TÜRK KIZILAYI GENEL BAŞKAN BAŞDANIŞMANI PROF. DR IŞIKARA: -'BİZE BU KADAR PAHA
Türk Kızılayı Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, 'Bize bu kadar pahalıya mal olan doğal afetler artık kader olmamalı
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-02-08 19:26:00
Türk Kızılayı tarafından başlatılan 'Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projesi' ve 'Afet Zararlarını Azaltma Programı' çerçevesinde Balıkesir'e gelen Işıkara, Vali Yılmaz Arslan'ı ziyaretinin ardından, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin diri fay haritasını açıklayan Işıkara, buna göre Marmara, Saroz Körfezi, Balıkesir, İzmir, Hatay, Kahramanmaş, Elazığ, Yedisu fayı olarak bilinen Erzincan'ın güneydoğusu, Tokat, Çankırı ve Gemlik gibi bölgelerin risk taşıdığını vurguladı. Işıkara, şunları söyledi:
'Türkiye'de deprem riski taşıyan bu bölgelerde büyük deprem olma ihtimali oldukça yüksek. Vatandaşlarımız oturdukları binaları 'başımız sokacak bir ev olsun' diyerek seçmemeli. 'Oturduğumuz binalar sağlam mı değil mi?' ona dikkat etmeliyiz. Başta depremler olmak üzere afetler bizim kaderimiz olmamalı.'
Işıkara, 1939 depremi ve 17 Ağustos Marmara depreminde Türkiye'de hayatını kaybeden insanların sayısının 60 bine yakın olduğunu vurgulayarak, '40 bin kişiyi biz Erzincan'da verdik, 18 bin 840 kişiyi 17 Ağustos Marmara Depreminde verdik. Bütün depremleri de dikkate alırsak hayatını kaybedenlerin sayısının 100 bine yakın olduğunu maalesef söyleyebiliriz' diye konuştu.
-'DOĞAL AFETLER ARTIK KADER OLMAMALI'-
Depremlerde ekonomik kayıpların da oldukça ağır olduğuna dikkati çeken Işıkara, şöyle devam etti:
'Yalnızca 17 Ağustos Marmara Depreminin Türkiye'ye maliyeti 24 milyar dolar. O dönem rahmetli başbakanımızın da danışmanlığını yapıyordum. Kemal Derviş bey bunu söylemişti. 24 milyar dolar az bir para değil. 2001'de girdiğimiz ekonomik krizin başlangıç noktası 17 Ağustos'tur. Bize bu kadar pahalıya mal olan doğal afetler artık kader olmamalı, bunun üzerine gitmemiz gerekir.
Afet yönetimine baktığımız zaman en önemli adım risk azaltmak ve hazır olma kavramlarını içerir. Risk ve hazır olma kavramları da eğitimden geçer. Biz 13 Ocak 2007'de başlattığımız bu projeyle İstanbul'u pilot bölge aldık, şimdi 45 ile yayılıyor. Öğretmenleri, din adamlarını, muhtarları ve toplum destekli polisleri organize ediyoruz. Eğitimi mahalle düzeyine kadar indiriyoruz. Ankara'da eğitmen eğitimi olacak. Öğretmenler öğretmenleri, öğretmenler çocukları, çocuklar da velileri aydınlatacak. Bu, uzun bir soluk isteyen maraton. Kaliforniya'daki, Japonya'daki yaşayan insan gibi biz de öyle afetlerden zarar görmeyen bir ülke olmalıyız.'
Haber Ara