Dolar

32,3457

Euro

35,0558

Altın

2.310,40

Bist

9.079,97

TBMM'nin açılışının 100. yılı

MHP Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Edip Semih Yalçın:- 'Birinci Meclis, milli iradenin tecelligahıdır. Tarihte, hem bağımsızlık uğrunda savaş yapan hem de bunu milli iradeye ve meşruiyete dayandıran başka bir parlamento görülmemiştir'

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-04-23 16:15:48

TBMM'nin açılışının 100. yılı
MHP Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Edip Semih Yalçın, Birinci Meclis'in, milli iradenin tecelligahı olduğunu belirterek, "Tarihte, hem bağımsızlık uğrunda savaş yapan hem de bunu milli iradeye ve meşruiyete dayandıran başka bir parlamento görülmemiştir." dedi.

Genel Kurul, Meclis Başkanı Mustafa Şentop başkanlığında, TBMM'nin açılışının 100. yılı ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplandı.

MHP Grubu adına söz alan Yalçın, TBMM'nin açılışının 100. yıl dönümüne erişilen bu mesut günde, bu kutlu çatı altında hitap etmekten duyduğu bahtiyarlığı anlatmaya kelimelerin yetmeyeceğini söyledi.

TBMM'nin kuruluş hikayesinin, romanlarda, masallarda anlatılanlara benzemediğini dile getiren Yalçın, bunun, insanoğlunun gördüğü en büyük özgürlük ve demokrasi destanı olduğunu vurguladı.

Yalçın, "Bu destan 'Hürriyet ve istiklal benim karakterimdir.' düsturunu iki asrın idrakine söyleten necip bir milletin varlık kavgasını terennüm eder. Ne mutlu bize ki İstiklal Savaşı'nı zaferle taçlandıran Birinci Büyük Millet Meclisi'nin 100. yılını idrak eden günümüzdeki son millet temsilcileriyiz. Ne mutlu bize ki cesaret ve kahramanlıklarıyla dünyaya nam salmış bir milletin ahfadıyız." dedi.

- "Birinci Meclis, fevkalade ve emsalsizdir"

İlk Meclis'in açılışı için Ankara'da toplanan milletvekillerinin hepsinin, bölgelerinde seçilerek geldiğini anımsatan Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu nedenle Birinci Meclis, milli iradenin tecelligahıdır. Tarihte, hem bağımsızlık uğrunda savaş yapan hem de bunu milli iradeye ve meşruiyete dayandıran başka bir parlamento görülmemiştir. Bu yönüyle Birinci Meclis, fevkalade ve emsalsizdir. Bir ihtilal meclisidir. İstila, zulüm ve esarete başkaldıran yegane savaş parlamentosudur. Vatanın harim-i ismetine dönük saldırılara karşı topyekun direniş kararının temerküz ettiği meşruiyet abidesidir.

Sivas Kongresi'nde vücuda gelen Heyet-i Temsiliye, 23 Nisan 1920'den itibaren yetkilerini TBMM'ye devretmiştir. Bütün direniş grupları, bütün Kuva-yı Milliye teşkilatları, TBMM çatısı altında toplanmış ve milli irade somutlaşıp perçinlenmiştir. Bu büyük tarihi gelişme, o güne kadar atılan adımların ve verilen mücadelenin meşruiyetini bütün dünyaya ispat imkanı sağlamıştır. Birinci Meclis, ezilen ve sömürülen milletlerin umut ışığı, ilham kaynağı olmuştur. Birinci Meclis'in en büyük hususiyetlerinden biri de kahramanlık ve fedakarlığıdır. Bu haliyle yiğitler ve serdengeçtiler meclisidir.

