Van YYÜ Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu, son yıllarda Van Gölü su seviyesinde çok ciddi bir farklılaşmanın yaşandığını belirtti.
"20 YILDIR YAŞANAN BİR SÜREÇ"
Göl seviyesinde 2 metreyi aşan yükselmelerin meydana geldiğini ve bunun da göldeki faaliyetleri doğrudan etkileyeceğini ifade eden Prof. Dr. Alaeddinoğlu, "Özellikle son 20 yıldır yaşanan bir süreçtir. 20 yıldır Van Gölü'nde çok bariz gördüğümüz bir durumdur. Göl seviyesi geçmişte kapalı olması nedeniyle yaz aylarında seviye düşmeleri, sonbahar ve kış aylarında ise yağışlara bağlı olarak seviye yükselmesi yaşanıyordu. Fakat bu seviye farklılaşması ise 50 santimetre, bazen bir metreyi buluyordu. Özellikle son yıllarda bu farklılaşma bir metrenin çok üstüne çıkmaya başladı. Şu an 2 metreye aşkın seviye farklılaşmalarıyla karşılaşıyoruz. Gölde yıl içerisinde dikeye 2 metrenin üzerinde bir farklılık görünüyor. Tabii bu farklılık göldeki her türlü faaliyeti doğrudan etkileyeceğini söyleyebiliriz. Başta ulaşımı etkiliyor. Kıyıdaki canlıların yaşam alanlarını ve balıkçılığı etkiliyor. Çünkü gölde yapılan balıkçılık, koylara teknelerin yanaşmasıyla gerçekleşiyor. Seviye farklılaşmasında limanlar her yıl temizlenmek durumda kalınıyor." dedi.
"İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇOK ÇARPICI SONUÇLAR DOĞURUYOR"
Küresel iklim değişikliğinin son dönemlerde dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de etkilerini oldukça sık ve etkin bir şeklide gösterdiğini dile getiren Alaeddinoğlu, "Bunun sonuçlarını ülkemizde de sıkça yaşıyoruz. Bu sadece küresel iklim değişikliğine bağlamak da yanlış olur. Doğanın bir şekilde 5'er, 10'ar, 20'şer ve bazen de 50 yıllık periyotlarda kendini gösteren ve felaket dediğimiz boyunlarda etkileri vardır. Bizler ise bunları göz ardı ediyoruz. Bu iklim değişikliği çok daha çarpıcı sonuçlar doğuruyor. Özellikle iklimdeki değişim herkesin sandığı gibi ritmik bir şey değildir." diye konuştu.
"SU SEVİYESİNDEKİ ARTIŞ VAN GÖLÜ İÇİN BİR TEHDİT"
Su seviyelerindeki artışın Van Gölü için uzun vadede bir tehdit oluşturacağına dikkat çeken Alaeddinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Seviye artmaları ve alçalmaları uzun yıllardır var ama 2 metre boyutunda buharlaşmanın bu kadar şiddetli, yağışın da bu kadar yoğun olduğu sezon çok nadir olur. Geçmişte havzaya düşen yağışlar sonbaharda başlardı, kış ayalarına sarkardı. Sonbahar ve kış aylarında buranın en yağışlı sezonuydu. Ancak şimdi öyle değil. Buraya artık sonbaharda yağış düşmüyor. Kış ve ilkbahara kaydı. Yani burada kuraklık kışa kadar devam edecektir."