Dolar

32,3279

Euro

35,0808

Altın

2.299,27

Bist

8.988,38

Siyasi çalkantılar arasında; Topal Osman

Çorlu yöresindeki çatışmalarda diz kapağından yaralandı. Bundan dolayı “Topal” lakabıyla anıldı

4 Yıl Önce Güncellendi

2021-01-02 10:08:07

Siyasi çalkantılar arasında; Topal Osman

Yeni Tük devleti kurulurken tariphi süreç içerisinde rol aktörlerden birisi de Topal Osman. Doğup büyüdüğü bölgeden Ankara'daki siyasi sürece kadar dalgalanmalı ve çatışmalı bir hayatın içinde yaşam mücadelesi veren Topal Osman'ı ne baş tacı edip göklere yükseltmek ne de kahraman addederek övme niyetimiz asla olamaz. Burada aslolan her şeyden evvvel bir insan olarak dönemine damga vuran Topal Osman hakkında kısa da olsa malumat verebilmek......

Giresun'un Hacı Hüseyin mahallesinde doğan Topal Osman 1912'de Balkan Savaşı'na askerlik bedeli ödendiği halde gönüllü olarak katıldı. Çorlu yöresindeki çatışmalarda diz kapağından yaralandı. Bundan dolayı “Topal” lakabıyla anıldı.
Savaşın başlaması üzerine Doğu Karadeniz bölgesinde Ruslar'la iş birliği yapan Rum ve Ermeni çeteleriyle mücadeleye girişti. Kurduğu milis güçleriyle Giresun ve yöresinde söz sahibi oldu.
Bölgede hükümet işlerine karıştığı gerekçesiyle hakkında türlü şikâyetler yapılmaya başlandı.

Pontus eylemleri

İzmir'in Yunanlılar'ca işgali üzerine 17 Mayıs 1919'da Giresun'da büyük bir miting düzenledi, ayrıca Pontus Devleti kurma faaliyetlerine karşı silâhlı mücadeleye girişti.

Sivas, Tokat ve Karahisar Rum metropolitlerine baskı yaparak patrikhâneye ve İstanbul hükümetine tehcirle ilgisi olmadığına, affedilmesinin gerektiğine, hakkında şikâyetlerinin bulunmadığına dair bir mektup yazdırdı.

Büyük Millet Meclisi hükümetinin kurulmasının ardından Mustafa Kemal Paşa'ya bir telgraf çekerek kayıtsız şartsız millî hükümetin hizmetine girdiğini bildirdi.
1921 Martında Topal Osman, emrindeki 550 mevcudu ve dört dağ topu ile birlikte Koçgiri ayaklanmasını bastırmak için Sivas'a gitti.

Mustafa Kemal ile temasları

Mustafa Kemal Paşa'nın emriyle tekrar Ankara'ya gitti.

Burada muhafız taburu komutanlığı görevi yaptı. Büyük Millet Meclisi'nde muhalif gruplar arasındaki çekişmeler onu da etkilemeye başladı. Muhalefetin önde gelen isimlerinden Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey'in ansızın ortadan kaybolması büyük bir karışıklığa yol açtı. Onun 27 Mart 1923 Salı akşamı Merkez Kıraathanesi'nde oturmakta iken Cumhurbaşkanlığı Muhafız Taburu Komutanı Topal Osman'ın adamlarından Mustafa Kaptan tarafından çağrıldığı ve Topal Osman'ın evinde boğulduğu anlaşıldı.

Ölüme giden süreç

Topal Osman'ın tutuklanması için de karar alındı. Jandarma zâbiti Kemal Bey, Mühye köyünün doğusunda Dikmen deresinin başlangıcında bir yerde Ali Şükrü Bey'in cesedini buldu. Meclis cinayet fâillerinin hemen tutuklanmasını isteyince hükümet zanlı durumundaki Topal Osman'ın yakalanmasını emretti. Yapılan baskılar üzerine Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal, yeni muhafız tabur komutanı tayin edilen İsmail Hakkı Bey'e Topal Osman'ın yakalanması emrini verdi. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Taburu, Topal Osman'ın bulunduğu Papazınbağı'nı kuşattı; çıkan çatışmada Topal Osman ölü olarak ele geçirildi (2 Nisan 1923). Cesedi meclisin önünde asıldı. Üç saat kadar asılı kalan ceset ailesinin isteğiyle İstanbul üzerinden Giresun'a götürüldü ve Giresun Kalesi'nde Kurban Dede'nin mezarının yanına defnedildi.

Haber Ara