Dolar

32,3285

Euro

35,0759

Altın

2.301,62

Bist

9.038,72

Hedef yeni bir anlaşma

6 Yıl Önce Güncellendi

2018-05-02 11:45:28

Hedef yeni bir anlaşma


İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu önceki gün onlarca klasörün önünde düzenlediği basın toplantısında adeta şov yaptı.

Tahran'ın nükleer anlaşmaya rağmen gizli nükleer silah faaliyetlerinde bulunduğunu söyleyerek, İran'a ait 50 bin dosya ve 183 CD'den oluşan gizli dosyayı ele geçirdiklerini öne sürdü.

İran hükümetinin nükleer arşivi olduğunu iddia ettiği dosyalarda yer alan fotoğraf, video ve taslaklardan örnekler gösterdi.

İsrail istihbaratının başarısıyla övündü.

İran'ın nükleer başlıklı füzelerinin Moskova'yı, Riyad'ı ve Tel Aviv'i tehdit ettiğini söyleyerek Rusya'ya ve Suudi Arabistan'a selam gönderdi.

Riyad'a “Birlikte hareket edelim” mesajı veren Netanyahu'nun Putin'e söylemek istediği ise şu:

“İran'ı himaye etmeye kalkışma!”

İsrail Başbakanı'nın şovundan sonra Ortadoğu'da yeni bir savaşın kapıda olduğu yorumları yapılsa da Trump-Netanyahu ikilisinin amacının savaş değil, gerginliği kontrollü bir şekilde tırmandırarak bir takım kazanımlar elde etmek olduğu görüşü gerçeğe daha yakın.

Yolsuzluk suçlamalarıyla bunalan Netanyahu ve seçimi kazanarak Beyaz Saray'a yerleşmesi hâlâ hazmedilemeyen Trump'ın dikkatleri başka yöne çekmeye ve gündem değiştirmeye ihtiyaçları var.

Her ikisi için de İran'a yönelik gerilimi tırmandırmanın ilk kazanımı bu olacak.

Obama döneminde yapılan anlaşmayla Tahran'ı nükleer programından vazgeçirten İsrail, bununla yetinmek istemiyor.

Netanyahu'nun yeni hedefi İran'ın balistik füze programı.

Trump'ın da nükleer anlaşmaya İran'ın füze faaliyetlerini durdurması ve bölgeden askeri varlığını çekmesiyle ilgili bazı maddeler eklenmesini istediği biliniyor.

Yani amaç Tahran'ı baskı altına alıp mevcut anlaşmanın İran'ın daha çok taviz vereceği şekilde revize edilmesini ya da yeni bir anlaşma imzalanmasını sağlamak.

Obama döneminde İran'la yapılan anlaşmayı “ABD için çok kötü bir anlaşma” olarak niteleyen ve söz konusu anlaşmanın imzalandığı zaman dahi pek çok kesim tarafından onaylanmadığını söyleyen Trump'ın Tahran'la yeni bir anlaşma için kapının açık olduğunu belirtmesi de açıkça buna işaret ediyor.

Netanyahu'nun açıklamalarının kendisini haklı çıkardığını söyleyen Trump, önceki gün Nijerya Cumhurbaşkanı Muhammed Buhari ile Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, İran'ın boş durmadığını ve anlaşma süresi dolduğunda kolayca nükleer silah üretebileceğini söyledikten sonra “Yine de bu, gerçek bir anlaşmayı müzakere etmeyeceğimiz anlamına gelmiyor" dedi.

Amerika ve İsrail'in Tahran'ı yeniden hedef tahtasına oturtmasının bir diğer amacı da “Yüzyılın Anlaşması” projesini hayata geçirirken İran'ın bir takım pürüzler çıkarmasını ve ayak bağı olmasını engellemek.

Filistin davasını tasfiye edecek projenin sorunsuz bir şekilde hayata geçirilebilmesi için Filistin direnişinin yardım aldığı tüm kanalların kesilmesi gerekiyor.

ABD Başkanı, İran'la imzalanan nükleer anlaşmadan çekilip çekilmeme konusundaki nihai kararını 12 Mayıs'ta açıklayacak.

Tahran'ın önünde her hâlükarda kaybedeceği iki seçenek var.

Hamaney, kötü ve daha kötü arasında tercih yapmak zorunda kalacak.

Amerika'nın önünü açmasıyla yayılmacılık hülyasına kapılan İran'ın yakıp yıkarak kazandım sandığı bölgelerden çekildikten sonra elinde Irak ve Suriye'de döktüğü Müslüman kanından başka bir şey kalmayacak.

 

Haber Ara