Dolar

32,4746

Euro

34,9495

Altın

2.435,74

Bist

9.716,77

İsmail Kara: İlahiyat çevreleri ‘Halk İslamı’na batıl inanç gibi yaklaşıyor

‘Cumhuriyet Türkiyesi’nde Bir Mesele Olarak İslam’ kitabının yazarı İsmail Kara'ya göre 'Halk Müslümanlığı, cemaat ve tarikatlar, onların din anlayışı, dini yaşama biçimleri adeta din dışı kabul ediliyor, hurafe ve batıl inanca indirgeniyor...'

7 Yıl Önce Güncellendi

2017-10-19 09:25:40

İsmail Kara: İlahiyat çevreleri ‘Halk İslamı’na batıl inanç gibi yaklaşıyor

‘Cumhuriyet Türkiyesi'nde Bir Mesele Olarak İslam' kitabının yazarı İsmail Kara'nın dün Karar'da yayınlanan röportajının tamamına bugün devam edildi. Gazetenin "görüşler" kısmında açıklamalarına yer verilen Kara, "İlahiyat çevreleri ‘Halk İslamı'na batıl inanç gibi yaklaşıyor" dedi.

İşte Kara'nın açıklamalarının ilgili kısmı:

"ULEMA İLE HALK ARASINDA BİR MESAFE HEP OLMUŞTUR"

Modern eğitim süreçlerinden geçmiş İslâmcıların ve İlahiyat, Diyanet çevrelerinin ‘halk İslamı'nı, müslümanlığı tenkitçi bir bakış açısıyla ele alışları kitabın neredeyse tamamında karşımıza çıkan vurgulu bir konu. Bu nedir ve niçin bu kadar önemlidir?

Önemli bir mesele bu. Biraz yeni İslâm ve din yorumlarıyla, biraz da modernleşme hadisesiyle alakalı. Bütün tarih boyunca diyelim ki ulema sınıfı ile yani doğrudan üst düzeyde din eğitimi almış ve ihtisaslaşmış insanlarla halktan Müslümanlar arasında bir fark ve mesafe olagelmiştir. Fakat bunun muhtevadan ziyade derece farkı meselesi olduğunu söyleyebiliriz. Bu da normaldir. Onun için ulemanın, meselâ Birgivi'nin eğitimli insanlara hitaben yazdığı kitaplardaki din anlatımıyla, önceliklerle, hatta kurgu ile halk için yazdığı kitaplardaki anlatımı, kurgusu farklıdır. Bugünün mantalitesiyle bunu anlamak kolay olmadığı için bazı akademisyenler halk için yazdıklarının ona ait olamayacağını bile iddia etmeye kalkmıştır.

"MODERN ZAMANDA BU DURUM 'KATEGORİK BİR AYRIMA' DÖNÜŞTÜ"

Modern dönemde fark ve mesafe, derece farkı olmaktan çıkıyor, kategorik bir ayrım veya katı muhteva farklılığına dönüşüyor.

"HALK MÜSLÜMANLIĞI BATIL İNANCA İNDİRGENİYOR"

Halk Müslümanlığı, cemaat ve tarikatlar, onların din anlayışı, dini yaşama biçimleri adeta din dışı kabul ediliyor, hurafe ve batıl inanca indirgeniyor, hatta kabir-türbe ziyaret kültürü başta olmak üzere bazı dini tutumları şirkle eşitleniyor.

ENTERASAN BİR YAKINLAŞMA YAŞANIYOR

Dikkat çektiğim bir husus daha var, aktivist ve entelektüalist İslâmcılar bu noktada Cumhuriyet ideolojine ve modernist projeye hayli yaklaşıyor. Gerçek İslâm ve kaynaklara dayanan Müslümanlık edebiyatı bu enteresan yakınlaşmanın üstünü örtüyor.

İslâmî hassasiyeti ve dinî öncelikleri olan kişilerin ve grupların, dinî ilimlerle uğraşanların büyük dindar kalabalıkla aralarında bu kadar köklü ve kategorik mesafenin, ayrılığın olması bence hayra alamet değil. Müslüman toplumdan, büyük kalabalıktan din anlayışı merkezli olarak kopuyorsunuz. Bunun anlaşılması ve tartışılması lazım. Elbette eşitlenmesi değil.

(İligli habere gitmek için fotoğrafa tıklayınız)

754427

Haber Ara