Dolar

32,5771

Euro

34,6870

Altın

2.524,25

Bist

9.524,59

Habertürk Türkiye Spor Zirvesi

'Voleybolda Markalaşma ve Sponsorluk', 'Futbolda Markalaşma ve Sponsorluk' ve 'Sporda Altyapının Önemi' oturumları gerçekleştirildi

7 Yıl Önce Güncellendi

2018-04-06 18:00:53

Habertürk Türkiye Spor Zirvesi
Habertürk gazetesinin düzenlediği Türkiye Spor Zirvesi yapılan oturumlarla sona erdi.

Bomonti Hilton'da yapılan zirvede, "Voleybolda Markalaşma ve Sponsorluk" oturumuna Eczacıbaşı Holding Genel Müdürü Sacit Basmacı, Eczacıbaşı Holding Medya ve Dijital Pazarlama Müdürü Ayşen Akalın ve Eczacıbaşı VitrA Takım Menajeri Nalan Ural katıldı.

Oturumda açıklamalarda bulunan Sacit Basmacı, Eczacıbaşı'nın sportif başarılarını 1996 yılına kadar çoğunlukla Türkiye'de yaşadığını hatırlatarak, "1996'da değişim kararı verdik ve bayan voleyboluna yatırım yaptık. Bunun arkasında belli bir felsefe var. Türk kadının gerekli destekler verildiği zaman çok başarılı olacağına ve erkekleri geçeceğine inandık. Şu anda aktif voleybolcular arasından 5 voleybolcunun 4'ü kadın. Kadın voleybolu Türk kadını için ana branş haline gelmiş durumda. Bunun sonucunda da Türk kadını voleybolda en başarılı noktaya geldi." ifadelerini kullandı.

Ayşen Akalın da Türk sporunun dünyada hakettiği yere ulaşması için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, "VitrA global bir marka. Özellikle de Avrupa'da çok kuvvetli bir marka. Eczacıbaşı da dünyada önemli başarılar elde etmiş bir takım. İki güç bir araya gelince daha da kuvvetli oldu. Sponsorluk konusunda önemli birkaç durum var. Birincisi iletişim, ikincisi doğru hedef belirlemek ve sürdürülebilir olmak." diye konuştu.

Nalan Ural ise voleybola başladığı andan itibaren hep zirveye oynayan takımlarda bulunduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

"Bayan voleybolunun erkeklerden daha iyi olmasının sebebi, çalışan federasyonlar olduğu kadar bu işe kurumsal anlamda ciddi yatırım yapan kulüpler. Eczacıbaşı'nın, 52 yıldır bakış açısı voleybolun öncüsü olmak. Hedefi hiçbir zaman Türkiye ile sınırlı kalmamıştı ve bu felsefe değişmedi."

Zirvenin bir diğer panelinin konusu ise "Futbolda Markalaşma ve Sponsorluk" olarak gerçekleştirildi. Oturuma Eski Galatasaray Kulübü Başkanı Faruk Süren ile NEF İcra Kurulu Başkanı Erden Timur katıldı.

Faruk Süren, sponsorluğun önemine dikkati çekerek, "Sponsordan para istediğiniz zaman ona bir hizmette götürmeniz lazım. Bazı şeyleri paylaşmanız lazım. Oraya bilgi vermeniz gerektiğini düşünüyorum. Onlarda neticede büyük kitlelere yayılmak istiyor. Total gelir olarak Avrupa'nın çok gerisindeyiz. Ürün çok önemli. Ürün sponsoru gıdıklar. Sonuçta satılan ürünün üzerinde sponsorun ismi var. Sponsor sizin pazarınızdan faydalanmak istiyor. Kulüpler sadece Türkiye'de 10-15 milyon kişiye hitap ediyor. Sponsor da bunu çekici buluyor. Bizim için taraftar ama onlar için müşteri." şeklinde görüş belirtti.

Eski Galatasaray Kulübü Başkanı, artık futbolu uluslararası bir hadise haline geldiğini de aktararak, şunları kaydetti:

"Bugün bir Japon oyuncu alıyorsunuz, takımınız orada ciddi şekilde takip ediliyor. Bu sponsoru da etkiliyor. Gelir imkanları arttı. Bu iş biraz yönetim meselesi, idare edebilmek ve yönetebilmek işi. Bugünün şartları profesyonel şekilde idare etmeyi gerektiriyor. Sonuçta biz derneğiz. Bu iş artık dernek yapısı altında yönetilebilecek gibi değil. Niçin gelirlerimizi arttıramadığımızı incelememiz lazım. Bu futbol kalitemiz düşük olduğundan. Bunu beraber yukarı çıkarmamız gerekiyor."

NEF İcra Kurulu Başkanı Erden Timur ise tüketicinin günümüzde samimiyet aradığını ve tutarlı olunmasını istediğini ifade etti.

Türk futbolunun Avrupa'nın 6. büyük ekonomisine sahip olduğunu ancak yönetsel ve sistem olarak Avrupa'nın çok gerisinde bulunduğunu hatırlatan Timur, çok fazla paranın verimsizce harcandığını dile getirdi.

Zirvenin son panelinin konusu ise "Sporda Altyapının Önemi" oldu. Oturumda Türkiye Basketbol Antrenörleri Derneği (TÜBAD) Başkanı Aydın Örs ile TBF Milli Takımlar Direktörü Haluk Yıldırım yer aldı.

Aydın Örs, altyapı faaliyetlerinin kulüplere kaynak oluşturmak amacıyla gerçekleştirildiğini söyledi.

Altyapının başarılı olması için en önemli unsurun yönetici profili olduğuna değinen Örs, "Sorumlu yöneticiler altyapıya inanmıyorsa, oradan nitelikli oyuncu yetişmesi mümkün değil. Süreklilik çok önemli. Süreklilik açısından Banvit ve TOFAŞ kulüplerini örnek vereceğim. Ancak bu yeterli olmaz. Türkiye'de 3 büyük kulübün bu faaliyetleri yatırımı daha da arttırarak devam ettirmesi gerekir." diye konuştu.

Haluk Yıldırım ise 'altyapıdan oyuncu çıkmıyor' lafına inanmadığını belirtti.

Federasyon olarak temel hedeflerinin altyapıdan üst düzey oyuncu çıkarmak olduğunu dile getiren Yıldırım, "Biz, 'oyuncu havuzumuzu nasıl daha kaliteli yaparız' onun derdindeyiz. Artık kulüp, oyuncu, oyuncunun ailesi, menajeri ve mili takımlar gibi sebepler var. Bunların hepsi bir araya geldiğinde ortaya bir karmaşa çıkıyor." değerlendirmesinde bulundu.


Haber Ara