurt içinde tüketimin artmamasını, yıllarca makarnanın sağlığa zararlı gibi gösterilmesinden kaynaklandığını düşünüyor. Güneş Karababa, buna karşı sosyal sorumluluk projeleri çerçevesinde bazı projeler geliştirdiklerini belirterek, "Şimdi makarnanın beslenmedeki önemini ve faydalarını anlatmaya çalışıyoruz. Bunun da kişi başına tüketimi artıracağını umuyoruz." ifadesini kullandı.
Ancak sektörü sağlıksız gıda imajı kadar hammadde olan buğday rekoltesindeki düşüş de bir hayli endişelendiriyor. 2010'daki Rusya kuraklığının ardından bu sene de önemli durum buğdayı üreticilerinden İtalya'da boş bırakılan ya da bir başka ürün ekilen arazilerin toplamının yüzde 20'yi bulduğuna işaret eden Barilla Gıda'nın bölge direktörü Karababa, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Dünya nüfusu artıyor. Herkes de daha iyiye bir yönelim var. Makarna gıda değeri olarak oldukça üstün bir ürün. O yüzden tüketiciler de diğer ürünlerden makarnaya doğru bir geçiş var. Bu da makarna pazarını artıyor. Tüketim arttıkça ana hammadde olan durum buğdayı talebi artıyor. Dolayısıyla fiyat arz talep dengesine göre şekilleniyor. İkincisi, ekilebilir alanlar ve fiyat dengesi. Tarımda çok temel bir kural var. Fiyatlar ciddi oranda düştüğü takdirde, çiftçi başka bir ürüne yöneliyor. AB'nin uyguladığı destekleme politikaları, İtalya'da bu sene yüzde 20'ye varan ekilebilir alanlar ya boş bırakıldı, ya başka ürünlere aktarıldı. Dolayısıyla 2011 rekoltesi bütün dünyada 2010'dan daha iyi olacak diyemem. Güzel haberler veremiyorum, size. Muhtemelen 2012 hasadına kadar bu belli oranda fiyatlar artmaya devam edecektir. Biraz daha üzerine gidecektir."
2010'un hem şirketleri hem de sektör açısından başarılı geçtiğini ifade eden Güneş Karababa, bu sene için ise temkinli konuşuyor. Makarna ihracatında önemli yeri bulunan Kuzey Afrika'nın iç karışılıklar, Japonya'nın ise deprem ve tsunami felaketiyle uğraştığına işaret eden Karababa, "Kuzey Afrika, Japonya, Ortadoğu ülkeleri önemli pazarlar. En az sattığımız yer; Kuzey Amerika. Bazı kota uygulamalarından dolayı. Ama ağırlıklı bu 3-4 bölge Türkiye ihracatında önemli yer tutuyor. İhracatı tahmin etmek oldukça güç. Ama pazarda yaklaşık yüzde 4-5 büyüme olacağını öngörüyoruz, hacim olarak. Ciro açısından çok daha fazla olur. Her ne kadar firmalar bunu tüketiciye yansıtmamaya çalışsa da günün sonunda belli bir oranda yansıyor. Bu raf fiyatında artışlar demek. Dolayısıyla pazar büyüklüğü otomatikman artıyor." diye konuştu.