TBMM Genel Kurulunda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Barış Pınarı Harekatı'na ilişkin yaptığı bilgilendirme sonrası, Demokrat Parti Genel Başkanı, Afyonkarahisar Milletvekili Gültekin Uysal şahsı adına söz aldı.
Barış Pınarı Harekatı'na Demokrat Parti olarak destek verdiklerini belirten Uysal, operasyonun kaçınılmaz bir tercih olduğu anlayışıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin duacısı olduklarını ifade etti.
Uysal, şöyle konuştu:
"Bugün bir yanlışlar zincirinin akabinde, zor bir tercih yapma mecburiyetinde kaldığımız noktada yumuşak güç unsurları ile çözemediğimiz bir meselede sert güç olarak askerimizle sahadayız. Dış politikamızın hedefi dost çemberler oluşturabilmek ve ihtiyaç duyduğumuz anda bu dost çemberlerle beraber öncelikli tezlerimizi uluslararası kamuoyuna mal edebilmenin imkanını bulabilmektir. Bir taraftan harekatın meşruiyetini artıracak iş birliklerinin kurulması, diğer taraftan Türk Silahlı Kuvvetlerinin sahada elde edeceği başarıyı diplomatik sahada da kalıcı hale getirmek adına tüm unsurlarımızla birlikte bir diplomasi hamlesine girişmek zorundayız."
Bu arada BBP Genel Başkanı Mustafa Destici de daha önceden söz talebinde bulunduğunu belirtti.
TBMM Başkanvekili Mithat Sancar, grup başkanı ve başkanvekilleriyle yaptığı görüşmelerde, grubu bulunmayan diğer parti mensuplarına 59. maddeye göre söz vermenin İçtüzük uyarınca doğru olmayacağı görüşünün iletildiğini belirtti. Sancar, bu maddeye göre değil, yerlerinden 60. maddeye göre söz vermesi gerektiğini ifade etti.
Bunun üzerine Destici, "Kobani'de yaptığınız hainliği burada da yapıyorsunuz." diye tepki gösterdi. HDP'liler de Destici'ye karşı çıktı. Tartışmanın uzaması üzerine Sancar, birleşime ara verdi.
Aranın ardından söz alan Destici, sözlerinin çok açık ve net olduğunu belirterek Suriye'nin kuzeydoğusunda teröristlere, terör örgütüne karşı kahramanca mücadele eden güvenlik güçlerine "işgalci" diyen herkese "hain" dediğini ve demeye devam edeceğini söyledi.
Destici, sözlerinin, bir şahsa, Meclis'in manevi şahsiyetine, Meclis Başkanlık Divanına yönelik olmadığını ifade etti.
TBMM Başkanvekili Mithat Sancar, Meclis Başkanlık Divanına, başkanvekillerine yönelik sarf edildiğine kanaat oluşması halinde İçtüzük hükümlerinin açık olduğunu, bunu uygulaması gerektiğini söyledi. Sancar, fiili saldırı, doğrudan kavga olmadıkça disiplin hükümlerini uygulama anlayışında olmadığını kaydetti.
Sancar, grup başkanvekilleriyle yaptığı toplantıda, başkanvekillerinin grubu bulunmayan partilerden birer kişiye söz vermeyi uygun bulduğunu, kendisinin de aynı fikirde olduğunu belirtti. Sancar, bunun üzerine Meclis'te grubu bulunmayan partilerin genel başkanlarına, temsilcilerine söz verdi.
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Türkiye'nin, emperyalistlerin paylaşım haritasını yırtarak kurulmuş bir ülke olduğunu ifade etti. Baş, "El Kaide, DEAŞ artığı cihatçıların, Suriye Milli Ordusu diye pazarlanmasının kabul edilemez olduğunu" savundu.
Harekatın derhal sonlandırılmasını isteyen Baş, Türkiye'nin sınır güvenliği gözetilerek askerlerin sağ salim ülkeye ulaşmasının sağlanması gerektiğini söyledi.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, "AK Parti Kur'an-ı Kerim okumaya başlıyorsa bilin ki bu işlerde bir sıkıntı vardır. Biz her zaman zulüm ortamlarında Kur'an-ı Kerim'i hatırlatırdık ama bizi hiç dinlemezlerdi. Okumuş ve anlamış olsalardı barış ve istişare kavramlarının ne kadar önemli olduğunun altını çizerek burada konuşurlardı. 8 gün önce tezkereyi geçirdik ama istişare adına bir şey yapmadık." diye konuştu.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, bu harekatı gerçekleştiren, emrini veren Cumhurbaşkanı, hükümet üyeleri, devletin tüm kademelerini yürekten tebrik ettiğini dile getirdi.
Kahramanca mücadele eden askerlere başarılar dileyen Destici, "Şimdi, içeriden hainler, dışarıdan emperyalist ve küresel güçler ne diyorlar? 'Bu bir işgal.' Askerimizin harekat yaptığı topraklarda Suriye ordusu mu var, Suriye bayrağı mı çekili? Zaten orayı ABD, CENTCOM'un desteğiyle PKK/YPG/PYD işgal etmiş, orada etnik bir temizlik yapmış, Arapları ve kendilerine karşı çıkan Kürtleri, Türkmenleri çıkartmış, orada bir devletçik oluşturmaya çalışıyor. Türk devleti işgali önlüyor." dedi.
Destici, herkese düşen görevin, birlik içinde bunu savunmak olduğunu belirterek "Bugün devletin, milletin, askerin yanında olma günüdür, birlik günüdür. Kimse Türkiye'nin şerefli ordusuna işgalci diyemez. Hele diyenler bu koltuklarda oturuyorsa ve işlem yapılmıyorsa bu da suçtur." ifadesini kullandı.
