Dolar

32,5566

Euro

34,8383

Altın

2.433,81

Bist

9.722,09

Korona virüs belirtileri ciddiye alınmalı

SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Demet Arı Yılmaz, koronavirüs (COVID 19) belirtilerinin ciddiye alınması ve zaman kaybedilmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini söyledi.

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-04-13 13:48:42

Korona virüs belirtileri ciddiye alınmalı
SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Demet Arı Yılmaz, koronavirüs (COVID 19) belirtilerinin ciddiye alınması ve zaman kaybedilmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini söyledi.

SANKO Üniversitesi Hastanesi Acil Tıp Uzmanı da olan Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz, ateş, öksürük ve nefes alıp vermede zorluk şikayetleri olanların tıbbi bakım için erken başvuru yapması gerektiğini kaydetti. Bu belirtileri olanların mutlaka maske takarak evden çıkması gerektiğine dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Yılmaz, "Eğer kendiniz sağlık kuruluşuna başvuramayacak kadar kötüyseniz evde kalın, acil tıbbi yardım isteyip, durumunuzu bildirin" uyarısını yaptı. Koronavirüs ile enfekte olan biri öksürdüğünde veya nefes verdiğinde, enfekte damlacıkları serbest bıraktığının altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz, "Bu damlacıkların çoğu masa veya telefon gibi yakındaki yüzeylere ve nesnelere düşer. İnsanlar, bu yüzeylere veya nesnelere temas edip sonra gözlerine, burunlarına veya ağız bölgelerine dokunduklarında bu virüsü alabilirler" ifadelerine yer verdi. Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz, "Ayrıca koronavirüs ile enfekte olan bir kişiye bir metreden daha yakın duruyorlar ise o kişi öksürdüğünde ya da nefes verdiğinde damlacıkları solunum yolu ile alabilirler" şeklinde konuştu.

Yaşla birlikte risk de artıyor

Koronavirüsün gribe benzer şekilde yayıldığını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz, yaş ile birlikte riskin de arttığını anlatarak, "Çoğu kişi korona virüs ile enfekte olduğunda hafif semptomlar yaşar ve iyileşir. Ancak, bazı kişilerde ciddi hastalık belirtileri ortaya çıkabilir ve hastane bakımı gerekebilir. Ciddi hastalık riski yaşla birlikte artar. 40 yaşın üzerindeki insanlar daha fazla risk altındadır. Bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler, diyabet, kalp ve akciğer hastalığı olan kişiler ciddi hastalıklara karşı daha savunmasızdır. Virüs barındıran kişilerin bazılarında hiçbir şikayet olmayabilir (asemptomatik hasta) ve bu kişiler enfeksiyonu başkalarına bulaştırabilir" dedi.

Virüsün yayılmasını önlemenin basit yolları

Virüsün yayılmasını önlemenin basit yolları olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Yılmaz, "Basit düşük maliyetli tedbirler, iş yerinizde soğuk algınlığı gibi enfeksiyonların yayılmasını önlemeye yardımcı olacaktır" dedi. Gereken önlemlerin iş yerine ulaşmadan alınması gerektiğini hatırlatan Yılmaz, böylelikle hastalık nedeniyle kaybedilen iş günlerinin azaltılabileceğini ve hastalığın yayılmasının durdurulabileceğini veya yavaşlatılabileceğini kaydetti. Yılmaz, uyarılarını şöyle sıraladı:

"İşyerlerinin temiz ve hijyenik olduğundan emin olmak gerekir. İş yerinde yüzeylerin, masaların, sehpaların, klavyelerin, kapı tokmaklarının, telefonların, elektrik düğmelerinin düzenli olarak dezenfeksiyonu sağlanmalıdır. Çünkü çalışanlar ve müşteriler tarafından dokunulan yüzeylerdeki kirlenme koronavirüsün yayılmasının ana yoludur. Düzenli aralıklarla kapsamlı el yıkama (su ve sabun ile) yapılması teşvik edilmelidir. El yıkama virüsü öldürür ve yayılmasını önler. El dezenfektanlarının belirli yerlere konulması ve bunların kontrol edilerek yenilenmesi sağlanmalıdır. Ortamların iyi havalandırılmasına dikkat edilmelidir. İş yerlerinde maske ve kâğıt mendil bulundurulmalıdır. Burnu akan ya da öksüren biri geldiğinde hemen ona maske ya da mendil verilmelidir. Çalışanlardan birinde hafif bir öksürük veya düşük dereceli ateş (37.3 C veya daha fazla) ortaya çıkmışsa o kişinin evde kalması gerekir. Bu hasta kişi sayısını azaltmanın yoludur. Sosyal mesafeyi korumak konusunda da hassas davranılmalıdır."

