Dolar

32,4708

Euro

34,9426

Altın

2.435,60

Bist

9.716,77

Moro Müslümanları elli yıldır sürdürdükleri mücadelen galip çıktı

Yıllar süren silahlı mücadele veren Moro İslami Kurtuluş Cephesi yapılan barış görüşmeleri neticesinde referandum ile yapılan oylamada yüzde 80'lik evet ile Bangsamoro Özerk Bölgesi kurulması onaylanmış oldu. İHH Moro Barış Süreci İzleme Heyeti Üyesi Hüseyin Oruç'a Moro'da yaşanan süreci sorduk.

6 Yıl Önce Güncellendi

2019-01-23 12:30:07

Moro Müslümanları elli yıldır sürdürdükleri mücadelen galip çıktı

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Mütevelli Heyet Başkan Vekili ve Moro Barış Süreci İzleme Heyeti Üyesi Hüseyin Oruç Moro'da yaşanan süreci Timetürk'e değerlendirdi. 1-Referandum sürecine nasıl gelindi?

Moro'da savaş son dönemin savaşı 1970'li yıllarda başladı sonra savaş ve barış hep birarada devam etti. Bugün gelinen noktanın ürünü 1997 yılında Filipinler hükümeti ile Moro İslami Kurtuluş Cephesi'nin görşmelere başlamasına dayanıyor. 17 yıl süren bu görğşmlerede 2014 yılında kapsamlı bir Bangsmoro anlaşması imzalanmıştı. Bu yapılan anlaşma 2018 yılında Bangsamoro Organik Yasası haline getirildi.Bu yapılan referandumda kabul edilen yasanın onaylanması anlamına geliyor.

2-Müslüman Mindanoa özerklik bölgesi vardı şimdi neden böyle bir Bangsmoro özerkliği istendi?

Mevcut olarak bölgede 1989 yılında kurulan ARMM(Autonomous Region in Müslim Mindanao) Müslüman Mindanao Özerk Bölgesi bulunuyor. Bu kurulan bölge Müslümnalar ile sürdürülen bir
anlaşma olmadan tek taraflı olarak Filipinler hükümetinin kurmuş olduğu bölge ve kurulduğu günden bu yana da Moro Müslümanlarına hiçbir katkısı olmayan Müslüman halkın haklarını korumayan tek taraflı bir otonom bölgeydi. Bangsamoro bölgesi ülkenin en fakir bölgesi olarak kaldı. Kendileri hiçbir şekilde temsil etmeyen ARMM'yi istemeyen Bangsmoro halkı bu nedenle özerk bir bölge kurmak istediler. 3-Ekonomik ve siyasi olarak nasıl bir süreç olacak?

Bansamoro Özerk Bölgesi mevcut bütçenin iki, iki buçuk katı bir bütçesi olacak ve Mindanoa Özerk Bölgesinde ekonomik olarak çok daha rahat bir bölge olacak. Bölgede bulunan doğal kaynaklar Bangsamoro için kullanılacak.
Bölgede tespit edilmiş ancak henüz üretime geçmemiş petrol, doğalgaza gibi yer altı kaynaklarında yüzde 50 hak sahibi olacak Ayrıca halktan toplanacak vergi ve Filipinler hükümetinin bütçesinden her bütçe döneminde yüzde 5'lik kısmı Bangsamoro'nun bütçesini oluşturacak. Bölgedeki geri kalmışlığı gidermek için hükümet on yıl boyunca toplam 50 bin pesoluk bir katkı sunacak. Bu bütçe ile de alt yapı çalışmları gibi halkın acil ihtiyaçları giderilecek. "Çift hukuklu bir yapı olacak"

Siyasi olarak kendi kararlarını kendi veren bir yönetim oluştutulacak. Bölgenin tamamını kapsayacak olan 80 kişilik bir meclisten hükümet kurulacak. Bölgede herşey kurulacak hükümet tarafından idare edilecek. Bölgede yaşayan Hristiyan azınlıkta bulunuyor ve bu yüzden çift hukuklu bir sistem olacak. Eğer taraflardan biri Hristiyan ise mevcut olan mahkemeler yetkili olacak. Ama tarafların hepsi Müslüman ise şeriat mahkemeleri kurulacak. "Kendi hukukumuza göre yönetilmek istiyoruz"

Bangsamoro halkı bu sürecin başından beri kendi hukukumuzla yönetilmek istiyoruz diyorlardı artık bu hakka da sahip olacaklar.

