Vatandaşımız teknolojiyi seviyor, iletişimde hızı seviyor. Bizim geliştirdiğimiz sloganlar var. Bir tanesi “havayolu halkın yolu” dedik, yaptık. İkincisi, “ulaşımda hız felakettir, iletişimde hız berekettir” dedik. Bunun içinde operatörlerimiz, bakanlığımız, BTK el ele vererek bunları gerçekleştiriyor. Şimdi artık bilgiler artıyor. Eskiden yollar tek şeritli olunca, bilgi de sınırlı olunca yetiyordu. Şimdi bilgi çok fazla. Yani trafik çok arttı. Araç çok arttı, hizmetler çok arttı. Dolayısıyla iki şeritli, beş şeritli yol yetmiyor. Karayolları gibi arazi problemi de yok. Cenabı hak vermiş. Yer altında yer üstünde istediğin şeritte iletişimde yol yapabilirsin. Bugün bu birliktelik, bu sözleşme Türkiye'nin bilgi toplumunda yeni bir aşamayı ifade ediyor. Bundan böyle, ben hatırlarım Yusuf bey gelir gider “şu altyapıyı bir birleştirsek, kaynak israfının önüne geçsek” derdi. O da bende ömrümüzü bunun için geçirdik. Bugün Allah'a şükür mutlu sona geldik.
Bir şeyin bilinmesi lazım. Burada bulunanlar operatörler dışında Telekom hizmeti vermek isteyen başka küçük yeni açılacak hizmetten bahsediyor. Şirketler ne olacak? Herkes bu hattın içine girebilecek, sınırlama yok. Bunun bilinmesi lazım. Bugün siz mevcut altyapı ile hizmet vermek istiyorsunuz. Gelip bu yolu kullanabileceksiniz. Yeniden yatırım yapmanıza ihtiyaç kalmayacak. Aslında biz bunu iletişimde başaralım istedik en önce, olmadı. Demiryollarında bunu yaptık. Demiryollarında artık altyapı açıldı bütün kullanıcılara açıldı. Peyderpey hazırlıklar devam ediyor. Demiryolu yapılmış, bu demiryolunu efendim lojistik firması, vagonu olan, bir şekilde kiralayanlar rahatlıkla yapabilecekler. Taşıma yapacaklar, bunun için bir ücret ödeyecekler. Burada da sistem aynı, araçlar farklı. Orada demiryoluyla yükler, burada da akıl yolunda bilgiler taşınıyor.
Bu altyapının kullanım ücretlerinin de makul olması lazım. Parayı yoldan değil, onun üzerinde taşıdığınız bilgiden kazanacaksınız. Yoldan para kazanılmaz. İletişim altyapısı ticaret aracı değildir. ticaret aracı nedir? O iletişim aracını kullanarak ticareti yapmak, ülkenin ihtiyaçlarını karşılamak. İşi böyle görmemiz lazım. İşte o yüzden aracı amaç gibi görmeye başlarsak kaybederiz. Amaca yönelmemiz lazım, amaç Türkiye'nin her alanda internet hızıyla, yeni teknolojik gelişmelerle yapay zeka, sanal gerçeklik bütün bunları bu yeni teknolojileri ülkemize kazandıracak bu altyapıları en iyi şekilde hazırlamamız lazım.
NİYE BAŞKASININ ALANINA HEVESLENİYORSUN?
Belediyeler de, Telekom altyapı şirketi olmaya hevesleniyor. İşinizi yapın kardeşim. Kanalizasyon, park bahçe altyapı sizin işleriniz bunlar. Bırakın iletişimciler iletişim işini yapsın, şehircilik işini de siz yapın. Niye başkasının alanına hevesleniyorsun? Bunlar doğru şeyler değil. Yapılıyor ne oluyor? Hizmetin devamlılığı olmuyor. Bir kazı yapıyor, onu bozuyor, kabloları kepçeyi atıyor, takıyor. Ondan sonra da hizmet aksıyor, vatandaş mağdur oluyor. Sonra belediyeler buradan para kazanacağım diye yalan yanlış bir sürü kazılar yapılıyor.
Ben hatırlıyorum Ankara'nın sokaklarında, marangoz testeresiyle bir çizik gibi yarıyor asfaltı. Oraya böyle elleriyle kabloyu sıkıştırıp üzerini kapatıyor. Ne o? “İletişim altyapısı yaptım…” Böyle bir şey olur mu ya? Bunlar yanlış işler.
Bugün abone yoğunluğunu 2020'de yüzde 20'ye, 2030'da yüzde 30'a çıkartmayı hedefliyoruz. Sabitten buraya geldik, şimdi sabite de ihtiyaç var. Çünkü yedeklememiz lazım.