Seçim çalışmaları kapsamında Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği (ESİAD) üyeleriyle bir araya gelen Tanrıkulu, ESİAD'ın istihdam, üretim ve ihracatıyla İzmir ve Ege Bölgesi ekonomisinin temel taşlarından biri olduğunu söyledi.
Tanrıkulu, uluslararası piyasalarda, kamu ve özel sektör borçlarının çevrilebilirliğine ilişkin kaygıların arttığını ileri sürerek, "Gelişmiş ülkelerde çözümsüz kalan sorunlar nedeniyle gelişmekte olan ülkeler de nefesi zorlanmakta ve performansları olumsuz etkilenmektedir" görüşünü dile getirdi.
Dünyadaki olumsuz gelişmelere karşı Türkiye'de de "ekonomik başarısızlıklar" yaşandığını ifade eden Tanrıkulu, şunları kaydetti:
"İktidarın ekonomimizde ısrarla var olduğunu iddia ettiği pembe tabloya karşı, geçen 12 yıllık süre zarfında kaliteli ve sürdürülebilir ekonomik büyüme sağlanamamış, Türkiye, son 7 yıldır orta gelir tuzağına saplanıp kalmıştır. Sanayi üretimindeki artış hızı düşmüştür. Kamunun ve özel sektörün borcu artmıştır."
Tanrıkulu, bu gelişmelerin sorumlusunun AK Parti hükümeti olduğunu iddia ederek, "İktidar, bu başarısızlığı kulak ardı etse de uluslararası yatırımcıların ve ekonomik kuruluşların bu verilere bakarak ülkelere yatırım yaptığı unutulmamalıdır. Sonuç olarak bugün Türkiye ekonomisi tam bıçak sırtındadır. Artan iç ve siyasi risklerin yanı sıra AKP'nin sebep olduğu tedirginlik, ekonomimizi giderek her alanda tehlikeye sokmaktadır" ifadelerini kullandı.
- "Hayal tacirliğini İzmirli kabul etmez"
AK Parti'nin İzmir'e yeteri kadar önem vermediğini savunan Tanrıkulu, şöyle konuştu:
"12 Haziran 2011 seçimlerinin üzerinden 4 yıl geçmiştir. Aradan geçen bu 4 yılda, İzmir'in halen hak ettiği yerde olmadığını görmekteyiz. Daha 4 yıl önce İzmir'e vadettikleri hayal mahsulü 35 projeyi gerçekleştiremeyenler, sayıyı 501'e çıkararak İzmir'i kandırabileceklerini sanmaktalar. Hayal tacirliğini İzmirli kabul etmez. 2002-2014 döneminde İzmir'den merkezi yönetim bütçesine 262,8 milyar lira gelir aktarılmış, buna karşılık bütçeden İzmir'e sadece 66,7 milyar lira geri dönmüştür. Bir başka deyişle İzmir'den merkezi bütçeye aktarılan her 3,9 liradan sadece 1 lirası kente geri dönmüştür."
Tanrıkulu, seçim beyannamelerinde belirttikleri gibi iktidara gelmeleri durumunda, sanayide büyüme, istihdam ve ihracat kapasitesi yüksek sektörlerde katma değerli ürünlerin üretimine ağırlık verileceklerini, ithalat bağımlılığını azaltacak ve yerli imkanları harekete geçirecek sanayi yatırımlarının destekleneceğini aktardı.
