Dolar

32,3276

Euro

35,0275

Altın

2.284,06

Bist

8.970,01

TİM 22. Olağan Mali Genel Kurulu

TİM 22. Olağan Mali Genel Kurulu

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-06-21 16:43:48

TİM 22. Olağan Mali Genel Kurulu
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, "Ülkemizi uyum ve esenlik içinde geleceğe taşıyacak güçlü bir hükümete ihtiyacımız var. Önümüzdeki dönemde yönetime talip olacak iradenin makro-ekonomik kazanımları hassasiyetle koruyacağından eminiz" dedi.

TİM 22. Olağan Mali Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirildi. Burada konuşan Büyükekşi, Türkiye'nin ihracatçıları olarak, artık dünyanın her noktasında var olduklarını, ihracat yapmadıkları tek gümrük kapısı bırakmadıklarını söyledi.

İhracatçıların, istikrarın sağladığı güven, cesaret ve azimle ihracatı rekorlara taşıdığını belirten Büyükekşi, şöyle devam etti:

"Önemli sorunlarımıza, hızlı çözümler geliştirildi. Son 1 yıl içerisinde Hükümetimizin ekonomi kurmaylarına yaptığımız ziyaretlerde, 17 ana öneri sunduk. Bu önerilerimizin büyük bir kısmı hayata geçirildi. Artık, yüksek teknoloji yatırımlarına tüm bölgelerde 5. Bölge teşvikleri uygulanıyor, KKDF oranları sıfırlandı, istihdam katkıları artırıldı, Ar-Ge merkezi personel sayıları 30'a düşürüldü, Öncelikli dönüşüm programları hayata geçirildi."

Büyükekşi, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin liderliğinde atılan, Türkiye markası ve sloganının geliştirilmesi, kapsamlı tasarım destekleri, Türkiye ticaret merkezleri, A.TR belgeleri ve menşe şahadetnamesinin ihracatçı birliklerce de düzenlenmesi gibi kararlı adımların kendilerini çok rahatlattığını vurguladı.

- "Türkiye her yıl en az yüzde 5 büyümeli"

Mehmet Büyükekşi, 7 Haziran seçimlerinde, milletin iradesinin bir kez daha tecelli ettiğini, demokrasiye ve millete saygının en açık ifadesinin sandığa yansıdığını söyledi.

Şimdi Türkiye'yi uyum ve esenlik içinde geleceğe taşıyacak güçlü bir hükümete ihtiyaç olduğunu dile getiren Büyükekşi, "Biz de müstakbel hükümetimizden neler beklediğimizi ifade etmek istiyoruz. Diyoruz ki, 2023 hedefleri yolunda Türkiye'nin her yıl en az yüzde 5 büyümesi şart" diye konuştu.

Bu iddialı hedeflere ulaşmak için daha hızlı büyümek zorunda olduklarının altını çizen Büyükekşi, şunları kaydetti:

"Gelecek dönemde yönetime talip olacak iradenin makro-ekonomik kazanımları hassasiyetle koruyacağından eminiz. Yeni bir paradigma, yeni bir büyüme modeli ve yepyeni bir bakış açısı gerektiriyor. Bu bakış açısının yoğunlaşması gereken alan mikro-ekonomidir. Şimdiye kadar makro-ekonomik hedeflerimizde büyük başarılar kazandık. Sıra mikro-ekonomik hedeflerde kalıcı başarılar yakalamakta. Bu çerçevede ilk meselemiz tüm kaynaklarımızı, ulaşabileceğimiz en yüksek katma değeri hedefleyen bir biçimde kullanabilmektir."

Bu yönde küresel seviyedeki trendlerin doğru okunması, temennilerin yerini somut ve ölçülebilir hedeflerin alması gerektiğini vurgulayan Büyükekşi, bu hedeflere yönelirken yönetim becerilerini artıracak kolektif duygusal zekanın da geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Büyükekşi, "Fırsatçı olmak kadar fırsatlar yaratan, yalnızca satmayı değil aynı zamanda dünyaya değer katmayı düşünen, eski ekonomiden yeni ve yaratıcı ekonomiye geçen, teknolojiyi kullandığı kadar teknoloji yaratan, yerel değil küresel düşünen ve küresel iddiaların peşinde koşan beşeri sermayeye daha çok yatırım yapan bir girişimci sınıfı ve iş dünyası olmayı becermek zorundayız" ifadelerini kullandı.

Yenilikçilik ve yaratıcılığı yalnızca maddi olarak değil aynı zamanda manevi olarak da destekleyen ve yaratıcı beyinleri rol model yapan bir kültür iklimi oluşturulmasının şart olduğunu vurgulayan Büyükekşi, özgür düşünen, zihnindeki sınırları aşmış, geleceğe dair hayalleri olan, ahlaki değerleri yüksek, yaratıcı bir nesil yetiştirmeye mecbur olduklarını söyledi.

- "AB'ye avro bazında ihracatımızı yüzde 12 artırdık"

TİM Başkanı Büyükekşi, geçen yıl 2.9 puanlık büyümeye net 1.8 puan katkı sağladıklarını, büyümeyi ve istihdamı sırtladıklarını belirterek, "Bu yılın ilk çeyreğinde, Avrupa'da en hızlı büyüyen ülkeler arasında yerimizi aldık. Küresel ticaret yüzde 10 daralırken, biz dünyada pazar payımızı binde 8 buçuktan, binde 9'a çıkardık" diye konuştu.

