Dolar

32,3776

Euro

35,0228

Altın

2.325,48

Bist

9.088,71

TİM Genel Kurulu

TİM Genel Kurulu

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-06-21 17:40:10

TİM Genel Kurulu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Anayasadaki yerimi gayet iyi biliyorum. Siyasette ömrümün 40 yılı anayasa ile hareket ederek ve anayasanın verdiği yükümlülükleri bulunduğum her makanda kullanarak geçti ve şu anda da yine Cumhurbaşkanı olarak anayasanın bana verdiği görev neyse, yetki neyse, bu yetkiyi gayet iyi kullanmasını bilirim. Bunun için de birilerinin talimatına ihtiyacım yok" dedi.

Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) 22. Olağan Mali Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı olarak bu süreçte milletin arzusu ve beklentisi doğrultusunda yeni hükümetin kurulmasını teşvik edeceğini söyledi.

Birilerinin ikide bir çıkıp, "Cumhurbaşkanı anayasadaki yerine çekilmelidir" gibi ifadeler kullandığına işaret eden Erdoğan, "Ben Anayasadaki yerimi gayet iyi biliyorum. Siyasette ömrümün 40 yılı anayasa ile hareket ederek ve anayasanın verdiği yükümlülükleri bulunduğum her makanda kullanarak geçti ve şu anda da yine Cumhurbaşkanı olarak anayasanın bana verdiği görev neyse, yetki neyse, bu yetkiyi gayet iyi kullanmasını bilirim. Bunun için de birilerinin talimatına ihtiyacım yok" diye konuştu.

Sivil toplum kuruluşlarından ve iş dünyasından da bu konuda daha dik ve daha cesaretlendirici bir rol oynamalarını beklediğini dile getiren Erdoğan, "Ülkemiz için en hayırlısı neyse onun gerçekleşmesini temenni ediyorum" dedi.

Mübarek ramazan ayında bulunulduğunu anımsatan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Allah, tuttuğumuz oruçları, yaptığımız ibadetleri katında kabul etsin. Rahmet kapılarının ilk gününden son gününe kadar açık olduğu bu mübarek ayı, hep birlikte en güzel şekilde değerlendirmeliyiz. Oruç, sabırla birlikte iyiliğin ve adaletin de ifadesidir. Bu ayda yapılan iyiliklerin, yardımların, infakların sevabı konusunda bize pek çok müjde veriliyor. Sizlerin bu müjdelerden ziyadesiyle faydalanmasını bekliyorum. Devletin sosyal yardım şemsiyesi ne kadar genişlemiş olursa olsun, sizlerin yapacağı yardımların yeri başkadır. İftarınızı paylaştığınız, zekatınızı, fitrenizi, sadakanızı verdiğiniz her ihtiyaç sahibi müminin duası sizin için doyumsuz bir mutluluk pınarı olmalıdır."

Bugün Türkiye'de 2 milyon civarında Suriye ve Irak'tan gelen muhacir bulunduğunu dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Dün akşam Mardin Midyat'ta işte bu muhacir kardeşlerimizle beraberdik. Onlarla birlikte orada bir iftar yaptık ve oradaki tabloyu gördük. Bütün çadırlarıyla, oradaki eğitim kurumlarıyla, sağlık kurumlarıyla bu muhacir kardeşlerimize bizler ensar olmaya gayret ediyoruz. BM Mülteciler Yüksek Kurulu Başkanı olsun, yine sanatçı olarak dünkü o ziyarete katılmış olan bayan Angelina olsun, hepsi bir gerçeği tespit ediyorlar. 'Biz dünyanın hiçbir yerinde böyle bir mülteci kampı görmedik. Bundan dolayı biz Türkiye'ye hayranız, Türkiye'yi takdir ediyoruz' diyorlar. Devlet, tüm imkanlarıyla ki şu ana kadar 6 milyar doları aşmıştır yaptığımız yardımlar. 2 milyonu aşkın Suriye ve Irak'tan gelen şu anda muhacir var. Biz bunlara kapımızı kapatamazdık, bunları bombaların altında ölüme mahkum edemezdik. Biz Ege'de, Akdeniz'de, 'Bırakın ölsünler' diyenler gibi hareket edemezdik. Orada da Sahil Güvenlik botlarımız biliyorsunuz bütün kurtarıcı unsurlarıyla kurtarıyorlar. Ondan sonra da kendilerini ülkelerine sağ ve salim bir şekilde gönderiyorlar. Biz böyle bir milletiz ve bu millet hiçbir zaman zalimlerin yanında yer almayacak, mazlumların, mağdurların yanında yer almaya devam edecektir."

