Ankara Merasim Sokak'ta aralarında asker ve sivillerin bulunduğu 29 kişinin şehit düştüğü bombalı saldırıyı gerçekleştiren teröristin taziyesi ve Tunceli'de etkisiz hale getirilen bir PKK'lının cenazesine katılan HDP Van Milletvekili Tuğba Hezer Öztürk'ün yargılanmasına devam edildi.
Van Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında, "terör örgütü propagandası yapmak", "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenlemek, yönetmek ve bunların hareketlerine katılma", "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından açılan davanın ikinci duruşması görüldü.
Van 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, terör soruşturması kapsamında ifade vermeye gitmediği için hakkında yakalama kararı bulunan sanık Öztürk katılmazken, avukatları hazır bulundu.
Sanık avukatları, dokunulmazlıkların kaldırılmasının anayasaya aykırı yapıldığını ileri sürerek, bununla ilgili Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptıkları başvurularının sonucunun, bekletici neden olarak kabul edilmesini talep etti.
Atatürk Havalimanı'ndan yurt dışına çıktığı tespit edilen Öztürk hakkında yakalama emri düzenlenmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
Van Cumhuriyet Başsavcılığı, dokunulmazlığı kaldırılan HDP Van Milletvekili Öztürk hakkında 1 Eylül 2015'te Tunceli'de etkisiz hale getirilen terörist Sıdıka Yıldız'ın cenazesine katılarak tabutunu taşıması, 28 Kasım 2015'te Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesinin ardından gerçekleştirilen eylem ve terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesine tepki amaçlı 15 Şubat'ta düzenlenen gösteride sarf ettiği sözler, 21 Şubat'ta Ankara'da 29 kişinin şehit olduğu bombalı saldırıyı gerçekleştiren PKK'lı terörist Abdulbaki Sömer'in taziyesine katılmasıyla ilgili soruşturma başlatmıştı.
Van 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Öztürk'ün "terör örgütü propagandası yapmak", "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenlemek, yönetmek ve bunların hareketlerine katılma", "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 18 yıldan 48 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.
