Hong Kong'un merkezindeki Landmark Atrium alışveriş merkezinde bir araya gelen 100'den fazla kişi, demokrasi yanlısı sloganlar attı.
Protestocular, gösteri sırasında "Glory to Hong Kong" isimli protesto marşını söylerken, bazı protestocular da "Özgür Hong Kong, Şimdi Devrim", "Bağımsız Hong Kong" ve "Hong Kong'u Özgürleştirin" yazılı dövizler taşıdı.
Protestonun başlamasından yaklaşık yarım saat sonra alışveriş merkezine giren polis, göstericilerden dağılmasını isteyerek, onları sosyal mesafe kurallarını ihlal ettikleri ve yasa dışı bir araya geldikleri yönünde uyardı.
Bazı göstericileri gözaltına alan polis, daha sonra bu kişileri serbest bıraktı.
- Hong Kong, hükümet karşıtı protestoya sahne olmuştu
Hong Kong'da pazar günü 300 kişilik bir grup, bir alışveriş merkezinde gösteri düzenlemişti.
Cityplaza merkezinde toplanan çoğu genç olan göstericiler, "Hong Kong'a Özgürlük" şeklinde slogan attı ve demokrasi yanlısı aktivistlerin serbest bırakılmasını istemişti.
Bu gösterinin, Hong Kong hükümetinin mart sonunda Kovid-19 salgınından ötürü kamuya açık toplantılara getirdiği "yasağın ardından düzenlenen ilk geniş katılımlı eylem" olduğu belirtilmişti.
Hong Kong'da 15 demokrasi yanlısı aktivistin gözaltına alınması üzerine son iki haftadır gerilim artmıştı.
Muhalifler tarafından da salgın dönemini siyasi baskı için fırsat olarak kullanmakla suçlanan Hong Kong yönetimi, bazı insan hakları kuruluşlarından tepki çekmişti.
- Hong Kong'daki protestolar
Hong Kong'da Haziran 2019'da şüphelilerin Çin'e iadesi yasa tasarısına karşı başlayan demokrasi yanlısı protestolarda, yıl sonuna doğru protestocular ile polis arasındaki çatışma ve şiddet olayları artmıştı.
Tasarı, 23 Ekim 2019'da resmen geri çekilmesine rağmen protestocular, "demokratik reform" talepleriyle eylemleri sürdürme kararı almıştı.
Göstericiler, tasarının geri çekilmesiyle protestoların "ayaklanma" olarak adlandırılmasına son verilmesini, polis şiddetinin soruşturulması için bağımsız komisyon kurulmasını, tutuklanan protestoculara af çıkarılmasını ve kentte siyasi reform sürecinin yeniden başlatılmasını içeren beş talep öne sürüyordu.