İlk 4 ayda Avrupa'nın avro bazlı ithalatı yüzde 3 artarken, AB'ye avro bazında ihracatı yüzde 12 artırdıklarını belirten Büyükekşi, AB'de pazar payı kazanmayı sürdürdüklerini söyledi.

Büyükekşi, yılın ilk 5 ayında ihracat fiyat baskısıyla yüzde 8 düşerken, miktar bazında yüzde 2,4 artış yakaladıklarını, küresel arenadaki kaçınılmaz rekabette yola devam ettiklerini aktardı.

Kendileri için önemli olanın, bundan sonra gelecek için hep birlikte yapacakları çalışamalar olduğunu vurgulayan Büyükekşi, şunları kaydetti:

"Bizim için önemli olan, geçmişin kazanımlarını, geleceğe nasıl aktaracağımızdır. Yerli uçak projesi için ilk adımı attık, yerli otomobilde önemli mesafe katettik, yerli kompozit teknolojiler geliştirdik, üniversitelerde teknoloji transfer ofisleri kuruldu, bilişim vadisinin temelleri atıldı, çip üretim fabrikamız hayata geçirildi. Neden yeni yerli gururlara imza atmayalım? Küresel Doğrudan Yabancı Yatırım Endeksi'nde, 22.sıraya yerleştik. Küresel İnovasyon Endeksi'nde son 2 yılda 20 basamak yükseldik. Ancak hala bu endekste 54.sıradayız Bu da şunu gösteriyor: İnovasyon alanında, büyük bir sıçramaya ihtiyacımız var."

Bunun için inovasyonun tüm kulvarlarında atılım yapmak durumunda olduklarını belirten Büyükekşi, ürünlerin katma-değerinde artışın yanı sıra, süreç ve değer zincirlerinde verimlilik artışı ve hammadde tedarikinde inovatif yöntemler geliştirmek zorunda olduklarını söyledi.

Bu sıçrayışı gerçekleştirecek insan kaynağına ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Büyükekşi, Türkiye'nin hem bölgesinin hem de Avrupa'nın yetenek havuzu olma potansiyeline sahip olduğunu belirtti.

- "Yeni kurulacak hükümetten temel taleplerimiz var"

Mehmet Büyükekşi, girişimcilerin, bir ülkenin kalkınma hikayesinin en önemli aktörleri olduğunu vurgulayarak, "Biz yeni ekonomik modeli, girişimcilerimizin omuzları üzerinde inşa etmek zorundayız" dedi.

"Girişimcilerin önünü açalım, onları cesaretlendirelim. Onları yatırıma teşvik edelim, İnovasyon ve Ar-Ge yapmalarını sağlayalım. Tasarım ve markalaşma süreçlerini daha fazla destekleyelim" diyen Büyükekşi, TİM olarak bu yönde bazı adımlar atmaya devam edeceklerini belirtti.

İstanbul, İzmir ve Gaziantep'te girişim evleri açtıklarını hatırlatan Büyükekşi, şöyle devam etti:

"Yıl sonunda bu merkezleri 10 ile yaymak istiyoruz. 4 yıldan bu yana, Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri düzenliyoruz. Geçtiğimiz yıl Türkiye'nin ilk inovasyon geliştirme programı İnovaLİG'i başlattık. Bu yıl Türkiye İnovasyon Haftası kapsamında Küresel İnovasyon Şampiyonası'na İstanbul'da ev sahipliği yapacağız. Bu hedeflere ulaşmak için; katma değere dayanan, İnovatif olmayı merkezine koyan, bilgi ve teknoloji üretmeye odaklanmış yeni bir büyüme modeline ihtiyacımız var. Bu büyüme modelini sektörlerin değer zincirleri ve inovasyon kabiliyetleri özelinde şekillendirmemiz gerekiyor."

Katma değer yoğunluğu değer zincirinin, emek-yoğun halkasından bilgi-yoğun halkasına geçtiğini vurgulayan Büyükekşi, Ar-Ge, uzmanlaşmış lojistik, satış sonrası hizmetler ve tasarımın, değer zincirinin en önemli parçaları olduğunu söyledi.

Büyükekşi, değer zincirinin hangi katmanında rekabet edileceğine iyi karar verilmesi gerektiğini aktararak, yeni dönemde, yeni büyüme modelinin bu esaslarla kurgulanması gerektiğini kaydetti.

Bu meselelere ilişkin yeni kurulacak Hükümetten temel talepleri olduğunu belirten Büyükekşi, sözlerini şöyle tamamladı:

"Hukukun üstünlüğünü, hukuk devletini ve hukukun bağımsızlığını teminat altına alan yeni bir anayasayı, ihracat odaklı bir büyüme modelinin kurgulanması, eğitimden, teşvik politikalarına, inovasyondan markalaşma süreçlerine topyekûn bir reform programının hayata geçirilmesi, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin kararlılıkla sürdürülmesi, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi konusundaki çalışmaların hızlanması, Çözüm Süreci'nin sonuçlandırılması, kayıt-dışı ekonomiyle mücadelenin devam etmesi, ileri teknoloji üretim ve yüksek katma-değer yatırımlarının teşviki için alım garantisi uygulaması, ihracata yönelik bir kredi garanti fonunun kurulması, İhracata Yönelik Devlet Desteklerinin ihracatımıza oranının yüzde 1'e çıkarılması."

Haber Ara