Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Gazze hâlâ virane ve dünyaya kapalı...

İsrail'in 1417 Filistinliyi şehid ettiği saldırının üzerinden bir yıl geçerken, binlerce binanın yıkıldığı Gazze hâlâ virane, elektriksiz, susuz, yardımsız ve dünyaya kapalı...

16 Yıl Önce Güncellendi

2009-12-27 13:26:00

Gazze hâlâ virane ve dünyaya kapalı...
Haber Merkezi / TİMETURK

İsrail Ordusu'nun Gazze kentindeki Filistinlilerin üzerine ölüm yağdırmasının üzerinden tam 1 yıl geçti. 27 Aralık 2008 günü İsrail Ordusu Gazze’ye yönelik en kanlı saldırılarından olan "dökme kurşun operasyonu"nu başlattı. Adını İkinci Dünya Savaşı'nda Yahudilerin çektiği acıları anlatan bir şiirden alan operasyon, Nazilerin Yahudilere yaptığını, İsraillilerin Filistinlilere yapması olarak eleştirildi. 22 gün süren saldırı 18 Ocak’ta sona erdi. Saldırılarda 431’i çocuk, 114’ü kadın olmak üzere 1417 Filistinli şehid oldu. 1872’si çocuk, 800’ü kadın olmak üzere toplam 5380 kişi de yaralandı.



14 bin ev, 68 devlet kuruluşu, 31 sivil toplum örgütü merkezi, Birleşmiş Milletler’e ait 53 kurum ve 60 sağlık kurumu –15 hastane dâhil- yıkıldı. 29 ambulans tahrip edildi. Doktor ve hemşirelerden 16 kişi şehit oldu, 22’si yaralandı.

İstatistikler, Gazze’ye düzenlenen saldırının su sistemlerinin yüzde ellisinin, elektrik ağının da yüzde elli beşinin bozulmasına yol açtığını ortaya koydu. 3900 sanayi kuruluşu çalışmasını durdurdu. 40 bin kişi tarım sektöründeki, 90 bin kişi de çeşitli sektörlerdeki işini kaybetti. Bu da Gazze’deki fakirlik oranının yüzde seksene çıkmasına yol açtı.

Dünya göz yumdu

Katliamın sinyalleri ise 13 Aralık'ta verildi. İsrail Hamas'ın ateşkesi yenilememesini gerekçe göstererek bu örgütü yoketmek için Gazze'ye yönelik bir saldırı opsiyonunu değerlendirdiğini açıklamıştı. Gerçekte, İsrail Ordusu en başından itibaren Hamas'ı bitiremeyeceğini biliyordu. Savaşın ardından ortaya çıkan durum, katliamın nedeninin "kasap" olarak bilinen eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron'un "Gazze ve Batı Şeria'yı siyasi olarak ayırma" politikasının devamı olduğunu gösterdi. Üstelik katliam Fetih'in işbirlikçi tutumu nedeniyle gerçek anlamda bir bölünme yarattı.



Bugün uluslararası kamuoyunda devam eden İsrail-Filistin sorunu İsrail ile sadece Batı Şeria'da iktidarda bulunan Fetih arasında çözülmeye çalışılırken, dünya Gazze'ye ve onun siyasi temsilcisine ambargo uyguluyor ve Gazze adeta Filistin'in bir parçası olmaktan çıkarılmış durumda.

İsrail tarafından yürütülen Şaron planı, su kaynakları ve verimli arazileriyle Batı Şeria'da işgalin yoğunlaşması anlamına geliyor. Gazze'ye yönelik katliam ise Batı Şeria'nın işgale karşı çıkmaması için bir gözdağı... Katliamın ardından bugün ortaya atılan ABD menşeli çözüm planları, Batı Şeria'da İsrail polisinin tam kontrolünü içerebiliyor!

İsrail yasak silahlar kullandı

BM’nin yardım depoladığı merkezi, çocuklara eğitim verdiği okulları da vuruldu, buralara sığınmış siviller öldü. Hastaneler, morglar, mezarlıklar hedef alındı. Çok sayıda aile tümüyle yok olurken, ellerini kaldırıp beyaz bayrak sallayan sivillerin öldürüldüğüne dair tanıklıklar medyada geniş yer buldu. Uluslararası hukuka göre sivil alanlarda kullanımı yasak beyaz fosfor bombaları BM binalarına bile atıldı. Fosfor bombasının alameti farika şekli operasyonun simgesi haline geldi.

Operasyona katılmış 26 İsrailli asker, temmuzda Sessizliği Kırmak adlı İsrailli sivil toplum örgütüne verdikleri ifadelerde, ayrımsız ateş açtıklarını, sivil ölümlerine yol açacak şekilde orantısız güç kullandıklarını ve sivillere beyaz fosfor bombası attıklarını doğruladı.
İsrail'in savaş suçları sabit

Karadan, havadan ve denizden Gazze'ye saldıran İsrail Ordusu'nun savaşta sivillere ateş açtığı, sivilleri canlı kalkan olarak kullandığı, kente yasaklanmış fosfor bombası gibi silahlarla saldırdığı Birleşmiş Milletler temsilcisi Richard Goldstone'un raporuna girdi. Yahudi olan Goldstone savaşta İsrail'in suç işlediğini delilleriyle birlikte ortaya koydu. Goldstone raporu ekimde BM İnsan Hakları Konseyi’nde onaylandı. Rapor, BM tarafından İsrail aleyhine onaylanmış ilk karar olarak tarihe geçti.

Gazze ambargosu hâlâ devam ediyor

Filistin topraklarına işgal, ilhak ve abluka politikası uygulayan İsrail, Gazze’ye Haziran 2007’de tümüyle Hamas’ın eline geçmesinden beri uyguladığı toptan ablukayı operasyondan sonra da sürdürüyor. 4 yıldır devam eden ambargo’da Gazzeliler çok zor durumda yaşıyor. Uluslar arası hukuk uzmanları İsrail’in uyguladığı ambargonun tamamen gayri-insani ve gayri-hukuki olduğunu belirtiyor. Gazze, gıda ve ilaç dahil hiçbir şeyin sokulmasına izin verilmiyor. Buna beton ve çelik girişi de dâhil.

Dolayısıyla Gazze yeniden inşa edilemezken, İsrail ve Mısır’dan izin çıkması halinde insanı yardım güçlükle ulaştırılıyor. Gazzeliler, susuz, elektriksiz, hijyenden yoksun, tıbbi yardıma muhtaç halde ölüm kalım mücadelesini sürdürüyor. İsrail, yabancı yetkililerin ziyaret taleplerini reddederek, bölgeyi uluslararası kamuoyunun gözünden uzak tutmaya çalışıyor.

'Mısır İsrail’in suçuna ortak'

Üzerine Gazze’nin karadan tek kapısını oluşturan Mısır’ın kaçakçılık tünellerini önlem gerekçesiyle yeraltından duvar örmeye başlaması eklendi. Mısır’ın Gazze’ye geçişini engellediği ‘Filistin’e Yol Açık’ uluslararası konvoyunun Türkiye organizatörü İHH Başkanı Bülent Yıldırım, “Mısır Türkiye’ye verdiği notada, ’Bu siyasi konvoydur, özgürlük kelimesi geçiyor, geçişine izin vermeyiz’ diyor. Bütün dünya sadece İsrail’in suçunu biliyordu. Mısır da suça ortak olduğunu gösterdi” dedi.
SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara