Dolar

32,3438

Euro

35,1167

Altın

2.306,62

Bist

9.079,97

Hrant Dink cinayeti davası

Tanık Samsun Emniyet Müdürü Vedat Yavuz:- 'Haber notuyla (F4) ilgilenen C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'di. Aslında işi hedef şahsa göre değerlendirmek lazım. F4'te bahsi geçen hedef şahıs Hrant Dink. Bazı provokatif hareketler mevcuttu ve zaten basına yansıyordu bunlar. Dink'le ilgili ilgili istihbarat şubesi İstanbul'a yazı yazmış, değerlendirme yapmış. Ses getirecek eylemden bahsediliyor'

5 Yıl Önce Güncellendi

2019-03-12 15:41:47

Hrant Dink cinayeti davası
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 85 sanığın yargılandığı davada tanıklık yapan Samsun Emniyet Müdürü Vedat Yavuz, "Haber notuyla (F4) ilgilenen C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'di. Her halükarda F4 muhatabı C Şube Müdürü'dür; hem F4'e bakıp hem de Hrant Dink ile ilgili İstanbul'a yazılan yazıya bakacaktı. Aradaki kontağı sağlayacaktı, eksiklik varsa eksikliği giderecekti." dedi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, Dink cinayeti döneminde İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdür Yardımcısı olarak çalışan Çanakkale Emniyet Müdürü Celal Sel'in tanık olarak bilgisine başvuruldu.

Cinayetin ardından olay yerine geçtiği zaman birçok ekibin orada bulunduğunu ve kendilerinden, çevreyi inceleme, kamera görüntülerini araştırmalarının istendiğini belirten Sel, "Müdür yardımcısı olarak talimatımı aktardım. Olay yerinde bir sokaktan yukarı doğru yürürken, bir şahıs denk geldi. Saray Kumaş isimli dükkanın sahibiydi. 'Kamerası olduğunu' söyledi. İstihbarat müdür yardımcısı Selami Yıldız aradı, ona da açıkladık durumu. Görüntüde Ogün Samast'ın beyaz şapkalı görüntüsünü gördük." diye konuştu.

Daha sonra şubeye uğrayıp konuyla ilgili bilgi notlarını hazırladığını ve görüntünün medyaya verilmesine karar verildiğini aktaran Sel, "İhbar masası oluşturuldu, onunla uğraştım. Gelen ihbarları değerlendirdik. Şahsın (Ogün Samast) otogarda bulunduğu haberi geldi, Samsun'a gittiği öğrenildi, irtibat kuruldu. C büromuz var, olayı onlar devraldı, onlar uğraşmaya başladı. Daha sonra Samsun'da yakalandı şahıs. Çocuk olduğu için çocuk şube şahısla ilgilendi. Kamera görüntüleri C Şube'de toplanmaya devam edildi." ifadesini kullandı.

Spesifik olarak sadece bu olayla değil, diğer olaylarla da ilgilendiğini ve kendisine verilen talimatları ilgili birimlere ilettiğini söyleyen Sel, daha sonra diğer şahısların da ortaya çıktığını, Trabzon'a bir ekip gönderildiğini ve o ekibin orada çalışmaya devam ettiğini dile getirdi.

- "Dink ile ilgili olaylara cinayetle vakıf oldum"

Tanık Sel, mahkeme heyeti başkanının soruları üzerine, olay yerinde başka kamera görüntülerinin olup olmadığının da araştırıldığını ve ekiplerin sokak sokak tarama yaptığını anlatarak, kamera görüntüsü olduğu belirtilen Akbank Pangaltı şubesine gitmediğini, onunla ilgili bilgisi olmadığını söyledi.

Dink ailesinin avukatı Hakan Bakırcıoğlu'nun sorularını yanıtlayan Celal Sel, "kişilerin korunmasıyla ilgili taleplerinin olup olmadığı" soruya, "Bizim teşkilatımızda koruma kararını koruma şubesi takip eder. Bize de görüş sorulur, prosedür bu şekilde işler. Terörle Mücadele Şube'nin doğrudan koruma işlemi başlatan yazısı oldu mu bilmiyorum. Hrant Dink ile ilgili bütün olaylara cinayet olayıyla vakıf oldum." ifadesini kullandı.

Cinayetin işlendiği dönem İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Samsun Emniyet Müdürü Vedat Yavuz da tanık olarak dinlenildi.

