Dolar

32,5737

Euro

35,0006

Altın

2.432,79

Bist

9.753,97

'Mescid-i Aksa davasına öncelik verilmeli'

Yeni Akit yazarı Ahmet Varol bugünkü yazısında Mescidi Aksa’ya sahip çıkmamız gerektiğini belirterek, ' Bu, işgal yönetimini cesaretlendirecek, direnişi bastırması durumunda da kutsal mescidi paylaştırma planını hayata geçirme uygulamalarına geri dönecektir' dedi.

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-01-21 10:54:57

'Mescid-i Aksa davasına öncelik verilmeli'

Yeni Akit yazarı Ahmet Varol bugünkü yazısında, işgal rejiminin Mescidi Aksa'yla ilgili tehlikeli planına ve bu planını uygulamaya geçirmek için tatbikatları fiilen başlatmasına değinerek, "İşgal rejimi Müslümanların ilk kıblesi ve harem mescitlerinin üçüncüsü olan Mescidi Aksa'yı ortadan kaldırmak ve yerine bir yahudi mabedi inşa etmek yahut bu mescidi kademeli bir şekilde yahudi mabedine dönüştürmek için çeşitli oyunlara başvurduğunu" aktardı. “Mescidi Aksa'yı Yalnız Bırakmayacağız” başlığını taşıyan bildiride bu kutsal mabedin, Kudüs'ün ve Filistin davasının önemine dikkat çekildiğini aktaran Varol, " Kudüs ve Mescidi Aksa davasına ümmetin öncelik vermesi, siyonist işgalin son bulması için sürdürülen mücadeleye sahip çıkması, destek vermesi gerektiğini" söyledi.

Ekim 2015'in başından itibaren Filistin'in Batı Yaka bölgesinde ve Kudüs'te devam eden ve “Kudüs intifadası” adı verilen mücadelenin patlak vermesine işgal rejiminin Mescidi Aksa'yla ilgili tehlikeli bir planı ve bu planını uygulamaya geçirmek için tatbikatları fiilen başlatması sebep oldu.

İşgal rejimi Müslümanların ilk kıblesi ve harem mescitlerinin üçüncüsü olan Mescidi Aksa'yı ortadan kaldırmak ve yerine bir yahudi mabedi inşa etmek yahut bu mescidi kademeli bir şekilde yahudi mabedine dönüştürmek için çeşitli oyunlara başvurdu. Son oyunu ise El-Halil'deki Hz. İbrahim Camisi'nde uyguladığı taktik yani bu kutsal mescidi Müslümanlar ile yahudiler arasında paylaştırmaktır. Bu planını hayata geçirmek için bir yasa tasarısı hazırladı. Yasalaştırma aşamasından önce de böyle bir yasayı uygulamaya geçirmenin ne gibi tepkilere sebep olacağını görmek için bazı tatbikat denemeleri yaptı. Bu denemeler de İslâm dünyasında çok fazla gündeme getirilmeyen Kudüs intifadasının patlak vermesine neden oldu.

Kudüs intifadası işgalciye, söz konusu planla ilgili tasarısını yasalaştırmanın ve uygulamaya geçirmenin kendisine ağır bir maliyeti ve bedeli olacağını gösterdi. Fakat planından da vazgeçmiş değil. Onun için Kudüs ve Batı Yaka halkını, özellikle de intifadayı sürdüren gençlerini vazgeçmeye zorlamak için çok ağır baskılara başvuruyor. Örneğin işgalci askerlere ve polislere karşı eyleme kalkışmakla suçladığı gençleri anında öldürüyor. Cinayetlerin çoğu gençlerin herhangi bir eylem girişiminde bulunmamalarına rağmen işleniyor. Eylem gerçekleştirmeleri sebebiyle şehit edilenlerin ailelerinin evleri yıkılıyor.

Dolayısıyla Kudüs ve Filistin halkı Mescidi Aksa'ya sahip çıkma mücadelesinde yalnız bırakılırsa bu, işgal yönetimini cesaretlendirecek, direnişi bastırması durumunda da kutsal mescidi paylaştırma planını hayata geçirme uygulamalarına geri dönecektir.

YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Haber Ara