Binlerce yıllık bir tarihi olan Şam, bugün rejim bombardımanına maruz kalıyor. Tarihine birçok devlet ve birçok imparatorluk sığdıran Şam, bir silüet olarak işgal edilmiş kentlerden farksız. Yıkılmış binalar, çökmüş sokaklarla kaplı Şam'da her adım başı savaşın izlerini görmek mümkün. Yaşamaya devam etmek zorunda olan Şam halkı da bu izler arasında hayatını sürdürüyor. Savaş alanına benzeyen harabe yapılar, belki de Şam'ın bu görkemli tarihi boyunca hiç yaşamadığı kadar kötü durumda. Dört bir yanı yıkık dökük binalar ve bombardıman izleriyle kaplı olan Şam'da, bomba izlerinden çok görülen bir diğer unsur mezarlıklar. sad rejiminin vurduğu uçaklar tarafından katledilen halk, bugün bu mezarlarda yatıyor. Şam her ne kadar yıkık dökük bir kent olarak varlığını sürdürse de bölgede iki kısım bulunuyor. Biri iç savaşın ilzerini taşıyan dar kaldırımlar, yıkılmış binalarla kaplı harabe sokaklar Diğer ise Esad'ın, yani rejimin Şam'ı. Rejimin Şam'ı hiç bir yerde görülmeyecek kadar tuhaf manzaralar barındırıyor. Öyle ki bugün burada bir çok eğlence mekanı, bar, cafe ve restoran bulunuyor. Aralıksız eğlencenin hakim olduğu bu bölgede adeta savaş hiç yokmuş gibi. Burada düğünler, eğlenceler ve her türlü organizasyon yapılamaya devam ediliyor. Hemen yanı başlarında patlayan bombalara karşı duyarsızlaşan Esad'ın Şam'ı, eğlenceyi sonuna kadar yaşamayı sürdürüyor.