Dolar

32,5044

Euro

34,8154

Altın

2.489,20

Bist

9.547,09

Sultangazi'de toplu açılış töreni

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (4)- 'Biz Suriyelilere parasal bir maaş bağlama diye bir şeyimiz asla yok, yalan söylüyorlar. Biz kamplardaki Suriyelilere sağlık desteği veriyoruz, oralardaki hastanelerde, dispanserlerde, çadır kentlerde, bu desteği veriyoruz. Konteyner kentlerde, yiyecek, giyecek bu tür destekleri veriyoruz ama asla onlara maaş bağlama diye bir şey yok. Bu koskoca bir yaland

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-06-18 17:08:53

Sultangazi'de toplu açılış töreni
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz Suriyelilere parasal bir maaş bağlama diye bir şeyimiz asla yok, yalan söylüyorlar. Biz kamplardaki Suriyelilere sağlık desteği veriyoruz, oralardaki hastanelerde, dispanserlerde, çadır kentlerde, bu desteği veriyoruz. Konteyner kentlerde, yiyecek, giyecek bu tür destekleri veriyoruz ama asla onlara maaş bağlama diye bir şey yok. Bu koskoca bir yalandır." dedi.

Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap eden Erdoğan, milletin arasında ayrımcılığa müsaade etmediklerini dile getirerek, asla Türk, Kürt, Laz, Çerkes, Gürcü, Abaza, Arnavut, Roman, Boşnak Roman demediklerini söyledi.

"Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş dedik, hep birlikte Türkiye olacağız" dediklerini belirten Erdoğan, "Kardeşlerim, ben sizi yaradandan ötürü seviyorum. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi? Bundan daha yüce bir şey olabilir mi. Olay bu, yaradılanı yaradandan ötürü sevmek. Diğerlerinin hepsi lafı güzaf. Onun için birbirimizi, Türk, Kürt, Laz, Çerkes, Abaza, Gürcü, Arnavut, Roman, Boşnak vs bundan dolayı değil. Ne diyeceğiz? Ya beni yaradan Allah, seni de yarattı. O yüzden seviyorum. Makam mevki için değil, para pul için değil..." ifadelerini kullandı.

CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nun "gençlere para vereceğini" söylediğini anlatarak, "Yalan söyleme, yalan söyleme. Al, bir yalanını daha yakaladım." dedi.

Belediye başkanlığı döneminde üniversite gençliğine burs verdiğini, CHP'nin ise bunu o zamanki Anayasa Mahkemesine götürerek bu bursu yasaklattığını anlatan Erdoğan, daha sonra sonra iktidar olunca bu defa Başbakanlıktan burs vermeye başladıklarını ifade etti.

Erdoğan, bunu da daha kalıcı kılarak Kredi Yurtlar Kurumu vasıtasıyla hem kredi hem de burs verdiğini anlatarak, "İsteyen kredi alır, isteyen burs. Kimseyi boş, geri çevirmiyoruz. Biz buyuz. Milleti aldatma. Belediye olarak şu anda yasalara göre senin burs verme yetkin yok, bunu yasaklayan da CHP, Anayasa Mahkemesine götürdü ve yasakladı. Biz de bunu Kredi Yurtlar Kurumu vasıtasıyla çözdük. Kredi Yurtlar Kurumu artık bu işi isteyene kredi, isteyene burs. Kimseyi ne burs ne kredi konusunda geri çevirmiyor, isteyene veriyor." dile getirdi.

Buna rağmen, yaşadıkları bunca badireye rağmen milletle hasbilik temelinde kurdukları güçlü gönül bağı sayesinde engelleri aşmayı başardıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin kendilerine güvenmesinden dolayı vesayetle mücadelelerine destek verdiğini belirerek, "Milletimiz bize inandığı için darbecilerin karşısında kanıyla ve canıyla yanımızda yer aldı. Milletimiz bize itimat ettiği için kendimizde yedi düvele meydan okuyacak gücü bulduk. Milletimizin desteği sayesinde Suriye'de ve Irak'ta terör örgütlerinin inlerini başlarına yıktık." dedi.

- "Bu yalan CHP'nin yalanıdır"

"Şimdi bir şey daha uydurdular" diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ne diyorlar, 'Ya bu Suriyelileri buralara doldurdunuz, bize para vermiyorsunuz Suriyelilere veriyorsunuz...' Kardeşlerim, bu gerçeği size anlatayım, Bu yalana sakın aldanmayın. Bu yalan CHP'nin yalanıdır. Biz Suriyelilere parasal bir maaş bağlama diye bir şeyimiz asla yok, yalan söylüyorlar. Biz kamplardaki Suriyelilere sağlık desteği veriyoruz, oralardaki hastanelerde, dispanserlerde, çadır kentlerde, bu desteği veriyoruz. Konteyner kentlerde, yiyecek, giyecek bu tür destekleri veriyoruz ama asla onlara maaş bağlama diye bir şey yok. Bu koskoca bir yalandır.

