Dolar

32,3640

Euro

35,0458

Altın

2.324,50

Bist

9.079,97

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu: (3)

'(ABD makamlarının mahkemenin Metin Topuz kararını eleştiren açıklamaları) Dünya yalnızca ABD mahkemelerine saygı duymak mecburiyetinde değil. Türkiye'deki mahkemelere Amerikalılar da bizler de saygı duymalıyız'- '(TBMM Başkanlığı seçimi) Siyasette 24 saat çok uzundur. Daha çok erken, vakit var'- '(Baro seçimlerine ilişkin düzenleme) Dünyada meslek kuruluşları kendi alanlarıyla, meslek ve me

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-06-12 17:33:31

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu: (3)
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu eski çalışanı Metin Topuz'a "FETÖ'ye yardım suçundan" 8 yıl 9 ay hapis cezası verilmesini eleştiren ABD makamlarına tepki göstererek "Dünya yalnızca ABD mahkemelerine saygı duymak mecburiyetinde değil. Türkiye'deki mahkemelere Amerikalılar da bizler de saygı duymalıyız." dedi.

Şentop, Meclis'te gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında gündeme ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.

CHP'li Enis Berberoğlu ile HDP'li Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin tartışmaların hatırlatılması üzerine, Meclis tarihinde kesin hüküm nedeniyle milletvekilliğinin düşürülmesi konusunda dönem sonuna bırakılan bir tek dosya bulunmadığını bildirdi.

- "Bireysel başvuru nedeniyle bekletme mümkün değil"

"Bireysel başvuru nedeniyle bekletmenin mümkün olmadığını" söyleyen Şentop, "Kesin hüküm, Yargıtay kararı onadıktan sonra kesin hüküm olur. Bireysel başvuru kesin hükmün etkisini ortadan kaldırmıyor." dedi. Yalnızca Anayasa Mahkemesine değil Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine de bireysel başvuru yapılabildiğini belirten Şentop, şöyle konuştu:

"Bireysel başvuruyu bekleyelim dersiniz. Anayasa Mahkemesini bekleyeceksiniz, diyelim ret kararı verdi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gitme hakkı var. Oradan da farklı bir karar çıkabilir. Onu da bekleyelim. Onu beklerseniz yaklaşık 5-6 sene demektir. Dolayısıyla siz o zaman Anayasa'daki ve İçtüzük'teki hükmü hiç uygulayamazsınız. Oradaki hüküm tamamen anlamsız kalır. Bu bakımdan bireysel başvuru kesin hükme engel değil. Bireysel başvurunun sonucu beklemek gerekmiyor."

- "El cebinden cömertlik"

"Milletvekilliğinin düşürülmesinin dönem sonuna bırakılması yönündeki tartışmalara" yanıt veren Şentop, "Anayasa ve İçtüzük hükümlerini bir yasama dönemi boyunca "hiç uygulanamaz hale getiremeyeceklerini" vurguladı. Şentop, "Sorumluluk Meclis Başkanında. 'Böyle yapsın, öyle yapsın.' Hesap bizden sorulacak. Hesaba hiç kimse ortak olmuyor. El cebinden cömertlik." dedi.

Meclis Başkanlığı seçimi hatırlatılarak "Siz nasıl düşünüyorsunuz, aday olacak mısınız?" sorusuna Şentop, "Bilemiyorum. Siyasette 24 saat çok uzundur. Daha çok erken, vakit var." karşılığını verdi.

- "Bekleyelim, görelim"

Ayasofya'nın ibadete açılması tartışmasının gündemde olduğu anımsatılarak değerlendirmesi sorulan Şentop, "Ayasofya meselesi birçok boyutu olan bir konu. Bu konuda karar verirken bunların hepsi değerlendirilir, değerlendirmelidir. Daha önce konuya ilişkin atılan adımlar var. Ön tarafındaki bir bölüm vardı. Burası 1980'lerin sonunda ibadete açılmıştı. Bu konuda atılmış bir adım var vakti zamanında da. Ayasofya sonuçta yüzyıllardır cami olmuş. Bekleyelim, görelim."

