Vural, Üçyol'daki MHP Seçim Koordinasyon Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Ankara-İstanbul hızlı tren hattıyla ilgili eleştirilerine cevap verdi.
Başbakan Davutoğlu'nun, "2001 yılında MHP'li ulaştırma bakanının önüne hızlı tren getiriyorlar. 'Bunu biz değil, torunlarımız da göremez' diyerek karşı çıkıyor" dediğini belirten Vural, o dönem kendisinin Ulaştırma Bakanı olduğunu hatırlatarak, daha önce bu konuya cevap verdiğini belirtti.
"Bu yalan sakızını çiğnemeye devam ediyorlar" ifadesini kullanan Vural, Başbakan Davutoğlu'na meydan okuduğunu söyleyerek şöyle konuştu:
"Yalan söylüyorsun. Davutoğlu kulağını aç, iyi dinle. Senin adın sanın yokken biz bu projeyi başlatmıştık. Bu projenin ihalesini yaparken, kredisini çözerken, MHP'nin hızlı tren projesini başlattığı dönemde sen Beykent Üniversitesi'nde hızlı yoldan profesör olmaya çalışıyor, stratejik derinliklerle cebelleşiyordun.
Altını çizerek tekrar söylüyorum. Bugün, Ankara İstanbul arasındaki hızlı tren projesinin başlangıcı MHP döneminde ihalesi yapılmış projedir. Kredisi bulunmuş bir projedir. Aksini ispat et, ben gereğini yapacağım."
Başbakan Davutoğlu'nu milletten özür dilemeye davet eden Vural, projesiyle ilgili resmi sunum sayfasını da gösterdi.
- MİT tırlarıyla ilgili iddialar
Gazetecilerin "MİT'in durdurulan tırları" ile ilgili ortaya atılan iddialar konusundaki görüşlerini sormaları üzerine Vural, insani yardımın devlet sırrı olamayacağını, gizlenmeyeceğini belirtti.
Vural, "Velev ki devlet sırrı olsun. Sizin gibi her yaptığını eline ayağına bulaştıranlar, basiretsizler varken devlet sırrı mı kalır? Sizin devlet sırrından anladığınız İmralı ile sizin aranızda mekik dokuyan 'Oslocu' sır küpleriniz ve Öcalan'a gönderip bağlılığını bildirdiğiniz partneriniz HDP'li Sırrı'dır" değerlendirmesinde bulundu.
- TMSF'nin Bank Asya'ya el koyması
Bank Asya'nın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilmesine değinen Vural, bu operasyonunun daha önceden kararlaştırıldığını iddia etti.
Vural şöyle devam etti:
"Bu zihniyet milli devletimizi, özgürlüğümüzü, hukuk devletimizi, teşebbüs hürriyetimizi, hepsini gasp etmeye niyetli, diktatör bir zihniyettir. Onun için milletimizi kendi hürriyetine, demokrasisine, özgürlüğüne ve milli devletine sahip çıkmaya davet ediyorum. Tehdit hepimizedir, varlığımıza ve milletimizin bekasınadır. Bu bakımdan bu tehditlerden milletimizin kurtulması için sandıkta oy vermeye ve oyuna sahip çıkmaya davet ediyorum."