Sanıkların bir kısmını tanıdığını ve daha önce verdiği ifadelere ekleyeceği bir şeyler olmadığını belirten Yavuz, "Dink cinayeti konusuna soruşturma yürütüldükten sonra vakıf oldum. Elemanla buluşma notu (F4), daireye geldiği tarih itibarıyla bana tevdi edilmişti. İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun'un yardımcısıydım. Baktığım görevler idari birimlerdi. Operasyonel birimlere diğer arkadaşım bakıyordu. Malum bilgi notuna bakan pozisyonda değildim. Öyle bir buluşma notundan haberdar değildim ve öyle bir buluşma notu anlatılmadı bana." diye konuştu.

- "Haber notuyla ilgilenen C Şube Müdürü Yılmazer'di"

Tanık Yavuz, 2007 yılının Temmuz ayında istihbarattan ayrıldığını ve birinci sınıf emniyet müdürlüğüne terfi edildiğini aktararak, "O dönem haber almadan sorumlu şube müdürü Necmettin Emre'ydi. Bildiğim kadarıyla onun da buluşma notundan haberi yok. Sabri Uzun'a da buluşma notunun geldiği haberi verilmemiş. Haber notuyla ilgilenen C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'di. Bülent Demirel de yardımcısıydı." dedi.

Mahkeme Başkanı'nın , "Haberin geldiği gün daire başkanı ile C şube müdürü İran'a gittiler mi?" sorusuna Yavuz, "Aynı gün gece gittiklerini biliyorum. Vekalet de Sabri Bey dönene kadar Necmettin Emre'deydi. Bir veya iki günlüğüne gitmişlerdi, tam hatırlamıyorum. Mutat görüşmeleri vardı İran'la. Genelde başkanlığa Necmettin Emre vekalet ediyordu. F4 raporuyla ilgili herhangi bir şeye dahil olmadım. F4'ü İstanbul'da savcı gösterdiğinde gördüm." karşılığını verdi.

Dink ailesi avukatı Bakırcıoğlu'nun "İstihbarat Daire Başkanlığı haber şubesinde çalışması durumunda bilgilerin kendisine sunulup sunulmayacağına" ilişkin soru üzerine tanık Yavuz, "Zannetmiyorum. İlgili il istihbarat şubesine gelen evraklar, evrakın karşılığı olan birime gider. Bu da C Şubesi'dir. C Şube Müdürü uygun görürse genelde daire başkanına arz edilir evrak. Evrakın tanzim edilip edilmemesi C Şube Müdürü'nün inisiyatifine bağlıdır. Gün içinde şube müdürünün uygun gördüğü bilgiler başkan veya başkan yardımcısına aktarılır." diye konuştu.

- "Sokaktan geçen vatandaş değil, hedef Hrant Dink"

"Daire başkanlığında Hrant Dink'e yönelik tehdit atmosferi olduğu bilgisi bulunup bulunmadığı" sorulan Yavuz, "Eyleme yönelik bilgi bilmiyorum. Cinayet olduğunda öğrendik. Genel olarak da bilemiyorum." derken, başsavcılığa verdiği ifadesinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

"Aslında işi hedef şahsa göre değerlendirmek lazım. F4'te bahsi geçen hedef şahıs Hrant Dink. Bazı provokatif hareketler mevcuttu ve zaten basına yansıyordu bunlar. Dink'le ilgili ilgili istihbarat şubesi İstanbul'a yazı yazmış, değerlendirme yapmış. Ses getirecek eylemden bahsediliyor. Daha önceki ifademde, ses getirecek eylem sözüyle ilgili, 'yumurta atma, tükürme gibi şeyler de ses getirecek eylem' şeklinde beyanda bulunduysam, sonuçta sokaktaki vatandaş değil, hedef Hrant Dink. Bunu bu şekilde değerlendirmekte fayda var.

Söz konusu F4 evrakı İstihbarat Daire Başkanlığı C Şubesi'nin sorumluluğunda. Muhatabı başkanlığın C Şubesi. Spesifik hususlar konusunda şube ilgili birime yazar. Her halükarda F4 muhatabı C Şube Müdürü'dür. Hem F4'e bakıp hem de Hrant Dink ile ilgili İstanbul'a yazılan yazıya bakacaktı. Aradaki kontağı sağlayacaktı, eksiklik varsa eksikliği giderecekti ki eksiklik olacağını zannetmiyorum. Telefonla falan kontağı sağlaması gerekirdi. Olaya birinci derecede bakması ve şube müdürü olarak kontağı sağlaması gerekirdi."

Duruşma devam ediyor.

Haber Ara