Bilic, Gençlerbirliği'ni 2-1 yendikleri maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, sezonu galibiyetle tamamladıkları için mutlu olduklarını söyledi.
Sıralama açısından önem taşımayan maçta futbolcuların ellerinden geleni yaptığını belirten Bilic, "Hak ederek kazandık. Sezona Mersin'de kazanarak başlamıştık, burada kazanarak bitirdik. Bu da güzel oldu" diye konuştu.
Bilic, sezonun kırılma noktasının sorulması üzerine sözlerini şöyle sürdürdü:
"Son iki haftadaki dönem belirleyici oldu. Tabi ki sezon başında da puanlar kaybetmiştik. Atatürk Olimpiyat Stadı'nda Çaykur Rizespor ve Eskişehirspor maçlarında. Zor bir lig. Rakipler de puan kaybettiler. Burada oynadığımız Gaziantepspor maçına kadar zirvedeydik. O dönemde bir haftalık periyotta Gaziantepspor, Akhisar Belediyespor ve Torku Konyaspor maçlarında biz sadece 2 puan çıkardık. Galatasaray aynı periyotta 9 puan aldı. Bunun tek bir sebebi yok. Önemli dönüm noktaları var."
Rakiplerden fiziksel olarak daha yorgun olduklarını dile getiren Bilic, "Kazanma mecburiyetiyle çıktığımız maçlarda baskıyla başa çıkamadık. Şanssız olduğumuz maçlar var, Torku Konyaspor maçını örnek gösterebilirim. Gaziantepspor maçında tartışmalı kararlar var. Rakibe penaltı verilmedi, kırmızı kart çıkmadı. Akhisar Belediyespor maçında ise sorun tamamen bizdeydi. Kazanma baskısıyla başa çıkmadık" ifadelerini kullandı.
Bilic, Galatasaray'ın ligin son bölümünde kendilerinden daha iyi bir "süreklilik" yakaladığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Galatasaray'ın şanslı olduğunu, sürekli 1-0 kazandığını söyleyebilirsiniz, ama bu da kabul etmememiz gereken bir gerçek. Daha önce dile getirdim, sorumluluk tamamen bana ait. Oyuncularımı tüm sezon boyunca bu zor koşullarda ortaya koydukları performanslarından dolayı tebrik ediyorum. Çok yoğun maç takvimi içinde sürekli seyahat ettik. Oyuncularım, iç saha, dış saha duygusunu, bu ikisi arasındaki ayrımı kaybettiğimiz sezonda, bütün bu zorlukların içinde gerçekten çok iyi iş çıkardılar. Bunu bir açıklama olarak söylüyorum, kesinlikle bahane olarak söylemiyorum."
Siyah-beyazlı takımın başında son kez görev aldığı için Gençlerbirliği maçının kendisi ve antrenör ekibi adına ayrı bir önem taşıdığına değinen Bilic, "Bu büyük kulüple ilgili hissettiklerimi birkaç cümle ile anlatmam gerçekten çok zor. Bunu yapabilmeniz için çok büyük bir şair olmanız lazım. Çok şairane duygular geliştirebilmeniz lazım" yorumunu yaptı.
- "Beşiktaş'ı taraftar olarak izlemeye devam edeceğim"
"Buradaki her günümü, her dakikamı gerçekten çok güzel geçirdim" diyen Bilic, sözlerini şöyle tamamladı:
"Tabii ki inişlerimiz, çıkışlarımız oldu. Ben, ekibim, oyuncular, yöneticiler, tüm Beşiktaş ailesi elinden gelenin en iyisini çıkarmaya çalıştık. Tabii ki de üzgünüm. Çünkü nihai hedef olan şampiyonluğa çok yakınken, yakalayamadık. Burada da sorumlukluk benim. Bu sezon bu olmadı ama umarım önümüzdeki sezon ya da takip eden sezonlarda olur. Bütün bunlar olurken de en büyük taraftarlarından biri olarak Beşiktaş'ı daima takip etmeye devam edeceğim."
- Gençerbirliği cephesi
Gençlerbirliği Teknik Sorumlusu Kürşad Koca ise kazanmak için çıktıları maçın ilk yarısında istedikleri oyunu sergileyemediklerini "Beşiktaş daha iyi oynadı. İkinci yarı oyunu dengeledik. Gol fırsatları da bulduk ancak sonlara doğru yediğimiz golle maçın sonunu getiremedik" diye konuştu.
Kaleci Ferhat Kaplan'ın siyah-beyazlı taraftar tarafından maç boyunca ıslıklanmasıyla ilgili ise şunları söyledi:
"Ferhat, Galatasaray maçında yediği golü ligin ilk haftasında yemiş olsaydı, kimse bir şey demezdi. Bence Beşiktaş taraftarı, maçın sonunda da Beşiktaşlı futbolcular kalecimize yüklendiler, yanlış hareketlerde bulundular. Galatasaray şampiyonluğu kazandı gibi gözüktü ama Beşiktaş ve Fenerbahçe şapkalarını önlerine koyup düşünmeli. Her kalecinin yiyebileceği şanssız bir gol. Sadece son haftalarda gelmesi nedeniyle bu kadar ön plana çıktı. Biz de kulüp olarak Galatasaray maçını kaybettiğimiz için çok üzüldük."