- "Bu ülkeye sığınan her insan aslında bize Allah'ın bir emanetidir"

Devletin tüm imkanlarıyla bu insanlara el uzatmanın, destek vermenin çabası içinde olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle konuştu:

"Buna rağmen ulaşılamayan veya imkanların yeterli gelmediği durumlar da olabiliyor. Aynı şekilde İstanbul'da pek çok farklı ülkeden gelen muhacir kardeşlerimiz bulunuyor. Bunların da bir kısım sıkıntı içinde hayatını sürdürdüğünü biliyoruz. Şunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Bu ülkeye sığınan her insan aslında bize Allah'ın bir emanetidir. Canlarını, namuslarını, onurlarını kurtarmak için sınırlarımızdan içeri giren bu insanlara sahip çıkmak, devlet ve millet olarak boynumuzun borcudur."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihin hiçbir döneminde bu milletin kendisine sığınana yüz çevirmediğini ve sırtını dönmediğini kaydederek, şöyle devam etti:

"Bugün de böyle bir ayıbın içine asla düşmedik, düşmeyeceğiz. Diğer ülkelerin ne yaptıkları veya ne yapmadıkları bizi ilgilendirmez. Kimi ülkeler, kendisine sığınmak için zor şartlarda sınırlarına ulaşan insanları Akdeniz'in ortasında, tekrar ediyorum ölüme terk ediyor olabilir. Kimi ülkeler, kendi refah ve huzurları için bu insanlara kapılarını kapatıyor olabilir. Biz inancımızın ve tarihimizin bize yüklediği görevleri, gücümüzü ve imkanlarımızı sonuna kadar kullanarak yerine getirmekle mükellefiz."

İlgili devlet kurumlarının yanında, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve belediyelerin bu konuda önemli görevler üstlendiğine işaret eden Erdoğan, doğrudan muhacirlere yardım etme imkanı bulamayanların, sivil toplum kuruluşları eliyle bunu yapabileceklerini, Kızılay, AFAD gibi birçok kurumun da bunu yürüttüğünü vurguladı.

Erdoğan, "Tarih, en büyük hakemdir. Yarın, öbür gün bu kötü günler geride kalıp da herkes yerine, yurduna, ülkesine döndüğünde, bu insanlara el uzatan, yardım eden herkes hayırla yad edilecektir. Bu süreçte gönüllerde edindiğimiz yere inanın bana dünyanın en büyük hazineleri verilse dahi sahip olamazdık" şeklinde konuştu.

Dün akşam yaptığı konuşma esnasında Suriyelilerin kendisine verdiği tepkinin çok anlamlı olduğunu anlatan Erdoğan, "Çok çok heyecan vericiydi. Çünkü onlar Türkiye'ye çok farklı bakıyorlar. Mübarek ramazan ayını bu bakımdan da hayırlı, bereketli, verimli geçirmenizi temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin 22. Genel Kurulu'nun da başarılı geçmesini dileyerek, "Bu çatı altında ülkemize, milletimize, ekonomimize hizmet vermiş tüm kardeşlerimizi tebrik ediyorum. Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonraki tüm çalışmalarınızda da yanınızda olacağımı bir kez daha belirtmek istiyorum. Ödül alan tüm firmalarımızı ve iş adamlarımızı bir kez daha kutluyorum" diye konuştu.

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a günün anısına plaket takdim etti.

(Bitti)

VİDEO HABER

Sahibinden 16 milyon TL'ye satılık ‘tarihi kilise’

Haber Ara