Millet temsilcileri Ankara yollarına düşerken yokluğu, açlığı uykusuzluğu, ölümü ve mihneti göze alarak hareket etmişlerdir. Milletvekillerinin çoğu, uzun süre Meclis'in yakınındaki bir okul binasında ikamet etmiş, öğrenci yatakhanelerindeki basit ranzalarda yatıp kalkmışlardır. Hepsi asker karavanasında pişenlerden fazla olmayan tabldot yemekleriyle karınlarını doyurmuştur. Hepsi de öğrencilerin okula koştuğu gibi mahrumiyetler içindeki yasama görevine koşmuştur. Bu haliyle Birinci Meclis, bir yokluklar meclisidir. İki çorabından birini; ekmeğinin, aşının yarısını ama bütün ruhunu ve varlık azmini paylaşan yüce gönüllü bir milletin eseridir. 23 Nisan 1920 günü millet temsilcilerinin toplandığı salonda bulunan kürsü, Ankaralı bir marangozun Meclis'e hediyesidir. Milletvekillerinin oturacağı sıralar Ankara Muallim Mektebi'nden, iki petrol lambasıyla, sac sobalar kahvehanelerden temin edilmiştir. Büro eşya ve malzemeleri de resmi dairelerden getirilmiştir. Ankara'nın ve ülkenin mahrumiyetlerini yüksünmeden paylaşan milletvekilleri de maaşlarının bir kısmını Milli Mücadele için harcanmak üzere Meclis hükümetine bağışlamıştır."

-"Yürekler ortak vurmuştur"

Birinci Meclis'in bir milli mutabakat parlamentosu olduğunu dile getiren Yalçın, ortak emel için çarpan yüreklerin "aynı potada buluştuğunu" söyledi.

Cefayla, terle sulanan; kanla yoğurulup canla mühürlenen mübarek vatan toprağında; bin yıllık kardeşliğin yeniden güncellendiğini belirten Yalçın, "Birinci Meclis, olağanüstü şartların meclisidir. Koşullar icabı, fevkalade yetkilerle donatılmıştır. TBMM, yasama ve yürütme yetkilerini uhdesine almıştır. Hem kanun koyucu hem hükümettir. Olağanüstü işleviyle olağanüstü işler yapmıştır. TBMM açıldıktan sonra kırk yıllık bir parlamento gibi tıkır tıkır işlemeye başlamış, kısa sürede milletin mukadderatına vaziyet etmiştir." değerlendirmesini yaptı.

Her ne kadar Meclis'te birinci ve ikinci gruplar arasında şiddetli tartışmalar yaşansa da hiçbirinin vatan sevgilerinden ve samimiyetlerinden taviz vermediğini kaydeden Yalçın, "Söz konusu vatanın bütünlüğü, milletin bağımsızlığı olunca bütün farklılıklar, değişik inanç ve düşünceler bir kenara bırakılmış; yürekler ortak vurmuştur. Milli Meclisin hamuru, mayası millettendir. Anahtarı imandan, kilidi vahdettendir. Birinci Meclis bir kararlılık ve milli ant meclisidir. Orada edilen yeminlerden asla dönülmemiştir. Top sesleri Polatlı'dan duyulurken ve Ankara bir ara tehdit altına girmişken, milletin temsilcileri katiyen kenti terk etmemişlerdir. TBMM'nin kuruluş muştusu, 23 Nisan 1920'de cihana duyurulunca, adeta milletimizin asırlık acıları dinmiştir." dedi.

Millet Meclisi'nin açılışıyla ufukta parlamaya başlayan bağımsızlık ışığının Ankara üzerine aksettiğini, 20. yüzyılı kucaklayan yeni bir Türk devletinin doğum sancılarının TBMM'de başladığını ifade eden Yalçın, "Birinci Meclis; Anadolu'nun tapusuna sahip çıkış, Türklüğün sonsuzluk kapısından giriş hamlesidir. Birinci Meclis demek, zafer demektir. Zafere giden yolun taşları; adım adım, safha safha büyük bir kararlılıkla döşenmiştir." diye konuştu.

Çocukların 23 Nisan Bayramı'nı kutlayan Yalçın, ramazan ayının da Türk-İslam dünyasına huzur, sükun ve sağlık getirmesini temenni etti.

Yalçın, sözlerini, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, kurucu Meclisin vekillerini ve çalışanlarını, canlarını feda eden kahraman şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Hem bugünümüzü hem de yarınlarımızı onlara borçluyuz. Ruhları şad olsun. 100. yılını kutladığımız gazi Meclisi saygı ile selamlıyorum." diyerek tamamladı.

Haber Ara