Taziye nedeniyle bölgenin kahraman halkıyla buluştuğunu belirten Bakan Soylu, şunları söyledi:
"Geç geldiğimizi, bu sıcaklıkla geç buluştuğumuzu bir kez daha hepinizin huzurunda ifade etmek isterim. Bugün burada bir taziyede bulunmakla birlikte, aslında Allah'a inanan, bu milletin asaletine, ferasetine, birliğine inanan yiğit insanlarla beraberim. Cesur kadınlar, erkekler ve yarına cesurca adım atan çocuklarımızla beraberim. Bu tablo her şeyi anlatıyor. Bizim inancımız bazen çok konuşmayı hal diliyle anlatmayı ifade eder. Bu hal birliği içinde isyanımızda buradadır, itirazımız da buradadır, kudretliğimiz de buradadır."
"Taziyenin sahibi biziz"
"Bu tabloyu görenler, bizi birbirimizden ayıramayacaklarını bildikleri için tonlarca patlayıcıyla beraber canlarımızı bizden ayırmak istiyorlar." diyen Soylu, ülkede yaşayanların kendilerinden razı olmasının en önemli unsur olduğunu kaydetti.
Bakan Soylu, PKK'nın dün 15 insanı hainlikle bu dünyadan aldığını aktararak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Tonlarca patlayıcıyı bir arabaya koyarak, insanlık dışı bir davranışla aldılar kardeşlerimizi. Orada sivilleri katletmek, sivil insanlarımızı öldürmeyi, vatandaşımızın güvenli şekilde yolda gitmesini engellemek istediler. Buraya Cumhurbaşkanımızın talimatıyla geldik. Onlar dün gece 'oradaki vatandaşımızı yalnız bırakmayın bizim selamlarımızı, taziye dileklerimizi iletin' dediler. Partimizin yöneticileri, paşalarımızla buraya geldik. Taziye sadece Üzümkıran'ın taziyesi değildir. Taziyenin sahibi biziz ve taziye aslında hepimizin 79 milyonluk büyük milletin taziyesidir. Allah şahittir, dün gece okunan Kur'anlar, Fatihalar, İhlaslar ve başsağlığı dilekleri memleketin her tarafından semayla buluşmuştur. Kim bu işlerin arkasında olursa olsun, bugün yapmak istediklerini Türkiye'de beceremedikleri için şu anda büyük bir fesat içindedirler. O fesatlarının da karşılığını inancımızla, birlik ve beraberliğimizle vereceğiz. Çocukların hayalleriyle buluşmalarını sağlayacağız. Sırt sırta vereceğiz bu camide aynı safta birbirimize omuz omuza verdiğimizde aldığımız enerji ve kuvveti birlikte alacağız. Bunların hepsinin üstesinden geleceğiz. Bütün dünyada bu fitneyi ve fesatı bu topraklara bulaştırmak isteyenler görecekler. Biz bu topraklarda huzuru temin ettiğimiz dakikadan itibaren Ortadoğu da huzur içinde olacaktır, komşularımız da."
