Uyuşturucudan yakalan bayanların oranı yüzde 66 arttı
Türkiye'de son beş yılda uyuşturucu madde kullanmak, satmak, taşımak ve bulundurmak suçlarından yakalananların çoğunluğunu erkekler oluşturuyor. Ancak 2006 yılına göre 2010 yılında yakalanan bayanların sayısında yüzde 66'lık artış görülmesi dikkat çe
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-05-01 09:21:49
Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı'nın 2010 yılı faaliyet raporu, dikkat çekici bilgiler içeriyor. 2009 yılında olduğu gibi 2010 yılında da Türkiye genelindeki uyuşturucu yakalamalarının yüzde 43'ü risk analizi ve profillemeye dayalı aramalarda gerçekleşti. 2010 yılında yol uygulamaları artmış ve bunun paralelinde 171 operasyonda toplam 818 kilogram eroin, 2 ton 720 kilogram esrar, 151 gram afyon ve 5 ton 153 gr metamfetamin yakalandı. Türkiye geneli yakalamaların yüzde 35'i KOM birimlerinin yaptığı projeli çalışmalar, yüzde 13'ü ihbar, yüzde 8'i muhbir ve yüzde 1'i ise alışveriş neticesinde yakalandı.
Diğer uyuşturucu türlerinde, arama yöntemiyle yapılan yakalamalar ağır basarken, ecstasy, eroin, captagon ve asetik anhidrit maddelerinde projeli çalışma ile yapılan yakalamalar daha fazla oldu. 2010 yılında projeli çalışma oranının en çok olduğu madde türü asetik anhidrit. Yapılan 4 operasyonun 3'ü projeli çalışmaya dayanıyor. Projeli çalışmanın yoğunluk oranında ikinci sırayı captagon alıyor. Yıl genelinde yapılan 138 yakalamanın yüzde 49'u projeli çalışmalar neticesinde gerçekleştirildi. Eroin yakalamalarının yüzde 38'i, ecstasy yakalamalarının ise yüzde 40'ı projeli çalışmalar sonucu yapıldı. En düşük oranlı projeli çalışma ise yüzde 21 ile Afyon yakalamalarında yapıldı.
Son beş yılda uyuşturucudan yakalanan şahısların sayısı sürekli arttı. 2006 yılında yapılan uyuşturucu operasyonlarında 17 bin 127, 2010 yılında yapılan operasyonlarda ise 36 bin 10 şahıs yakalandı. Bu durum uyuşturucudan yakalananların şahıs sayısında 2006 ile 2010 yılları arasında yüzde 115, 2009 ile 2010 yılları arasında ise yüzde 4.2 oranında artış olduğunu ortaya koydu.
EN ÇOK ŞAHIS ESRARDAN YAKALANDI
Son beş yılda olduğu gibi 2010 yılında da en çok şüpheli, esrar operasyonlarında yakalandı. 2009 yılana benzer bir şekilde 2010 yılında da şüphelilerin yüzde 79'u esrar operasyonlarında yakalandı. Esrar operasyonlarının ardından en fazla şüpheli eroin (yüzde 15) ve ecstasy (yüzde 2) operasyonlarında yakalandı. En az şüpheli (4) ise asetik anhidrit operasyonlarında yakalandı.
Yakalanan şahıs sayısındaki en büyük artış ise sentetik uyuşturucu operasyonlarında görüldü. 2010 yılında metamfetamin kaçakçılığından yakalanan şahısların oranı yüzde 218, ecstasy operasyonlarından yakalanan şahısların oranı ise yüzde 98,6 oranında arttı. Afyon, bazmorfin, amfetamin, sentetik ecza ve asetik anhidrit operasyonlarında yakalanan şahısların sayısında ise düşüş görüldü. En keskin düşüş ise yüzde 76,5 ile asetik anhidrit şüphelileri arasında görüldü.
ŞAHISLARIN YÜZDE 34'Ü SATMAKTAN YAKALANDI
Uyuşturucu suçlarından yakalanan şahıslar kullanıcı, satıcı, taşıyıcı ve bulunduran olarak dört temel kategoriye ayrılıyor. 2010 yılında yakalanan şahısların yüzde 34'ü satmak, yüzde 31'i kullanmak, yüzde 9'u taşımak, yüzde 26'sı ise bulundurmak suçlarından tahkikat konusu edildi.