Peki biz kime veriyoruz? Ülkemin fakir fukarasına, garip gurebasına valiliklerimiz, kaymakamlıklarımız vasıtasıyla maaş bağlıyoruz, biz vatandaşımıza veriyoruz vatandaşımıza. Ey CHP bu yalanları bırak. Ülkemdeki Suriyelilere de muhacir olarak bakıyoruz. Onlar varil bombalarından kaçtılar. O bombalardan kaçarak bize sığındılar. Bizim tarihimizde bu yok muydu? Vardı. Allah göstermesin böyle bir şey bizim başımıza gelse biz ne yapardık. Onun için sakın bu sahtekarların uydurduğu yalanlara aldanmayın."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyeliler konusunda kendilerinin de rahatsızlıklarının olduğunu, emniyet teşkilatının bu konuda gerekli tedbirleri alarak gerekli uyarıları yaptığını dile getirerek, "Bu noktadaki tedbirler de her gün daha da ileriye gidiyor. Şu an itibariyle 330 bin Suriyeli zaten topraklarına döndü ve oradaki mücadele başarıldıkça bunlar daha da kendi evlerine topraklarına dönecekler." diye konuştu.

Bugün de milletten aldıkları cesaretle bütün yaptırım tehditlerine, ekonomik tuzaklara, askeri güç gösterilerine eyvallah etmeden dimdik yoluna devam ettiklerini anlatan Erdoğan, hükümette ve belediyelerde ortaya koydukları yönetim tarzı sayesinde her alanda ülkeye çağ atlattıklarını söyledi.

- "Şu anda bizim karşımızda olanların hepsi Gezi olaylarında yer almışlardı"

Erdoğan, dünyanın ticaret savaşları ve diplomatik ayak oyunları ile karanlık bir meçhule doğru sürüklendiği bir dönemde Türkiye'nin hala kendi hedeflerine doğru yürütüğünü ifade ederek, şunları kaydetti:

"Ülkemizin bu istikrarlı gidişinden ve güçlü duruşundan rahatsız olanlar içerideki her fırsatı bir kriz vesilesi haline dönüştürmenin peşindeler. Şöyle geriye dönüp baktığımızda 2013'teki gezi olaylarından beri bunun sayısız örneğini görüyoruz. Kim vardı? Gezi olaylarında Bay Kemal vardı. Kim vardı? Yandaşları vardı. Yani şu anda bizim karşımızda olanların hepsi Gezi olaylarında yer almışlardı. Kendi imkanlarıyla Türkiye'ye diz çöktüremeyenler, bizi içeriden çökertmek için her yola başvuruyorlar.

İşte buradan bir kez tekrarlıyorum. Başaramayacaksınız, Türkiye'ye diz çöktüremeyeceksiniz, Türk milletinin ayaklarına ve ellerine pranga vuramayacaksınız, bu ülkeyi yıkımın, gözyaşının, acının, sefaletin, esaretin kol gezdiği bir yer haline getiremeyeceksiniz. Halkımızı birbirine düşüremeyeceksiniz, siyasi, askeri ve ekonomik kazanımlarımızı elimizden alamayacaksınız, üretimimizi, istihdamımızı, ihracatımızı çökertemeyecek, refahımızı geriye götüremeyeceksiniz. Bir asır önce sinsice yıktığınız koskoca cihan devletinin külleri üzerinde doğan Türkiye Cumhuriyetine aynı oyunları oynamayacaksınız. Çünkü bu defa karşımızda bir olacağız, iri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olarak doğacağız diyen bir Türkiye var."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu milletin her seçimde geçmişte eşi benzeri görülmemiş bir destekle güç verdiği bir yönetimin ve bir cumhurbaşkanının olduğunu anlatarak, katılımcılara şöyle seslendi:

"Ey İstanbul, 23 Haziranı Türkiye ve Türk milletine karşı yürüttükleri mücadelenin aracı haline getirmek isteyenleri sandığa gömmeye hazır mısın? Bu şehrin belediye başkanlığı seçimini 1453'tün rövanşı haline getirmek için yanıp tutuşanlara sandıkta sağlamından bir Osmanlı tokadı patlatmaya hazır mısın? ey İstanbul dünyada ve bölgemizde bunca hayati sorun yaşanırken Türkiye'yi kendi iç çekişmesiyle boğmak isteyenlere cevabını sandıkta vermeye hazır mısın? Ey İstanbul, pazar günü sonuç ne olursa olsun, tek millet tek bayrak, tek vatan, tek devlet için var gücünle çalışmaya hazır mısın?" diye sordu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu şehir ve bu millet arkalarında olduğu sürece ne siyasi ne askeri ne ekonomik hiç bir meselenin, 2023 hedeflerine ulaşmaktan kendilerini alıkoymasının mümkün olmadığını söyledi.

