Dolar

32,4725

Euro

34,7582

Altın

2.476,51

Bist

9.530,47

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, AA Editör Masası'na konuk oldu: (4)

'Bu sene kasıma kadar 82 milyon fidanı vatandaşlarımızla beraber dikeceğiz. 'Geleceğe Nefes'i gelecek kuşaklara nefes olacak şekilde devam ettireceğiz'- 'Bir ağaçlandırma kampanyası yaptığınız zaman yüzde 85 oranında bu fidanlar tutar. Milletimizle beraber yaptığımız kampanyadaki ortalama yüzde 95'- '(Halk sağlığını tehdit eden gıdaları üretenler) Mümkün olan en ağır cezaların alınması konu

5 Yıl Önce Güncellendi

2020-01-24 13:23:17

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, AA Editör Masası'na konuk oldu: (4)
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Geleceğe Nefes Seferberliği kapsamında geçen yıl kasımda dikilen fidanların tutma oranlarının yüzde 95 olduğunu belirterek, "Bu sene de kasıma kadar 82 milyon fidanı vatandaşlarımızla beraber dikeceğiz. Yine hep birlikte sahalarda olacağız. 'Geleceğe Nefes'i gelecek kuşaklara nefes olacak şekilde devam ettireceğiz." dedi.

Pakdemirli, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.

Gıda güvenliğine ilişkin bilgi kirliliğine karşı vatandaşların bilinçli olması gerektiğini dile getiren Pakdemirli, "dönere çamaşır suyu katıldığına" ilişkin haberleri değerlendirdi.

Söz konusu haberlerin "ısmarlama" olduğuna dikkati çeken Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:

"Habere baktım. Döner ve çamaşır suyu. Dernek Başkanı da var haberde. Hemen başkanı aratıp, 'Nerede çamaşır suyu kullanıldığını biliyorsan söyle hemen denetleyeceğiz.' dedim. 'Bir yer gösteremedi. Peki neden bu haberi yaptırdın?' dediğimizde 'Efendim biz rulo döner üretiyoruz, insanlar kendileri hazırlamasın diye böyle bir haber yaptırdık.' dedi. Ismarlama haber anlayacağınız. Rulo döner üretmek ve bunları perakende satış noktalarına ulaştırmak doğrudur. Yerinde de düzgün hazırlanırsa, düzgün lojistikle bu rulo dönerler de gidebilir. Burada rekabet içerisinde olan iki grubun bindikleri dalı keserek bu işi yapmalarını doğru bulmuyoruz. Bu sektöre zarar verir. Bilgi kirliliklerine karşı da savaşıyoruz. Bununla ilgili yasa da çıkacak."

- "Kötü gıda yoktur, kötü diyetler vardır"

Pakdemirli, medyada nelerin yenmesi gerektiği konusunda tavsiyelerde bulunan uzmanlara da değinerek, bu kişilerin bir çoğunun ticari kaygı taşıdığını, bu söylemlerin bilimsel karşılığının olması gerektiğini vurguladı.

Bu kişilerin açıklamalarının toplumu çok olumlu etkilediği gibi olumsuz da etkileyebildiğinin altını çizen Pakdemirli, "İsim vermeyelim, birisi çıkıyor 'Koyun eti yiyin.' diyor. Koyun etindeki tüketim artıyor, bu çok sağlıklı ve bizim de istediğimiz bir şey. Diğer taraftan 'Tavuk eti yemeyin.' diyor, bir hafta içerisinde bir endüstri etkileniyor ve tüketim yüzde 25 civarında düşüyor. Sağlıklı hazırlandığı sürece gıda maddeleri tüketilebilir. Bana göre kötü gıda yoktur, kötü diyetler vardır. Her gıdadan yeterince yerseniz şişmanlık da, bir sıkıntı da olmaz. 'Şunu tüketelim, şunu tüketmeyelim' gibi genel anlayışla bunu yönetmememiz lazım." diye konuştu.

- "Taslak cezada 5 yıla kadar hapis var"

Halk sağlığıyla oynayan firmalara yönelik hazırlanan ve hapis cezasını da içeren yasa taslağının ilgili bakanlıklarla da görüşüleceğine işaret eden Pakdemirli, en ağır cezalarla bu gibi işlerin yeniden yapılamayacak duruma getirilmesi gerektiğini söyledi.

Pakdemirli, "Mümkün olan en ağır cezaların alınması konusunda gayret sarf ediyoruz. Bununla ilgili ciddi bir kamuoyu desteği de var." dedi.

Türkiye'nin halk sağlığı açısından dünyada ilk 10 ülke arasında olduğunu anlatan Pakdemirli, gıda üretiminde diğer üretim alanlarına göre biraz daha hassas ve sorumlu olunması gerektiğini, zaman zaman bazı hataların olabileceğini Bakanlığın da bunları ayırt edebilecek nitelikte olduğunu dile getirdi. Pakdemirli, "Taslak cezamızda 250 bin liraya kadar ceza, 5 yıla kadar hapis var." ifadesini kullandı.

- 11 milyon fidanın kuruduğu iddialarına yanıt

Geleceğe Nefes Seferberliği kapsamında geçen yıl kasım ayında dikilen 11 milyon fidanın büyük bölümünün kuruduğu iddialarını da yanıtlayan Pakdemirli, bunu iddia edenleri fidanları görmeye davet etti.