Maske takılması

Sağlıklı kişilerin şüpheli koronavirüs enfeksiyonu olan bir kişiye bakıyorsa maske takması gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz, "Öksürme ve hapşırma varsa maske takmak gerekir. Maske takmadan önce, eller alkol bazlı dezenfektanlar ile ovulmalı veya sabun ve su ile temizlenmeli. Maske ağız ve burnu tümüyle örtmeli, yüz ile maske arasında boşluk olmamalı. Kullanırken maskeye dokunulmamalı, dokunulduğunda eller alkol bazlı el dezenfektanları veya sabun ve su ile temizlenmeli. Maske nemli olduğu anda yenisiyle değiştirilmeli ve tek kullanımlık maskeler tekrar kullanılmamalı. Maske çıkarılırken arkadan çıkarılmalı (maskenin önüne dokunulmamalı), çıkarılan maske hemen kapalı bir kutuya atılmalı, eller alkol bazlı el dezenfektanları ile ovulmalı veya sabun ve su ile yıkanarak temizlenmeli, gözlere, buruna ve ağıza dokunmaktan kaçınılmalı" ifadelerini kullandı.

Solunum hijyenine dikkat edilmeli

Ellerin birçok yüzeye dokunduğunu ve virüsleri alabileceğini anımsatan Demet Arı Yılmaz, kirlenmiş eller ile göz, burun ve ağıza virüs aktarılabileceği ve bu yollar virüsün vücuda girerek kişiyi hasta edebileceğini hatırlattı. Yılmaz, "Öksürürken veya hapşırırken ortaya çıkan damlacıklar virüs yayar, bu nedenle solunum hijyeni uygulama önemlidir. Hem bizler hem de çevremizdeki insanlar solunum hijyenine dikkat etmelidir. Solunum hijyeni öksürürken veya hapşırırken ağız ve burunu bükülmüş dirsek veya bir mendil aracılığı ile örtmek anlamına gelir. Daha sonra kullanılan mendil hemen kapalı çöp kutusuna atılmalıdır. Solunum hijyenine dikkat ederek çevrenizdeki insanları soğuk algınlığı, grip ve koronavirüs gibi virüslerden korursunuz" ifadelerine yer verdi.

Tıbbi yardım gerektiren durumlar

Ateş, öksürük ve nefes alıp vermede zorluk şikâyetleri varsa tıbbi bakım için erken başvuru yapılması gerektiğine işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz, "Bu sırada mutlaka maske takarak evinizden çıkın. Eğer kendiniz sağlık kuruluşuna başvuramayacak kadar kötüyseniz evde kalın, acil tıbbi yardımı isteyip, durumunuzu bildirin. Yerel sağlık hizmetlerinin talimatlarına uyun. Bu hem sizi korumak hem de virüsün yayılımını önlemek için önemlidir. Yetkililer tarafından paylaşılan bilgilerden haberdar olun ve sağlık kuruluşu tarafından verilen tavsiyeleri dinleyin" dedi. Yılmaz, son 14 gün içerisinde korona virüsün yayıldığı alanlanda bulunan ve yakın zamanda ziyret etmiş kişilerin özellikle koruma önemlerine riayet etmesi gerektiğini hatırlatarak, "Bu kişilerin 14 gün boyunca evlerinde karantinada kalmaları gereklidir. Baş ağrısı ve hafif burun akıntısı gibi hafif şikâyetlerle kendinizi iyi hissetmemeye başlarsanız iyileşene kadar evde kalın. Başkalarıyla temastan kaçınmak ve hastanelere yapılan ziyaretlerin önlenmesi, bu tesislerin daha etkili çalışmasını sağlayacak ve sizi ve başkalarını olası koronavirüs ve diğer virüslerden korumaya yardımcı olacaktır" diye konuştu.

Haber Ara