Son beş yılda Türkiye'de uyuşturucu madde kullanmak, satmak, taşımak ve bulundurmak suçlarından yakalanan şahısları büyük oranını erkekler oluşturuyor. 2006 ile 2010 yılında yakalanan bayanların sayısında yüzde 66 oranında artış görüldü. Ancak genel olarak uyuşturucudan yakalanan şahıslar arasındaki bayanların oranı yüzde 1 düştü. Bayanlar 2006 yılında uyuşturucu suçundan yakalanan şahısların yüzde 5'ini, 2010 yılında ise yaklaşık yüzde 4'ünü oluşturuyor. Erkekler en çok uyuşturucu satıcılığından yakalanırken, bayanlar en çok uyuşturucu kullanımı suçundan gözaltına alındı. Bayan ve erkek oranının en yakın olduğu suç türü ise taşıyıcılık. Bayanlar özellikle sentetik uyuşturucu ve kokain kaçakçıları tarafından kurye olarak kullanılıyor.
UYUŞTURUCUDAN YAKALANAN YABANCI SAYISI YÜZDE 54 ARTTI
Uyuşturucu kaçakçılığı sınır aşırı bir suç olduğundan farklı etnik grupların işbirliği ve koordinasyonu altında yürütülüyor. Birçok etnik gruptan oluşan kaçakçılık organizasyonları, Türkiye'yi gerek transit gerekse nihai hedef olarak kullanıyor. Aynı zamanda değişik Türk organizasyonların mensupları da pazar konumunda bulunan ülkelerde muhtelif uyuşturucu suçlarından yakalanıyor.
Uyuşturucu operasyonlarında Türkiye'de yakalanan yabancıların sayısı son 5 yıl içerisinde yüzde 54 oranında artış göstererek 2010 yılında 463'e ulaştı. Yurtdışında yakalanan Türklerin sayısında ise bunun tam tersi görüldü. 2006 ile 2010 yılları arasında yurtdışında uyuşturucu suçlarından yakalanan Türk vatandaşlarının sayısı yüzde 53 oranında düştü. 2006 yılında 392 vatandaşımız yakalanırken, 2010 yılında 186 Türk vatandaşı yakalandı. 2006 yılında yurtdışında yakalanan Türk vatandaşları, Türkiye'de yakalanan yabancılardan yüzde 30 daha fazlayken, 2010 yılında Türkiye'de yakalanan yabancılar yurtdışında yakalanan Türklerden yüzde 149 daha fazla. Emniyetin raporunda bu durum şöyle özetleniyor:
"Birincisi, yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız, özellikle üçüncü nesil, istihdam imkânlarının artmasından dolayı uyuşturucu suçlarına daha az karışmaktadır. İkincisi, Türkiye'de son yıllarda kozmopolit organizasyonlar türemiştir. Uyuşturucu organizasyonları artık aile tipi olmaktan çıkarak uluslararası şebekelere dönüşmektedir. Üçüncüsü, yakalaması giderek artan metamfetamin ve kokain gibi maddeler Batı Afrikalı, İranlı ve Güney Amerikalı kuryeler tarafından taşınmaktadır. Bu kuryelere yönelik yürütülen tahkikatlar ülkemizde yakalanan yabancı sayısının artmasına neden olmaktadır."
UYUŞTURUCUDAN 51 FARKLI ÜLKENİN VATANDAŞI YAKALANDI
Son yıllarda Türkiye'de uyuşturucu suçlarından yakalanan yabancı şahıs sayısının artmasına rağmen yakalanan şahısların uyruk çeşitliliğinde daralma oldu. Yabancı uyruklu şahısların çeşitliliği 2008 yılında zirve yaptı ve toplam 62 ülkenin vatandaşı yakalandı. Ancak, 2009 yılından itibaren çeşitlikte daralma yaşandı ve bu daralma 2010 yılında da devam etti. 2010 yılında Türkiye'de toplam 51 farklı ülkenin vatandaşı yakalandı.
