İstanbul Havalimanı Eğitim Şube Müdürlüğü Emniyet Konferans Salonu'nda düzenlenen toplantıya İstanbul Havalimanı Mülki İdare Amiri İsmail Şanlı, İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu, Türkiye Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü İstanbul Havalimanı Sağlık Denetleme Merkezi Baştabibi Dr. Aykut Yener Kavak, 75 büyükelçi ve bazı başkonsoloslar katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Şanlı, ilk olarak 1 Aralık 2019'da Çin'in Vuhan kentinde resmileştirilen salgının aşama aşama tüm dünyayı etkisi altına aldığını belirterek, şöyle konuştu:
"11 Mart 2020 itibari ile DSÖ, salgını küresel pandemi ilan etmiştir. Bugün itibariyle 15 milyona yakın vaka, 600 bini aşkın ölüm meydana gelmiştir. Türkiye'de ise hafta başı itibariyle 220 bin onaylanmış vakaya karşın 204 bin hastamız iyileşmiş, bin 500 hastamızın tedavisi devam etmekte olup, 5 bin 508 kişi vefat etmiştir. Bu süreçte kimi yakınını ya da bir sevdiğini kaybetti. Bu vesileyle sevdiklerini ya da yakınlarını kaybeden herkese başsağlığı diliyorum. Ölümler için çok derin üzüntü duyduğumu belirtmek istiyorum."
Şanlı, pandemi sürecinin insanlara gösterdiği birçok gerçek olduğunu ve bunların başında dünyanın ortak yaşam alanı olduğu gerçeğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Birbirimizden çok uzak olmadığımızı öğrenmiş bulunduk. Bir başka gerçek pandemi ile nasıl mücadele edileceğini öğrenmiş bulunduk. Bugün rahatlıkla ifade edebilirim ki başta ülkem olmak üzere tüm dünya ülkeleri bu süreçten öğrenerek çıktı. Gelecekte olası salgınlarda artık ne yapabileceğini bilen daha güçlü bir dünyadan bahsedebiliriz. Türkiye olarak salgının ortaya çıktığı ilk andan itibaren tüm gelişmeleri titizlikle takip etmiş bulunmaktayız. İlk vakanın görüldüğü 11 Mart'tan itibaren 165 bini aşkın doktor, 1524 hastane başta olmak üzere tüm imkanlarımızla gerek pandemi gerekse bunun yol açmış olduğu olumsuz sonuçlara yönelik bir mücadele başlattık. Şüphesiz bu süreçten olumsuz etkilenenlerin başında seyahat imkanlarının ve koşullarının kısıtlanması yer almıştır. Ve bugünde öğrendiklerimiz ve aldığımız tedbirler ışığında bir yandan hayatı hızla normalleştirmeye çalışırken diğer yandan pandemi ile mücadele etmekteyiz. Bu süreçte çok önemli tecrübeler edindiğimizi belirtmek isterim."
- "Pandemi sürecini başarı ile yürüttüğümüzü ifade etmekten gurur duyuyorum"
Pandeminin yol açabileceği olası riskleri ortadan kaldırmak için çalıştıklarını ve bu kapsamda yeni düzenlemelerin hayatımıza girdiğinin altını çizen Şanlı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sosyal mesafe, maske, hijyen koşullarının denetiminin yanında 'Güvenli turizm sertifikasyon programı' ve 'Turistik koruma destek sigortası' gibi programlar hayata geçirilmiştir. Böylece ülkemize gelen tüm misafirlerimizin yaşam ve sağlık koşullarının kalitesi artırılmış, evlerinden daha güvenli bir ortam oluşturulması hedeflenmiştir. Tüm bu süreçler şeffaf, uluslararası denetime açık şekilde yürütülmektedir. Geliştirilen sigorta paketi kapsamında ülkemize turistik amaçlarla gelen tüm yolcuların Covid-19 kaynaklı tedavi ve mecburi konaklama durumları sigorta kapsamına alınmış ve kamu güvencesine kavuşturulmuştur. Bunun yanında havalimanımızda günlük 40 bin aşkın kapasiteli test laboratuvarı ile ihtiyaç halinde gelen ve giden tüm yolcularımızın test edilmesine imkan sağlayan bir laboratuvar hayata geçirilmiştir. Genelde Türkiye olarak özelde ise İstanbul Havalimanı olarak pandemi sürecini başarı ile yürüttüğümüzü ifade etmekten gurur duyuyorum. Bu durum şüphesiz kamu, özel sektör işbirliği ile kamunun denetim, özel sektörün performans kriterleri birleştirilerek normalleşme sürecine 65.000 aşkın personelimizle en hazır havalimanı olduğumuzu belirtmek isterim. İstanbul Havalimanının Türkiye'ye seyahat edecek yolcular dışında havayolu taşımacılığında önemli bir transfer noktası olması alınan tedbirlerin sınırlarımızı aşan katkısı olduğu açıktır. Açık olarak ifade etmeliyim ki ülkemiz kaynaklı bir hastalığın dışarıya taşınması ya da dışarıdan ülkemize bir hastalığın taşınmasına engellemeye yönelik tüm tedbirler alınmıştır. Son olarak bu süreçte hızlı öğrendiğimizi ve öğrendiklerimize hayata geçirip paylaşmaya açık olduğumuzu belirtmek isterim. Çünkü pandemi bir ülkeyi ya da bir topluluğu değil tüm insanlığı tehdit etmektedir. Bunun için bu süreçte öğrendiğimiz ve tecrübe ettiğimiz her şeyi tüm ülkelerle ve havalimanı işletmeleri ile seve seve ve büyük bir zevkle paylaşacağımızı belirtmek istiyorum. El ele verdiğimizde insanlık olarak aşamayacağımızı bir sorun olmayacağını ifade etmek istiyorum."
İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu ise yaptığı konuşmada havalimanında alınan önlemleri anlattı.
Türkiye Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü İstanbul Havalimanı Sağlık Denetleme Merkezi Baştabibi Dr. Aykut Yener Kavak ise 13 Ocak'ta havalimanında risk analizi yaptıklarını ve hangi havayollarının özellikle bu bölgeden uçtuğunu belirlediklerini ifade etti.
"Yolcularımız için koronavirüs enfeksiyonu ile ilgili rehber hazırlandı. 20 Ocak'ta o bölgeden uçuşları olan Türk Hava Yolları ve Çin Havayolları yetkilileri ile görüşerek ortak bir yol haritası belirledik." diyen Kavak, şunları söyledi:
"Eğer bu uçuşlarda şikayeti olan bir yolcu olursa bizim birimimize haber verilmesi bizim sağlık ekibi muayene ve kontrol etmeden herhangi bir yolcu inişine izin verilmesini istedir. 22 Ocak'ta Ankara'da yapılan Bilim Kurulu toplantısından sonra özellikle Çin bölgesinden gelen uçaklara termal kamera ile taramalara başladık. Özellikle sabah 05.00-08.00 arasında Çin başta olmak üzere virüsün yoğun olduğu bölgelerden gelen uçuşlar alanımıza geldiği için o bölgedeki havalandırma sisteminde daha önce yüzde 30 temiz hava basılan alana yüzde 100 temiz hava basılmasını sağladık. Şu an terminal içerisinde yüzde 100 temiz hava basılmaktadır."
- "4 bin test yapıldı"
Kavak, Türkiye'nin aldığı tedbirlerle salgın sürecini başarılı bir şekilde yönettiğini aktararak havalimanında 10 termal kamera ve 180 sağlık personeli ile termal kamera taraması gerçekleştirdiklerini ifade ederek, "Yolcuların test merkezinde, bugüne kadar 4 bin 175 test yapıldı ve tespit edilen 14 vakanın uçağa binmelerine izin verilmeden, tedavilerinin devam için ilgili sağlık kuruluşuna yönlendirdik" şeklinde konuştu.
Salgın nedeniyle alınan tedbirler kapsamında terminalde iki adet karantina odası bulunduğunu hatırlatan Kavak konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Birincisi apron bölgesinde bulunan, havalandırması özel olan bir ameliyathane ortamı sağladığımız ultraviyole sistemleriyle dezenfekte edilen iki yataktan oluşan karantina alanı. Diğer alanımız ise terminal içindeki vakaları izole etmek için 8 yataklı bir karantina odamız da mevcut. 5 Şubat'ta tüm uluslar arası uçuşlarda termal kamera uygulaması başlatıldı ve termal kamera sayımızı 10'a çıkardık. Pasaport öncesinde semptomu olan veya giriş yasağı olan ülkelerden aktarmalı gelen yolcularımız için de sınır muayene noktası oluşturduk iki alanda. Hekimlerimiz tarafından bu hastalarımız değerlendirildi ondan sonra ülkelere girişi veya olası vaka olarak düşündüğümüz yolcuların hastaneye sevkleri sağlandı."
Kavak, panele katılan başkonsolosların soruları da yanıtlandı.