Gözlemci statüsünde bulunan kuruluşlar

Uzun yıllardır devam eden bir süreç her iki tarafta verilen sözlerin tutulmadığı iddia ediyordu ve bunun sonucunda tarafsız bir gözlem durumu oluşturulma ihtiyacı ortaya çıktı.
Beş kişiden oluşan tarafsız gözlem heyetinde bölgede tanınan ve tarafsız olduğu düşünülen Avrupa Birliğinin eski büyükelçisine başkanlık görevi verildi. Başkanın yanında iki uluslararası üye, iki de yerel olamak üzere
dört üye daha bulunuyor. İki ayda bir Filipinler'de toplanan gözlemci heyeti iki hafta süreyle bölgedeki halk ve Filipinler hükümetiyle temaslarda bulunup rapor veriyor. Bu temaslar sonucunda hazırlanan rapor hükümete sunulyour ve
her yıl hazırlanan rapor da halk ile paylaşılıyor. 4-Barış sürecine İHH olarak katkınız ne oldu?

İHH İnsani Yardım Vakfı olarak 1996 yılında bu yana Moro'da bulunuyoruz. Son dönemde biraz daha yoğun çalışmalarda bulunduk. "Filipinlerin en kaliteli yetimhanesi"

Burada inşa ettirdiğimiz Filipinlerin en büyük ve en kaliteli yetimhanesi bulunuyor. Filipinler temsilcimiz Ömer Kesmen yıllardır bölgede halkın içerisinde bulunuyor.
İnsani yardım olarak Moro'daki Müslüman kardeşlerimizin yanındayız ve durmaya da devam edeceğiz. Bu yapılan çalışmalar hayatın normale dönmesi için çok hayati öeneme sahip çalışmalardır.
İHH olarak barış sürecinin önemli kurumlarından biri ve izleme heyeti üyesi olarak barışa destek veriyoruz. 2013 yılında kurulan izleme heyeti barış sürecinin sonuna son imza atılana kadar görevini sürdürecek. Bu süreci İHH, Filipinler, Moro ve Malezyalı arabulucu heyetlerin imzalıyacağı bitiş mehtubu ile süreç tamamlanmış olacak. Bütün İslam coğrafyalarından yanlarında durmalarını bekliyor

50 yıldır süren mücadelede şehit, gazi ya da muhacir olmayan ev yoktur herhalde. Bu yaşanan mücadelenin sonucu olarak halk doğal olarak refah istiyor.
Moro İslamı Kurtuluş Cephesi ile yıllardır ekmeğini paylaşan halk bu süreçten sonra biraz daha fazla hizmet bekliyor. Ayrıca halk bunca yapılanb mücadelenin ardından bütün İslam coğrafyaların yanlarında durmalarını bekiyor.

5-Moro halkı ne kadarlık bir toprağa sahip olacak?

Moro halkının sahip olduğu topraklar aslında Mindanoa Adası'nın tamamı. Günümüzde Filipinler hükümetinin güneyi Müslümanlara aitti. İspanya, Amerika ve Filipinler burada Müslümanların topraklarını ellerinden aldı.
Şuan toprak büyüklüğü yaklaşık 15 bin kilometre kare ve 5 milyon nüfüsa sahip. Ucu açık bir anlaşma

İleriki dönemlerde komşu olan bölgelerin eklenmesi ile ilgili maddesi olan bir anlaşmaya imza atıldı. Başarı durumuna göre önümüzdeki dönemlerde sınırların genişlediği bir Bangsamoro görme imkanımız olacak.

Röportaj: Enes Keskin

Haber Ara