- "Herkes saygı duymalı"

ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu eski çalışanı Metin Topuz'a "FETÖ'ye yardım suçundan" 8 yıl 9 ay hapis cezası verilmesini eleştiren ABD makamlarına tepki gösteren Şentop, "Malum Türkiye'de de Amerika'da da var. Nasıl Amerika'da Halkbank davasına bakan mahkeme, mahkemedir. Yargıçlar var; ABD Başkanı, senatörler, milletvekilleri onlara karışamıyor. Bizde de mahkeme, hakim ve yargılama süreci var. Mahkeme bir karar vermiş. Bu kararla ilgili bizim söyleyebileceğimiz bir şey yok. Sonuçta bir mahkeme kararıdır. Gereğini yerine getirirler ve herkes buna saygı duymalı. Dünya yalnızca ABD mahkemelerine saygı duymak mecburiyetinde değil. Türkiye'deki mahkemelere Amerikalılar da bizler de saygı duymalıyız." ifadelerini kullandı.

- "Meslek kuruluşu, meslek kuruluşu olarak kalmalı"

Baro seçimleriyle ilgili düzenleme hazırlığına ilişkin soru üzerine Şentop, Anayasa'nın konuya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları olarak yaklaştığını söyledi. Çoklu kurulabilen kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu bulunduğunu dile getiren Şentop, "Bu konu, Anayasa Mahkemesine de gitmiş. Anayasa Mahkemesi, bunun olabileceğini söylemiş, Anayasa'ya aykırı bulmamış. Bu kapsamda Turist Rehberliği Meslek Kuruluşu var. Bununla ilgili bir kanun çıkarılmış. Birçok alternatif var." dedi.

Konuya ilişkin şahsi kanaatini paylaşan Şentop, şöyle devam etti:

"Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları Anayasa'nın 135. Maddesi'nde tek bir çerçevede düzenlenmiş. Bizde bunların her biriyle ilgili ayrı ayrı kendi kanunlarında çok farklı usuller var. Seçim dahil olmak üzere yetkilerle ilgili var. Aslında bunu daha sadeleştirmek ve aynen 135. Madde'de olduğu gibi çerçeve kanunla hepsinin yapısını ortaklaştırmak belki mümkün olabilir. Şikayetler yalnızca bu dönemde olmamış. 135. Madde'de 1995'te yapılan değişiklik de var. 'Amaç dışı faaliyet gösteremezler.' diyor. Amacı, meslek disiplini, yeknesaklık, uygulama birliği sağlamak gibi bir şey. 'Amaçları dışında faaliyet gösterdikleri takdirde kanunda belirlenen merci veya savcılık tarafından mahkemeye başvurulur ve o yönetim kurulu mahkeme kararıyla düşürülür.' diyor. Demek ki 1995'te olan bitenden bu kadar rahatsızlarmış."

Dünyada meslek kuruluşlarının kendi alanlarıyla meslek ve meslektaşlarıyla ilgili faaliyet gösterdiğine dikkati çeken Şentop, şunları kaydetti:

"Halbuki bizde bazı kesimler siyasi parti kuramadıkları için meslek kuruluşlarını siyasi parti gibi 'ne deve ne kuş' şeklinde kullanmaya çalışıyorlar. Bu doğru değil. Meslek kuruluşu, meslek kuruluşu olarak kalmalı ki çünkü üye olma mecburiyeti bulunduğundan, orada her görüşten insan var. Baro başkanı veya yönetim kurulu bir görüş ifade ediyor. Halbuki üyeleri arasındaki önemli bir kısmı o görüşte değil. O zaman sen oraya girmeyeceksin. Sen yalnızca alanın neyse, hangi meslekse onunla ilgili kalman lazım. Anayasa da bunu öngörmüş. Bunun bence uygulanması lazım. Yine bunların idari, mali denetimini öngörmüş. Dediğim gibi yeknesaklık, tek bir yapı şeklinde tasarlanırsa idari, mali denetim daha doğru olur. Şahsi fikrim, ilk kez paylaşıyorum."

(Bitti)

VİDEO HABER

İsrail'in Gazze'de bir vahşeti daha görüntülendi!

Haber Ara