Yalçın, yazılı açıklamasında, CHP'nin, AK Parti ve MHP'nin ortak çalışmasıyla TBMM'ye getirilen Seçim İttifakı Yasa Teklifi karşısında verdiği akıl dışı tepkilerin, demokrasi ve politika kulvarından feci şekilde savrularak, milli irade duvarına çarptığını, kendisini toparlayacak siyaset üretmekte de zorlandığını gösterdiğini belirtti.
İttifak konusunda CHP için durumu, "Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" olarak niteleyen Yalçın, "Anayasa değişikliği referandumunda kendisiyle aynı yoldan giden 'Hayır'cı partilerle ittifak etse halk cezalandıracak, ittifak etmese sandıkta hüsrana uğrayacaktır. Yani her halükarda CHP kayıptadır." değerlendirmesinde bulundu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "cumhur ittifakı" çıkışının daha başından anamuhalefet partisinin aldatıcı politikalarını açığa çıkardığını, çıkar hesaplarını bozduğunu, gizli planlarını da darmadağın ettiğini aktaran Yalçın, CHP yönetiminin, "FETÖ ile PKK'nın siyasi kanadı HDP ile çürük İP'lilerle kaderini bağlayıp yoldaşlık etmesi"nin güçleştiğini vurguladı.
MHP'nin, CHP'nin klişeleşmiş, eskimiş ve aşınmış ezberlerini bozduğunu öne süren Yalçın, "Anamuhalefet partisinin seçim ittifakını 'bu bir koalisyondur.' diyerek kötülemeye çalışması, mugalatadır. Tasarı sağduyuyla incelendiğinde görülecektir ki burada bir koalisyon değil, ittifak söz konusudur." açıklamasını yaptı.
Yalçın, şunları kaydetti:
"Dün parlamenter sistemin koalisyon dönemlerini savunan ve cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine karşı çıkan CHP'nin, bugün koalisyondan şikayet etmesi; çaresizliğin, tükenişin ve alternatif üretecek güçten yoksun oluşun göstergesidir. Cumhur ittifakının 'yeni milliyetçi cephe' şeklinde nitelendirilmesi de çok yanlıştır. Çünkü bu ittifakta siyasi yelpazenin sağında yer almış bütün partiler yoktur. Bu partilerden 'Hayır' cephesinde ve CHP'nin saflarında yer alanların varlığı hatırlanırsa CHP'nin bu konudaki tezlerinin temelsizliği de kendiliğinden ortaya çıkar. İttifak sadece MHP ve AK Parti için geçerli olmayacak, isteyen her parti ittifaka gidebilecektir. O halde MHP ve AK Parti'nin yapacağı seçim ittifakı eşitsizlik anlamına gelmez. Aksine temsilde adaletin yolunu açarak yüzde 1, yüzde 2 oy alan küçük partilerin de Meclis'te temsil edilmesini sağlar.
MHP, cumhur ittifakı ile 2019 Kasım'ında TBMM'de en güçlü şekilde temsil edilecektir. MHP açısından cumhur ittifakı, Türkiye'nin içeride ve dışarıda maruz kaldığı tehditleri bertaraf etmektir. Ülkemizi 2019-2023'da lider ülke Türkiye gayesine salimen ulaştırmak için hedefte birlikteliktir, aynı hedefe yönelmektir. Cumhur ittifakının temel gerekçesi, Türkiye'nin bekası, milletimizin birlik ve bütünlüğü yolundaki milli mutabakat zeminini sandıkta perçinlemektir."