- "Kalbimizin de mesaimizin de bir yarısı hep İstanbul oldu"

Doğdukları, büyüdükleri, her mücadeleyi birlikte verdikleri bu şehre güvendiklerini ifade eden Erdoğan, "Erkeğiyle, kadınıyla, genciyle, yaşlısıyla, işçisiyle, iş vereniyle, esnafıyla, memuruyla bu şehrin her bir insanına ibadet şevkiyle hizmet etmek için çalıştık. Biz, bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Hangi görevi üstlenirsek üstlenelim, kalbimizin de mesaimizin de bir yarısı hep İstanbul oldu." dedi.

Bu seçimlerde de İstanbul'a en güzel hizmeti getirecek bir isimle halkın karşısına çıktıklarını belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Kendisiyle 1994 yılından beri birlikte çalışıyoruz. İstanbul ile birlikte tüm Türkiye'nin ulaşım sorununu birlikte çözdük. Başbakanlık ve Meclis Başkanlığı gibi en üst sorumlulukları başarı ile yerine getirdi. 'İstanbul'a proje adamı yakışır' dedik. Büyükşehir Belediye Başkanı adayımız olarak Binali Yıldırım ile karşınıza çıktık. Bu dönem, her ikimizin de İstanbul'a olan vefa borcumuzu ödemek için tüm birikimimizi ortaya koyacağımız bir dönem olacaktır. Şimdi ne diyor? 'Biz 18 günde ne yaptık'. Ne yaptın 18 günde? 18 günde sadece başkanvekilinin odasının kilidini söktün. 18 günde bunu yaptın. 18 günde İstanbul'a ne yapılır? Niye yalan söylüyorsun. Yalan üstüne yalan. "

Erdoğan, Binali Yıldırım'ın 25 ilçedeki belediye başkanları ile Cumhur İttifakı olarak büyükşehir belediye meclisindeki 180 üye ile el ele, hükümetle el ele, gönül gönüle vereceğini 2023'ün İstanbulunu inşa edeceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı ve hükümet olarak, tüm bakanlıklarla, kurumlarla her alanda Binali Yıldırım'ın yanında yer alacaklarını dile getiren Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Derin bir aşkla, muhabbetle, sevda ile bağlı olduğumuz İstanbul'a kazandıracağımız her yeni hizmet, bizim için bir gurur vesilesi olacaktır. Yaşadığı şehrin geleceğini düşünen, sorunlarının, sıkıntılarının çözümünü arzu eden, bu şehrin terör örgütlerinden, mafyatik yapılara kadar çapulcuların elinde örselenmesine gönlü razı olmayan herkesi 23 Haziran'da sandık başına davet ediyoruz.

Unutmayın! Erzincanlı Topal Dursun'un oğlu Binali Yıldırım'ın hikayesi, babası veya kendisi ülkemizin dört bir yanından gelip, bu şehre yerleşen her İstanbullunun hikayesidir. Binali Yıldırım, üstlendiği her görevi başarı ile yerine getiren, başladığı her projeyi sonuçlandıran, söylediğini yapan, yapamayacağını söylemeyen bir kardeşimizdir. Bunun için şehir dışında yaşayan İstanbullulardan, seçim günü mutlaka gelip, oylarını kullanmalarını rica ediyorum. Her şehirdeki AK Parti teşkilatları, bu konuda tüm vatandaşlarımızın emrindedir."

- "Hanım kardeşlerime çok görev düşüyor"

Pazar günü oy kullanacak kadın seçmenlere seslenen Erdoğan, "Pazar günü için özellikle hanım kardeşlerime çok görev düşüyor. 'Kale içeriden fethedilir' sözünde olduğu gibi sadece kendileri oy vermekle kalmayacak tüm aile fertlerinin sandığa gitmeleri ve doğru tercih kullanmaları konusunda seferber olmalarını bekliyorum." dedi.

Bir çağrı da gençlere yapmak istediğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Adaylar arasında istihdamdan teknolojiye, spordan sosyal faaliyetlere kadar sizlere hitap eden projeleri ve bunları uygulama iradesi bulunan tek kişinin Binali Yıldırım olduğunu hatırlatmak isterim. Kaldı ki sadece Binali Yıldırım Bey ile değil aynı zamanda Cumhurbaşkanı ve kabinem olarak biz de gençlerimizin, hizmetkarı olarak eğitimden sağlığa her alanda yanınızda olduğumuzu, olacağımızı bilmenizi istiyorum. Kendi geleceğiniz için pazar günü tercihinizi doğru yapacağınıza inanıyorum. Binali kardeşimi sizlere emanet ediyorum."

Açılış törenine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya katıldı.

Erdoğan konuşmasının ardından vatandaşlara içinde çay bulunan çanta dağıttı. Sonrasında Erdoğan ve beraberindekiler kurdele kesimiyle hastane açılışını yaptı.

(Bitti)

Haber Ara