Kasım ayında "fidan dikilmez" diye bir iddia ortaya atıldığını kaydeden Pakdemirli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"O kadar güzel bir seferberlik oldu ki devletin projesi olmaktan çıktı, milletin projesi haline geldi. Cumhuriyet tarihinde insanları birleştiren en büyük kampanyalardan biri haline geldi. Biz mümkün mertebe siyaseti ön plana çıkarmadık. 'Her kesimden insan bu işin içerisinde var, burada siyaset yapmayalım, ağaç konuşalım, yeşilliği konuşalım.' dedik. Bunda da başarılı olduk. Bundan rahatsız olan birtakım kesimler, bunu örselemek, bu başarıyı gölgelemek, vatandaşlarımızın buna sahip çıkmasını engellemek maksadıyla yalan yanlış haberler ortaya attılar. Nereyi istiyorlarsa birlikte gezebiliriz."

Pakdemirli, ağaçlandırma kampanyasında fidanların yüzde 85 tuttuğunun altını çizerek, "Bu bizim için yıllara sair ortalamamızdır. Milletimizle beraber yaptığımız kampanyadaki ortalama yüzde 95. Elbette ki yüzde 3'ü, 5'i kuruyacaktır ama biz milletle beraber bu ağaçların gölgesinden faydalanıyor olacağız." dedi.

- Kasıma kadar 82 milyon fidan dikilecek

Pakdemirli, Ankara'nın en köklü ormanlarından ODTÜ ormanlarının kasım ayında dikildiğini anımsatarak, bakanlığın başarılı bir orman teşkilatı olduğunu, her yıl 300 milyona yakın ağaç dikildiğini, söz konusu kampanyada önemli olan noktanın bu fidanların vatandaşlarla dikilmesi olduğunu dile getirdi.

Geleceğe Nefes Seferberliği'nin büyük bir bilinçlenmeye toplumsal zemin oluşturduğunu anlatan Pakdemirli, "Bu sene de kasıma kadar 82 milyon fidanı vatandaşlarımızla beraber dikeceğiz. Yine hep birlikte sahalarda olacağız. 'Geleceğe Nefes'i gelecek kuşaklara nefes olacak şekilde devam ettireceğiz." diye konuştu.

Pakdemirli, bu fidanların bir kısmının sonbahar bir kısmının ise ilkbaharda dikileceğini anlatarak, çalışmanın devam ettiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 11 Kasım'ı Milli Ağaçlandırma Günü olarak ilan ettiğini hatırlatan Pakdemirli, her 11 Kasım'ı bir öncekinden daha büyük bir coşkuyla ve fidan sayısıyla kutlayacaklarını ifade etti.

- İzleme elektronik sistemi kurma hedefi

Gıda ürünlerindeki mevsimsel fiyat oynaklıklarını da değerlendiren Pakdemirli, göreve gelmesinin ardından ürün masaları kurduklarını, bu ürün masalarıyla Türkiye'deki önemli ürünleri takip etmeye başladıklarını söyledi.

Pakdemirli, özellikle kış döneminde üretim maliyetinden kaynaklanan nedenlerle sebze ve meyve fiyatlarında artış olabileceğini belirterek, "2019 yılının ortalamasında gıda enflasyonu 10,8, ortalama enflasyonumuz 11,30'larda. Gıda enflasyonu normal enflasyonun ötesine geçmemiş. Aralık ayına baktığımız zaman tabii ki gıdada ciddi artışlar var." dedi.

Bakan Pakdemirli, bu yıl tüm ürünlerin izlenebileceği genel bir izleme elektronik sistemi kurmak istediklerini belirterek, "Bu, 100 milyon lira civarında büyük bir yatırım. Henüz bütçe kalemlerinin içerisinde değil. Hem Cumhurbaşkanlığı Strateji Ofisi hem de Hazine ve Maliye Bakanlığımızla bu konuyu konuşuyoruz. Ürünü tohumdan çatala izlememiz gerekiyor. Tohumdan çatala izlediğimiz zaman başarıyı yakalayabiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

- "Soğan ihracatına yasak getirmedik, ön izin koşulu getirdik"

Patates ve soğan gibi ürünlerin üretim miktarlarının takip edilmesinin önemini vurgulayan Pakdemirli, buna ilişkin gerekli kararların alınması gerektiğini ifade etti.

Pakdemirli, Ticaret Bakanlığı ile koordineli olarak anılan ürünlerin ihracatına ilişkin ön izin şartı getirildiğini anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu sene etraftaki ülkelerin hiçbirinde soğan yok. Bunu da takip etmeniz lazım. Neredeyse dünyada hiçbir yerde soğan yok. Bizdeki kadar kaliteli ve ucuz soğan yok. Türkiye'de kabaca 2 milyon ton soğan üretilir. Bir anda 250 bin ton soğan çıkınca frene basmanız lazım. İhracat yapmak güzel ama ihracat yaptığımı daha pahalı ithal edeceksem frene basmak gerekir. Biz bir yasak getirmedik, ön izin koşulu getirdik."

(Bitti)

Haber Ara