CHP'den İstanbul milletvekili seçilen Hamzaçebi, Meclis'e gelerek kaydını yaptırdı.
Gazetecilerin, "koalisyon tartışmalarına" ilişkin sorusu üzerine Akif Hamzaçebi, son seçimin çok açık bir mesaj verdiğini, parlamenter sistemden yana tercih yaptığını söyledi. Hamzaçebi, " (Bu sonuçtan hiçbir şey çıkmaz, koalisyon da kurulamaz, ülke seçime doğru gider) anlayışını bir kenara bırakmak lazım, bunu kesinlikle doğru bulmuyorum. Bu aritmetikten bir hükümet seçeneği mutlaka çıkar, çıkmak zorundadır; aksini düşünmek parlamento ve halkın iradesine saygısızlıktır" dedi.
Hamzaçebi, kurulacak olan hükümetin geçici bir hükümet olmaması, halkın gözünde "bir-iki yıl sonra seçim gözüküyor" şeklinde bir imaja yol açmaması gerektiğini vurgulayarak, Türkiye'nin dört yıllık koalisyon hükümeti kurmak zorunda olduğunu ve bunu da başarabileceğini belirtti. Çok güçlü hükümet seçeneklerinin parlamentodan çıkabileceğini ifade eden Hamzaçebi, "Koalisyon hükümeti demek, herkesin bir adım atarak biraraya gelmesi, uzlaşması demektir. Elbette siyasi partilerin kendi temel değerleri ve ilkeleri vardır. Bu ilkelerden ve değerlerden vazgeçmeden de koalisyon hükümetini kurmak mümkündür" diye konuştu.
"Yolsuzluk meselesi ve çözüm süreci konusunda CHP'nin tavrı ne olacak?" sorusuna Hamzaçebi, "Yolsuzluklar siyasi partilerin konusu olmaktan öte demokrasinin, TBMM'nin meselesidir. Yolsuzluk konusunda bu dönemde TBMM'de çok güçlü bir irade olduğunu görüyorum. Bu iradeden hiç kimse kendisini soyutlayamaz. TBMM bu dönem yolsuzlukların üzerine güçlü bir şekilde gitmek zorundadır" yanıtını verdi.
Hamzaçebi, şöyle konuştu:
"Kürt sorunu diye bir sorunu herkesin kabul etmesi lazım. Bu sorunu kabul etmeliyiz ki çözümünü bulalım. CHP, Kürt sorununun çözümü konusunda çok kapsamlı bir projeyi ortaya koymuş olan bir partidir. Sorunun çözümünde zemin TBMM'dir. Önce burası olacak ki bundan sonra hükümetler harekete geçebilsin, bir yol izleyebilsin. Bugüne kadar bu zemin parlamento olarak oluşturulmadığı için, hükümetin Çözüm Süreci adını verdiği süreç maalesef başarıyla yürümüyor. Arzu ederiz ki o da başarıya ulaşsın ama parlamentoyu dışlayarak sorunu sadece hükümet düzeyinde çözmeyi amaçlayan bir seçeneğin çok başarıya ulaşma şansı yoktur. Sorun parlamentoya mal edilirse özgürce tartışılabilir. Türkiye'nin Kürt sorunu çözümünde en büyük eksiği, sorunun demokratik özgür bir ortamda tartışılma olanağının yokluğudur. Bu ortamı oluşturursak, çok rahat tartışır, çözümü de buluruz. Dolayısıyla hükümetin önündeki önemli meselelerden birisi de Kürt sorununun çözümü olmalıdır."
- "TBMM'de tüm siyasi partilerin temsilcilerinin katılımıyla oluşacak olan komisyon"
Hamzaçebi, "Siz iktidar olursanız, koalisyon hükümeti ile iş başına gelirseniz, Öcalan'ın muhatap alınması konusunda farklı bir tavrınız olacak mı?" sorusu üzerine, bu sorunun çözümü konusunda TBMM'yi adres gösterdiklerini söyledi.
TBMM'de tüm siyasi partilerin temsilcilerinin katılımıyla kurulacak komisyonun bu sorunun merkezi olacağını kaydeden Hamzaçebi, "Bu komisyona bağlı olarak, partilerin eşit sayıda önereceği kişilerden oluşan bir kanaat önderleri komisyonu olacak. Kanaat önderleri komisyonu, parlamentoda komisyona bağlı olarak çalışacaktır, o komisyon kimle görüşmeyi arzu ediyorsa herkesle görüşür. Siyasi partinin, hükümetin muhatabı doğrudan parlamentodaki komisyondur, onun dışında hiç kimse hükümetin muhatabı olmaz. Yine siyasi partiler elbette hükümetin muhatabıdır. Sorunu demokratik bir şekilde çözecek muhataplar TBMM'de mevcuttur" değerlendirmesinde bulundu.
- "CHP'nin Meclis Başkanı adayı netleşmedi"
Akif Hamzaçebi, kulislerde CHP'nin Meclis Başkanı adaylığı için Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın isminin geçtiği belirtilerek, CHP'nin TBMM Başkanı adayının netleşip netleşmediğinin sorulması üzerine, "Hayır. Meclis Başkanlığı seçimi de bir uzlaşmayı gerektiriyor. Uzlaşma olmaması halinde nasıl bir sonuç çıkacağı bellidir. Dolayısıyla muhalefet partilerine uzlaşma konusunda büyük bir görev düşüyor. Koalisyon hükümeti öncesi sanıyorum muhalefet partileri bu sınavı çok ciddi bir sorumlulukla vermek zorundadır. 'Bizim adayımız şudur' diyeceğimiz bir isim yok" diye konuştu.
"Sayın Bahçeli, yüzde 60'lık blokla ilgili restini çekti. Blok çöktü diyebilir miyiz?" sorusuna Hamzaçebi, "Seçmenin iradesi ortada. AK Parti yüzde 40 oy almıştır, yüzde 40 karşısında da yüzde 60'lık başka bir kesim vardır. Blok derken, bunları birbirine karşı kutuplar olarak ben almıyorum tabiki. Oy dağılımını ifade etmek açısından bunu söylüyorum. Sonuçta 3 siyasi parti biraraya gelebilir, gelmeyebilir. Bu ayrı bir şey. MHP burada olabilir, olmayabilir; bu onun tercihidir, buna bir şey diyemem. 'Bir şey vardı, çöktü' anlamında bir değerlendirmeyi doğru bulmuyorum. İktidar partisi yüzde 40 oy almıştır, ona oy vermeyen, uyarı yapan yüzde 60'lık oy kesimi vardır" karşılığını verdi.
Hamzaçebi, "Meclis Başkanlığı seçimlerinde koalisyonun işaretleri çıkacak mıdır?" sorusuna yanıt verirken, "Çıkar, bence Meclis Başkanlığı seçimindeki işbirliği ve uzlaşma hükümeti oluşturacaktır" dedi.
"Sayın Baykal, Sayın Erdoğan'la görüşerek başkanlık şansını kaybetti mi?" sorusuna üzerine Hamzaçebi, "O görüşmeyle ne kimse bir şans elde eder ne de şansını kaybeder" ifadesini kullandı.
