Dolar

32,3300

Euro

35,0655

Altın

2.282,22

Bist

8.989,73

Serenad Bağcan Ankaralı dinleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor

Türk Halk Müziğinin usta sanatçısı Selda Bağcan'ın yeğeni Seranad Bağcan, sesiyle hayranlık uyandırıyor. 17 Ekim Perşembe günü saat 20.00'da, MEB Şura Salonu'nda Ankara dinleyicisiyle buluşmaya hazırlanan Bağcan, ilk solo albümü Serenad'da yer alan yedi şarkısının yanı sıra seslendireceği türkülerle hayranlarının kulakların pasını silecek.

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-10-14 10:41:48

Serenad Bağcan Ankaralı dinleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor
Türk Halk Müziğinin usta sanatçısı Selda Bağcan'ın yeğeni Seranad Bağcan, sesiyle hayranlık uyandırıyor. 17 Ekim Perşembe günü saat 20.00'da, MEB Şura Salonu'nda Ankara dinleyicisiyle buluşmaya hazırlanan Bağcan, ilk solo albümü Serenad'da yer alan yedi şarkısının yanı sıra seslendireceği türkülerle hayranlarının kulakların pasını silecek.

Türk müziğinin güçlü kadın seslerinden Selda Bağcan'ın yeğeni Serenad Bağcan, 17 Ekim Perşembe günü saat 20.00'da, MEB Şura Salonu'nda Ankara dinleyicisiyle buluşuyor. Bağcan'ın, ilk solo albümü Serenad'da yer alan yedi şarkısının yanı sıra çok sayıda türkü ile de kulakların pasını sileceği konserde, Ankara seyircisini farklı sürprizler de bekliyor.

"Müzik DNA'mda kayıtlı olan bir şey"

Müziğin yanında farklı alanlarla da ilgilenen ve aynı zamanda eczacılık bölümünü bitiren Bağcan, müziği neden seçtiğini, "Sanırım DNA'mda kayıtlı olan bir şey. Ben ne kadar başka yollara gitsem de içimdeki kaynak beni hep müziğe yönlendiriyor. Spor, sanat, diğer şeyler aslında hep müziğimi besleyen şeyler oldu. Hepsinin bana kattığı şeyler var. O yüzden hem spor hem sanat hem müzik hepsi benimle birlikte hayat yolculuğumda bana yardımcı oluyor ve beni besliyor" ifadeleriyle açıklıyor.

"Bağcan soyadı başarılı olmaya zorladı"

Soyadının kendisine hep olumlu etkisi olduğunu belirten Bağcan, "Biliyorsunuz, halam Selda Bağcan, kardeşlerim de Türk müzik hayatına güzel eserler veren şahıslar. Hep faydasını gördüm ben. Ailede herkes başarılı. Yani başarılı olmak gibi sizi zorlayan bir kalıp var önünüzde. Bazen belki o beni zorladı. Ama içinizden geldiği gibi hareket ettiğiniz zaman, zaten soy isminize hak ettiği gibi davranıyorsunuz" diye konuştu.

Her şarkının bir hikâyesi var

İlk solo albümü "Serenad" ile ilgili konuşan Bağcan, albümde genellikle ailesine ait şarkıların olduğunu vurgulayarak, "Hepsi yaşanmışlıkları olan şarkılar ve her birinin birer hikâyesi var. Bunlar benim ve ailemin hayatına dair şarkılar ve bu yüzden yorumlarken hiç zorlanmadım. Çünkü duygusu bende kayıtlı, anısı bende kayıtlı" şeklinde konuştu.

17 Ekim'de Ankara seyircisiyle buluşuyor

Bağcan, 17 Ekim Perşembe günü saat 20.00'da, MEB Şura Salonu'nda Ankara dinleyicisiyle buluşacak. Bağcan, konserde ilk solo albümü Serenad'da yer alan şarkılarının yanı sıra, çok sayıda türküyü de kendi yorumuyla seslendirecek.

Ankara'da doğup büyüyen Bağcan, ilk konserini Ankara'da gerçekleştireceği için mutlu olduğunu dile getirerek, "Ankara'da ve Ankara seyircisiyle olmak beni rahatlatıyor. Kendi evimdeymişim gibi, ailemle şarkı söylüyormuşum gibi hissediyorum. Ankaralı dinleyicim hazır olduğu zaman sahnemi onlarla da paylaşacağım ve çok değişik bir konser olacak. İnteraktif ve sürprizlerle dolu bir konser olacak" ifadelerini kullandı.

Şarkıların hikâyelerini konserde anlatacak

Konserde albümdeki şarkılarının hikâyelerini dinleyiciyle paylaşacağının altını çizen Bağcan "Albümde zor günleri anlatan 'Pamuk İpliği' şarkısı var. Hepimiz, bazen kendimizi pamuk ipliğine bağlı hissederiz fakat bakış açımızı değiştirdiğimizde her şey değişir. Bu şarkı da buna dair bir şarkı. Yine babamın, halamın hapiste olduğu dönemde yazdığı bir ağıt olan, 'Bülbül'. O da benim için çok özel ve çocukluğuma damga vuran bir hikâyedir. Konserlerimizde bunların hikâyesini anlatıyorum" dedi.

"Türküler üzerinden kadını bilinçlendirmek istiyorum"

Eğitimin çok önemli olduğunu aktaran Bağcan, "Eğitim sadece okulda olmaz. Kitaplarla olur, sinemayla olur, müzikle olur. Ben, türkülerin içinde bulunan hikâyelerden bir farkındalık oluşturmak peşindeyim. Türkülerinin içinde o toprağın yaşanmışlıkları var. O yaşanmışlıkların sonucunda belki bir ağıt yakıldı. Küçük bir farkındalık oluşturmak bile insanın içinde bir şifalanma meydana getirir. Herkes o türküden bir bilgi alır. 81 ile belki köylere, kasabalara, muhtarlıkların evlerine giderek gittiğim yere ait türkülerle hikâyeleri anlatmak ve kadının bilinçlenmesini bazen müzik bazen de türküler üzerinden yapmayı planlıyorum. Dinleyicim beni çağırsın ve ben gideyim" ifadelerini kaydetti.

Haber Ara