Terör Suçları Savcısı Okan Bato'nun hazırladığı iddianamede, geçen yıl Mali Suçlarla Mücadele Şubesinde tanık Bayram Saka'nın ifadesinin alındığı belirtildi.
Saka'nın ifadesinde o dönemde dershanede öğretmenlik yapan F.C'nin metro istasyonunda anahtar görünümündeki kamerayla küçük kızların görüntülerini çektiğini, polis tarafından yakalanıp karakola götürüldüğünü, daha sonra ahlak bürosunda üzerinden çıkan harici bellek ve kamera evraka konulmadan emniyet müdürü Ö.D, emniyet amiri N.U, komiser S.C.Y. ve polis memuru A.K. tarafından sahtesiyle değiştirildiğini söylediği bildirildi.
Saka'nın, kriminale sahte belgeler gönderildiğini, bu işlemler sırasında Paralel Devlet Yapılanması'na mensup 4-5 kişinin şube müdürünün yanına geldiğini, eczane sahibinin eşi olduğunu söyleyen kişinin, "cemaatin" emniyet sorumlusu olarak çalıştığını, "cemaat" adına emniyete atama yaptığını, bunun üzerine şüpheli öğretmenin savcılıkça serbest bırakıldığı ve emniyetteki Paralel Yapı'nın devreye girerek delileri kararttığı kaydedildi.
İddianamede, 23 yaşındaki üniversite öğrencisi M.Ş.U'nun uygunsuz görüntülerini çektiği öne sürülen öğretim görevlisi F.Ç. hakkında 3 yıl, delilleri yok ettikleri öne sürülen eski Emniyet Müdürü Ö.D, Emniyet Amiri N.U, Komiser S.C.Y. hakkında yirmi altışar buçuk yıl ve polis memuru A.K. hakkında 18,5 yıl hapis cezası istendi.
İzmir'de 2012'de üniversite öğrencisi genç kızın uygunsuz görüntülerini çektiği iddia edilen dershane öğretmeni F.Ç.'nin bilgisayarındaki yüzlerce suç delilini sahte tutanakla karartıp, serbest kalmasını sağladıkları ileri sürülen eski İzmir Emniyeti Asayiş Şube Müdürü Ö.D.'nin de aralarında bulunduğu 4 polis gözaltına alınmıştı.
Tunceli Üniversitesinde öğretim görevlisi olarak işe başlayan F.Ç. de Tunceli'de yakalanmıştı. Zanlılar, "özel hayatın gizliliğini ihlal etmek", "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği ve bu suça azmettirmek", "iştirak halinde suç delilerini yok etme, gizleme veya değiştirme", "görevi kötüye kullanma", "kamu görevlisinin suçu bildirmemesi ve suçluyu kayırma" iddialarıyla adliyeye sevk edilmişti.
İzmir 5. Sulh Ceza Hakimliği, polis memuru A.K. ve öğretim görevlisi F.Ç'yi tutuklamış, diğer 3 polis tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
