Dolar

32,5837

Euro

34,8026

Altın

2.514,10

Bist

9.693,46

Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu:

Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu:

8 Yıl Önce Güncellendi

2016-07-07 13:32:09

Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu:
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, İsrail ile varılan mutabakat çerçevesinde Gazze'ye deniz suyu arıtma tesisi kurulmasına ilişkin, "Orada yer altı su kaynakları veya yüzey suları yok. Mecburen denizden arıtılması lazım. Bu konuda tuzluluk giderme tekniği var. Oradan alacağız, pompa istasyonlarıyla depolara, oradan da şehre dağıtacağız." dedi.

Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde bayramlaşma törenine katılan Eroğlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

İstanbul Maltepe'deki orman yangınıyla ilgili soruya ilişkin Eroğlu, dün birkaç yerde yangın çıktığını, sebebinin araştırıldığını söyledi.

Eroğlu, yangına helikopter ve arazözlerle müdahale ettiklerini belirterek, "Herhangi bir sıkıntı yok. Oradaki vatandaşlar birkaç yerden başladığını söylüyor. Şu anda emniyet teşkilatımız, polislerimiz araştırıyor." ifadelerini kullandı.

- İsrail ile varılan mutabakat

Türkiye ile İsrail arasında varılan mutabakat çerçevesinde Gazze'nin su sorununun nasıl giderileceğine yönelik soru üzerine de Eroğlu, 2-3 yıl önce kendilerine bu konuda proje getirildiği bilgisini paylaştı.

Eroğlu, incelediği projenin uygulanabilir olduğuna kanaat getirdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Projenin her şeyi şu anda zihnimde. Uygulanacak bir proje var orada. Büyük bir problem değil ancak orada yer altı su kaynakları veya yüzey suları yok. Mecburen denizden arıtılması lazım. Bu konuda tuzluluk giderme tekniği var. Oradan alacağız, pompa istasyonlarıyla depolara, oradan da şehre dağıtacağız. Zor bir şey değil ama tabii biraz maliyetli. Herhalde 300 milyon dolar gibi bir para gerekiyor. Gazze için daha önce bazı ülkeler destek vereceğini ifade etmişti. Bakalım, göreceğiz. Biliyorsunuz, Suriyeliler geldi. 'Biz de destek verelim, yeter ki bize gelmesin' dediler ama ortada bir şey yok. İnşallah sözlerini tutarlar. Şu anda Afrika'daki insanlara biz bakıyoruz. Suyu yok. Şu ana kadar 1 milyon 700 bin kişiye su verdik. Şimdi diğer pek çok ülkeye destek veren biziz. Hatta Türkiye artık alan el değil, veren el. Gayrisafi milli hasıla başına, dünyada fakir ülkelere en çok destek veren ülke Türkiye.

Bundan gurur duymamız lazım. Gazze'nin de su, çöp ve sağlık meselesinin hallolması lazım. Hükümetimiz bu konuda talimat verdiği zaman hepsi hallolur. Halletmemiz lazım, hakikaten çok susuzluk çekiyorlar. Biliyorsunuz, yiyecek, su, sağlık problemi var. Neticede o bölgeler gönül coğrafyamızda. Dolayısıyla gönül coğrafyamıza bakmak bu milletin boynunun borcudur."

Geçen yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cibuti'ye gittiklerini anımsatan Eroğlu, "Cibuti'de büyük taşkın ve su problemi vardı. Orada bizden yardım talep ettiler. Cumhurbaşkanımız, 'Veysel Hoca yap, geç' dedi. Biz proje yaptık, şimdi parası da ayrıldı. Hibe olarak inşaat başlayacak. Talimat verilirse biz veya başka bir kurum yapabilir. Ben de bunu talimat verildiği zaman yapmaktan dolayı gerçekten gurur duyarım. Teknolojimiz var, dünyada baraj inşaatlarında ilk üçe giren ülkeyiz. Gölet inşaatlarında dünya birinciliği bizde. Bin günde bin gölet yaptık. Şimdi 2019 yılı sonuna kadar bin 71 baraj gölet sulamasını yapacağız." diye konuştu.

- Mısır ile ilişkiler

Eroğlu, "Mısır ile ilişkilerin normalleştirilmesi kapsamında hükümetin bayramdan sonra bu ülkeye bir heyet göndereceği söylentileri var. Siz bu heyette yer alacak mısınız?" şeklindeki soruya, "Cumhurbaşkanımızın prensipleri ve hükümetimizin aldığı karar ile Başbakanımız, dostlukları artırmak, düşmanlıkları azaltmak istikametinde bir hamle yapmak istedi. Zaten bizim de prensibimiz buydu." yanıtını verdi.

"Geçmişten beri özellikle sıfır problem anlayışı ile hareket ediyorduk ama bu, birtakım sıkıntılar bizden kaynaklanmadı, karşı taraftan kaynaklandı" diyen Eroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Onlar da fevri durumu anladılar. Yani bu Türkiye ile düşmanlığın veya soğuk davranmanın kendilerine de bir fayda sağlamayacağı anlaşıldı. Dolayısıyla onlar bir adım atarlarsa biz koşarak, kucaklaşarak dostlukları arttırırız. Rusya ile nitekim basit bir görüşme neticesinde buzlar eridi. Neticede şu anda iki ülkede 'kaybet-kaybet' değil, 'kazan-kazan' prensibi var. Mısır, tarihi dostluğumuzun olduğu bir ülke. Esasen geçenlerde İslam Ülkeleri Su Bakanları Toplantısı'nda ben de beyanat verdim. 'Biz dostuz, kardeşiz, milletimizin sevgisini ve saygısını Mısır halkına iletin' diye söyledik. Hakikaten bunlar yankı buluyor. Neticede Mısır ile de soğukluklar, bizden kaynaklanan soğukluklar değil, karşı taraftan kaynaklanan şeyi gidermek için gayret ediyoruz. Kim gidecek? Hükümetimizin, Başbakanımızın takdiridir, onu bilemiyorum ama bir ihtiyaç varsa su ile ilgili, ormanla ilgili, çölleşmeyle ilgili bir problem varsa biz de gideriz çünkü ben şu anda Mısır'ın da dahil olduğu bütün Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele 12. Taraflar Konferansı'nın başkanı durumundayım.

BM adına yürütüyorum çölleşme ile mücadeleyi. Mısır'da da bu var. Zaten Su Bakanları Toplantısı'na Mısır da katıldı. Herhangi bir ihtiyaç olursa biz de hazırız. Bütün ülkelere destek vermeye, iş birliği yapmaya ve ilişkilerimizi geliştirmeye hazırız."

Haber Ara