Türkiye, Endonezya ve İslam Kalkınma Bankası'nın üçlü olarak geliştirdiği ve dünyadaki tüm katılım bankalarının Merkez Bankası olarak faaliyet göstermesi planlanan “Megabank” projesinin, seçimden sonra ortaya çıkan durumda devam edip etmeyeceği İslam ülkelerinde merakla beklenen konulardan biri.
Türkiye, 7 Haziran seçimlerinden sonra “İslam Merkez Bankası” olarak değerlendirilen “Megabank” projesi için 300 milyon dolar başlangıç sermayesi aktaracaktı. Ayrıca birleşen katılım bankalarıyla kurulacak “Megabank” projesinin merkezi de İstanbul olacaktı.
İslam Kalkınma Bankası'ndan adının verilmesini istemeyen bir yetkili, “Megabank, İslam dünyasının birlikteliği için üç yıldır planlanan bir projeydi. İslam dünyasının finansal bağımsızlığı açısından tarihi bir öneme sahipti.
Seçimlerden sonra Türkiye'den gelen haberler, bu proje açsından endişe verici. Durdurulduğuna dair herhangi bir açıklama duymadık; lakin devam edeceği konusunda endişeliyiz. Türkiye'de yeni hükümet nasıl şekillenecek bilmiyoruz. Erbakan'ın D-8 Zirvesi'nde, “Bu dünya böyle gitmez, insanlığın bekası için yeni bir dünya kurmak mecburiyeti vardır” dediğinde biz görevi almıştık. Ben Cidde'de doğdum, Cidde'de yaşıyorum; ama bütün Müslümanlar gibi İstanbul da bir İslam Merkez Bankası kurulması için çalışmıştık” dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Megabank'ın dünyadaki tüm katılım bankalarının likidite yönetiminde ve bir Merkez Bankası statüsünde faaliyet göstermesini istediklerini, ayrıca yatırım bankası fonksiyonunu da üstlenmesini istediklerini belirtmişti.
“İslam Merkez Bankası” olarak adlandırılan Megabank projesinin geleceğini yakından ilgilendiren “Katılım Bankacılığı Strateji Belgesi”nin açıklanmasını bekleyen uzmanlar, faizsiz bankacılığın ve İslam ülkelerinin küresel sermaye karşısında rekabet avantajının Türkiye'nin açıklayacağı strateji belgesine bağlı olduğunu söylediler.
