Dolar

32,4930

Euro

34,6021

Altın

2.499,28

Bist

9.548,09

Şimdi de 'solcu ajanlar' tartışması

Radikal yazarı Murat Yetkin bugünkü köşe yazısında 'İslamcı ajanlar' tartışmalarını hatırlatarak, 'Derin devletin soldaki ajanlarını merak eden yok mu?' diye sordu.

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-07-11 15:03:23

Şimdi de 'solcu ajanlar' tartışması
"İslamcı saflar pek çok etkili ismin derin devlete çalıştığı iddialarıyla sarsılıyor. Peki, soldaki hangi etkili isimlerin yıllarca derin devlet kontrolünde yazıp çizdiğini merak eden var mı?" ifadelerini kullanan Murat Yetkin,"Ben de merak ediyorum, ama İslamcı ve milliyetçi mahallelerden çok bizim mahalleyi merak ediyorum: Acaba sol, demokrat, liberal cenahta kimler aslında derin devletin adamıydı? Yaptıklarıyla nelere mal oldular, hangi canları yaktılar, ya da neleri kurtardılar; ne bileyim anlatsalar da anlasak. Siz merak etmiyor musunuz?" diye ekledi. İşte Murat Yetkin'in o yazısı: "İslamcı saflar pek çok etkili ismin derin devlete çalıştığı iddialarıyla sarsılıyor. Peki, soldaki hangi etkili isimlerin yıllarca derin devlet kontrolünde yazıp çizdiğini merak eden var mı?

Tartışmanın bir iftar sohbeti sonrasında başladığı anlaşılıyor.

Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Ekrem Dumanlı burada Türkiye'de İslamcılığın dünü ve bugünü üzerine konuşmuşlar.

Sonra da Türköne, Zaman'da ‘İslamcılık Bitiyor mu?' diye bir yazı yazmış; ama asıl tartışma Bulaç'ın onu takiben yazdığı 'Neden Devletin İslamcısı Olmadım?' yazısıyla başladı. Çünkü Bulaç, İslamcı hareketle tanıştığı 1970'lerde polisin kendisine ajanlık teklif ettiğini, kendisinin kabul etmediğini, ama kabul edip sonra medyada, devlette etkili konumlara gelen bazı isimleri bildiğini söylüyordu.

Tartışma birden alevlendi. Mesela HDP'li Altan Tan, İslamcı örgüt ve dergilerde birlikte de çalıştığı Bulaç'ı destekledi.

Tan kendisinin de içinde bulunduğu 1992-95 arasında yayınlanmış “Yeni Zemin” Dergisine dikkat çekiyor, oradaki bazı isimlerle ilgili “Devletin adamı” kanısını paylaşıyordu. Yeni Zemin ilginç bir dergiydi. Dönemin polis şefi, sonra İçişleri Bakanı, şimdi Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan'a göre, “1999'larda Fatih'te çıkmaya başlayan yirmiye yakın gazete ve dergiden” birisiydi. “Demokrasi küfürdür” tartışmasını başlatarak diğerlerinden öne çıkmıştı.

Yazı kadrosu içinde kimler yoktu ki? Ali Bulaç, Altan Tan, bugün AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner, bugün Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, RTÜK başkanı Davut Dursun, Yeni Akit Yazarı Abdurrahman Dilipak bu isimler arasında. Hemen bir durak verelim: bir dergide yazmak, o dergiye birilerinin bir suçlama yöneltmesi tek başına hiçbir şeyin kanıtı sayılmaz; burada sadece son günlerde İslamcı medyadaki tartışmaları aktarıyoruz. İLGİLİ HABERLER Ali Bulaç 'devletin İslamcıları'nı yazdı 'İslamcı yazarların yarısı devletin adamı' Türköne: İslâmcı ajan-provokatörler

Haber Ara