Dolar

32,5154

Euro

34,7314

Altın

2.487,30

Bist

9.524,59

Konya'da çobanın silahla yaralanmasına ilişkin dava

Çumra ilçesinde, aralarında husumet bulunan iki komşu besiciden birinin sürüsüne çobanlık yapan Afganistan uyruklu gencin yaralandığı silahlı saldırıya ilişkin sanıkların yargılanmasına başlandı

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-11-13 10:35:14

Konya'da çobanın silahla yaralanmasına ilişkin dava
Konya'nın Çumra ilçesinde, aralarında husumet bulunan iki komşu besiciden birinin sürüsüne çobanlık yapan Afganistan uyruklu gencin yaralandığı silahlı saldırıya ilişkin 2 tutuklu sanık hakim karşısına çıktı.

Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Ali Kut ve Resul Kut, müşteki Afgan çoban Muhammed İsmail Nazari ile taraf avukatları katıldı.

Ali Kut, olay günü sürülerinin bulunduğu Kümeevleri Yaylası'nda kendilerine ait çardakta ağabeyi Resul Kut'la oturdukları sırada, gece saatlerinde Abdullah B'nin sahibi olduğu sürünün ve yaklaşık 15-20 köpeğin üzerlerine doğru salındığını öne sürdü.

Çardaktan dışarı çıkınca, kendilerine ait bir köpeğin, karşı tarafın köpeklerince boğulduğunu gördüğünü anlatan Kut, "Bizim köpekleri salmak istedim. Ağabeyim izin vermedi ve jandarmaya telefon etti. Ağabeyim köpekleri ayırmakla uğraşırken, karşı tarafın traktörünün bize doğru geldiğini gördüm. Üzerinde 3-4 kişi vardı. Bana doğru 7-8 el ateş ettiler ama vücuduma isabet etmedi. Daha sonra ağabeyim yanıma gelince 'ateş ediyorlar' dedim, çardağın içine girdik." şeklinde savunma yaptı.

Tekrar dışarı çıkınca yeniden silah sesleri duyduğunu öne süren Kut, "Bu sırada yemek almak ve büyük ağabeyimi getirmek için araçla köye gitmem gerekiyordu. Köye gittim ve yaklaşık bir buçuk saat sonra geldiğimde olay yerinde jandarma ekiplerinin ağabeyimi karakola götürdüğünü gördüm." ifadelerini kullandı.

Olay günü hem kendisinde de hem de Resul Kut'ta da silah bulunmadığını iddia eden Ali Kut, Nazari'yle bir husumetinin olmadığını savunarak, "Muhammet Nazari'yi kim yaraladı bilmiyorum. Biz o gün kimseye ateş etmedik." dedi.

Ali Kut, olay sonrası montunda ve ellerinde bulunan atış artıklarına ilişkin ise "Benim veya ağabeyimin silahı yoktur. Olaydan 1-2 gün önce çardaktayken dışarıdan kurt sesleri duydum. 'Sürüye saldırmasınlar' diye dışarı çıkıp, babama ait av tüfeğiyle bir el ateş etmiştim. Bu artıklar onunla ilgili olabilir. Babama ait bu tüfek olay günü çardakta, yanımızda değildi, köydeki evdeydi."

Resul Kut da üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini belirtere Nazari'yi kimin vurduğunu bilmediğini öne sürdü.

- "Üzerime 8-10 defa ateş ettiler"

Müşteki sanık Nazari ise olay günü, Kut ailesinin çardağına giden köpekleri geri getirmek için traktörle yaklaştığını, yolun kötü olması sebebiyle bir süre sonra traktörü durdurarak aşağı indiğini anlattı.

O sırada yanında bir silah bulunmadığını belirten Nazari, "Beni görünce bana koştular ve nişan aldılar, Üzerime 8-10 defa ateş ettiler. Ben vurulunca yere düştüm. Ali'nin elinde tabanca, Resul'un elinde av tüfeği vardı." diye beyanda bulundu.

Olayın ardından üzerindeki pantolonun cebinde bulunan kurşunlar sorulunca Nazari, "Köpeklerin sesini duyunca acele bir şekilde giyinip çıktım. Üzerimdeki pantolon bana ait değildi. Çardağın sahiplerine aitti. Çardağın sahipleriyle Kut ailesinin anlaşmazlığı vardı." ifadelerini kullandı.

Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluklarının devamına karar vererek, dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı erteledi.

- Olay

Apa Mahallesi Kümeevleri Yaylası'nda, Abdullah B'nin sahibi olduğu sürünün çobanlığını yapan Afganistan uyruklu Muhammed İsmail Nazari (18), 26 Ocak'ta daha önce kız kaçırma meselesinden Abdullah B. ile aralarında husumet bulunan Ferhat Kut'un oğullarının silahlı saldırısına uğramıştı.

112 Acil Servis ekipleri, Nazari'yi, Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırmıştı.

Jandarma ekipleri, olaya karıştıkları iddia edilen Ali Kut (22) ve Resul Kut'u (26) gözaltına almıştı.

Haber Ara