Kanadalı Müslümanlar Ulusal Konseyi (NCCM) Başkanı Mustafa Farooq yaptığı açıklamada, kendilerine ulaşan mesajları polisle paylaştıklarını, olayla ilgili soruşturma başlatıldığını duyurdu.
Polisin olayı soruştururken caminin kapalı tutulduğunu açıklayan Farooq, "Mesajlar, Yeni Zelanda'da 51 Müslümanın ölümüne neden olan iki cami saldırısına atıfta bulunuyordu. Tehditler özellikle, silahların 'yeniden bir Christchurch yapmak için satın alındığına' dair sözler içeriyordu." dedi.
- Güvenlik sağlanıncaya kadar kapalı kalacak
NCCM Başkanı Farooq, güvenlik nedeniyle caminin isminin verilmeyeceğini belirttiği açıklamasında, "Bu e-posta mesajları olağanüstü derecede şiddet içeriyordu. Bu tehditleri aldığımızda, onları hafife almıyoruz ve derhal polisle temasa geçiyoruz. Bu yüzden cami kapatıldı ve güvenlik sağlanıncaya kadar da kapalı kalacak." bilgisini paylaştı.
- "Kanadalı Müslümanlar olarak ayağa kalkacağız"
Müslüman topluluğun tehditlerden korkmayacağını söyleyen Farooq, "Bizi bu şekilde korkutmaya çalışanların başarılı olmasına izin vermeyeceğiz. Kanadalılar olarak ayağa kalkacağız. Kanadalı Müslümanlar olarak ayağa kalkacağız. Pek çok topluluğun da yanımızda olduğunu biliyorum." diye konuştu.
-"Bu tür gruplara karşı ulusal eylem planı gerekli"
Tehditlerin, geçen ay Toronto bölgesinde gönüllü bir cami bekçisinin bıçaklanarak öldürülmesinin hemen ardından geldiğini hatırlatan NCCM Başkanı Mustafa Farooq, şunları söyledi:
"25 insan hakları grubu, 5 Ekim'de Trudeau'ya beyaz üstünlükçü grupları kapatmak için eylem planı talep eden bir mektup gönderdik. 'Bir cenazeden diğerine cenazeye gitmek zorunda kalmayalım ve tehditlere cevap verelim' dedik. Bunun durması ve durdurulması gerekiyor. Bunun da yolu, bu tür beyaz üstünlükçü, neo-Nazi, şiddet yanlısı, İslamofobik veya yabancı düşmanı grupları ortadan kaldırmak için ulusal bir eylem planından geçiyor."
-Trudeau ve Tory'den açıklama
Olayın duyulması üzerine bir açıklama yapan Kanada Başbakanı Justin Trudeau, çok rahatsız olduğunu söyledi. Toronto Belediye Başkanı John Tory de tehditleri "kabul edilemez" olarak nitelendirdi.
