PKK ile Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) arasındaki güç çekişmesi Suriye'de sürüyor. Dün ABD, PYD ve KDP arasında yapılan üçlü görüşmeden sonra peşmerge güçlerinin Suriye'ye girmesi kararının alındığı açıklanırken, bu haberler PYD yetkilileri tarafından yalanlandı. Barzani'nin partisi KDP'nin Suriye kolunun sözcüsü Neşet Zaza ise, PYD'nin peşmergeyi kabul etmek zorunda olduğunu söyledi.
Anadolu Ajansı'na açıklamalarda bulunan Zaza, "Koalisyon güçleri, Peşmergenin Rojava'ya (Suriye'nin Haseke kırsalı) geçmesi için her türlü kolaylığı sağlayacaktır. Peşmerge Rojava'ya geçerse ABD ve Kürdistan bölgesi,(Irak Kürt Bölgesel Yönetimi), silah da dahil her türlü desteği verecektir. Kobani'de bunun örneğini gördük" diye konuştu.
Peşmerge ve koalisyon güçlerine ihtiyaçları var
Suriye'nin Haseke kırsalında IŞİD'e karşı savaşacak Peşmergelerin 11 birlikten oluştuğunu ve sayılarının yaklaşık 6 bin olduğunu vurgulayan Zaza, "Kısa bir gelecekte bu sayının artmasını bekliyoruz. Peşmergenin Rojava'ya gidişi iç ve uluslararası siyasi anlaşma çerçevesinde olacak" şeklinde konuştu.
Atılan bu adımın Suriye'nin kuzeyindeki gelişmeler için önemli olduğuna işaret eden Zaza "Rojava'nın güvenliğinin sağlanabilmesi için Peşmerge ve koalisyon güçlerine ihtiyaç var. Kobani'deki savaş bütün dünyaya şunu göstermiştir: Birlikte mücadele Rojava'yı ileri götürür" görüşlerini dile getirdi.
Peşmergelerin tamamı Suriyeli
Zaza, Peşmerge birliklerinin içinde yer alan savaşçıların tamamının Suriyeli olduğunu ve Suriye Kürt Ulusal Konseyi'ne (ENKS) bağlı olduğunu kaydetti.
ABD'nin de Kürt birliklerinin birleşmesini önemseyen bir politika izlediğini ifade eden Zaza "ABD, Ortadoğu ve dünyadaki sorunları çözen bir devlettir. Kürt bölgesinde partiler arasındaki tartışmalara da bu nedenle müdahil oldu. Rojava Peşmergesiyle ilgili olarak da başından itibaren sorunun çözülmesini arzu ediyordu" dedi.
"PYD kabul etmek zorunda kalacak"
Zaza, PYD'nin henüz tam olarak bu duruma razı olmadığına dikkati çekerek, "Fakat onların Peşmerge ve uluslararası koalisyon güçlerine ihtiyacı var. Şu an için sadece anlaşma yapıldı. PYD, gönül rahatlığıyla evet demeyecektir. Savaş şartları ve koalisyon güçlerinin baskısıyla kabul etmeye mecbur kalacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Peşmerge ve PYD'nin silahlı kanadı YPG'nin ortak operasyon birimi kuracağını anlatan Zaza, "Bölgedeki diğer silahlı unsurlar ve koalisyon güçleri de buna dahil olacak. Savaşçılar bu operasyon birimi tarafından gerekli görülen yerlerde görevlendirilecek. Peşmerge döndükten sonra tek bir yönetim oluşacak. Ondan sonra atılacak yeni adımlara karar verilecek" açıklamasında bulundu.
PYD: Bizim dışımızda hiçbir güç meşru değil
Öte yandan PYD, peşmergenin Suriye'ye gireceği şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını öne sürdü. "Rojava Kantonları Genel Koordinasyonu" imzasıyla yayımlanan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Demokratik Özerk Yönetim başta YPG/YPJ olmak üzere Rojava Asayiş Güçleri, Özsavunma Güçlerimiz Rojava bölgelerini ve halkını koruyup savunmaktadır. Rojava'da sadece adları geçen güçler yasal ve meşrudur.
Öte yandan Kurdistanî güçleri de bu vesileyle bir kez daha müdahale etmeyi amaçlamaktan uzak, karşılıklı saygıya dayanan ilişkiler geliştirmeye çağırıyoruz."
Duhok Anlaşması nedir?
Iraklı ve Suriyeli Kürtlerin, "Rojava" olarak adlandırdığı Suriye'nin Türkiye ve Irak sınırında yer alan Haseke ili kırsalının yönetimi konusunda PYD ile Mesut Barzani'ye yakın siyasi partiler arasında sürekli anlaşmazlık yaşanıyor.
Barzani'nin isteğiyle 11 Temmuz 2012'de imzalanan Erbil Anlaşması ile bütün Kürt partileri, "Kürt Yüksek Konseyi" çatısı altında bir araya gelmişti. Ancak PYD'nin Esed rejimiyle işbirliğine devam etmesi, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu'na (SMDK) dahil olmaması ve diğer Kürt partilerinin bölgedeki faaliyetlerine izin vermemesi nedeniyle anlaşma uygulanamamıştı.
PYD'nin, Afrin, Cezire ve Kobani'de "kanton" ilan etmesi, ilişkileri kopma noktasına getirmişti. Suriye Kürdistan Demokrat Partisi bünyesinde birleşen 4 siyasi parti, PYD'yi "tekçi siyaset" yapmakla suçlamıştı.
Anlaşmaya göre, Suriye'nin kuzeyindeki yönetim birlikte yürütülecek, demokratik ortaklığa dayalı bir sistem uygulanacak, demokratik özerklik sistemi geliştirilecek ve bölgedeki tüm unsurlar, terör örgütü IŞİD'e karşı savunma hattında yer alacaktı.