2010 yılında Türkiye'de yakalanan yabancılar en çok eroin, kokain ve metamfetamin kaçakçılığına karıştı. Türkiye'de uyuşturucu kaçakçılığına karışan yabancıların yüzde 39'u eroin, yüzde 21'i kokain, yüzde 21' metamfetamin, yüzde 13'ü esrar, yüzde 4,4'ü afyon, yüzde 1,5'i ecstasy ve yüzde 1'i captagon kaçakçılığına karıştı. Son yıllarda yabancıların karıştığı metamfetamin ve captagon kaçakçığı sayısında çok önemli bir artış görüldü. Özellikle kokain ve metamfetamin kaçakçılığının büyük oranda yabancı uyruklu şahıslar ve organizasyonlar tarafından yapıldığı tespit edildi.
Yakalanan yabancı uyrukluların yüzde 35'i İranlı, yüzde 9'u Türkmenistanlı, yüzde 5'i Gürcistanlı, yüzde 5'i Bulgaristanlı, yüzde 5'i Nijeryalı, yüzde 3'ü Bolivyalı, ve yüzde 3'ü Suriyeli. 2010 yılında dikkat çeken hususlardan biri, Türkmenistan, Gürcistan ve Nijeryalıların, İranlılardan sonra en çok uyuşturucu suçundan yakalanan etnik gruplar olarak kendini göstermesi. Bu gruplar 2000'li yılların başlarında neredeyse hiç yakalanmamıştı. İranlılar klasik olarak eroin kaçakçılığı yapmakla birlikte son iki yılda metamfetamin kuryeliğinden de yakalandı. Gürcistan ve Türkmenistanlılar ise eroin kaçakçılığından yakalandı.
Bunların dışında Nijeryalıların özel bir tehdit arz ettiği görülüyor. Avrupa ve Afrika'da etkin olan Nijeryalı suç örgütleri son yıllarda ülkemizde de faaliyet göstermeye başladı. Uyuşturucu kaçakçılığından 2005 yılında sadece 1 Nijerya uyruklu şahıs yakalanırken 2010 yılında bu sayı 23'e çıktı. Nijeryalıların hem eroin hem de kokain kaçakçılığı ve dağıtımı yaptıkları belirlendi.
TÜRKLER UYUŞTURUCUDAN 17 ÜLKEDE YAKALANDI
Son yıllarda yurtdışında uyuşturucu kaçakçılığından yakalanan Türklerin sayısında ciddi düşüşler görülmesinin paralelinde Türklerin yakalandığı ülkelerin sayısında da düşüş gözlemlendi. 2007 yılında Türk vatandaşları 27 ülkede yakalanırken 2009 ve 2010 yıllarında bu rakam 17'ye düştü. 2010 yılında yurtdışında yakalanan Türkler en çok esrar kaçakçılığına karıştı. Yurtdışında Türklerin yakalandığı 130 operasyonun yüzde 33'ünde esrar, yüzde 19'unda eroin, yüzde 16'sında kokain ve yüzde 14 ünde de amfetamin yakalandı. Ancak, bu olaylarda en çok yakalanan madde 973 kg ile kokain oldu. Bu durumda 2010 yılında bir Türk vatandaşının Panama'da 880 kg kokain ile yakalamasından kaynaklanıyor.
Almanya'da daha önceki yıllarda genelde eroin kaçakçılığından yakalanan Türk vatandaşları 2010 yılında kokain kaçakçılığından da yakalanmaya başladı. Kokainden sonra yurtdışındaki Türk vatandaşlarından en çok yakalanan maddeler 530 kg ile esrar maddesi, 370 kg ile eroin ve 102 kg ile amfetamin maddesi oldu. Burada ilgi çeken husus ise klasik olarak eroin kaçakçılığı yapan Türk gruplarının artık diğer uyuşturucu türlerinin kaçakçılığında da aktif rol oynamaya başlaması.
2010 yılında 186 Türk vatandaşı toplam 17 ülkede yakalanırken; bu ülkelerden 5'i öne çıkıyor. Yurtdışında yakalanan vatandaşların yüzde 51'i Almanya'da yüzde 21'i KKTC'de, yüzde 9'u Fransa'da, yüzde 3'ü İngiltere ve yüzde 3'ü Avusturya'da yakalandı. Türk vatandaşları genel olarak Avrupa ülkelerinde yakalanmakla birlikte son yıllarda KKTC'de yakalanan Türk sayısında önemli bir artış gözlendi. KKTC'de yakalanan vatandaşların önemli bir kısmı uyuşturucu kullanımından yakalandı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara