Başbakan Binali Yıldırım, Ordu Büyükşehir Belediyesini ziyaretinin ardından karayoluyla Ünye'ye geldi.
Başbakan Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım, Büyükşehir Belediyesince Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen iftarda Ünyelilerle buluştu.
Ramazan ayında tutulan oruçların, yapılan ibadetlerin Allah katında kabul edilmesini dileyen Yıldırım, "Bizleri bu iftar sofrasında buluşturan Rabb'ime hamdediyorum. Bu bereketli sofrayı kurarak bizleri bir araya getiren Büyükşehir Belediye Başkanımıza, emeği geçen bütün arkadaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Yıldırım, Ünyelilerle beraber olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Ünye'nin hem doğal hem de tarihi güzellikleriyle "Karadeniz'in parlayan incisi" olduğunu belirtti.
Türkiye'nin 24 Haziran'da seçime gideceğini ve sayılı günlerin çabuk geçtiğini hatırlatan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin gelecek hedeflerine ulaşması için bu seçimin ne kadar önemli olduğunu söylememe hacet yok. Bugün Giresun'da, Ordu merkezde çok coşkulu, heyecanlı birer toplantı yaptık. Şimdi de yeşil ve mavinin mükemmel bir şekilde birleştiği, tabiatıyla, deniziyle, her şeyden önce insanıyla güzel Ünye'deyiz. Sizlerle beraberiz. Cennet vatanımızın her tarafı çok güzel. Ünye, bu güzelliklerden ziyadesiyle nasibini almış elhamdülillah."
"Ünye'den 24 Haziran'da güzel sonuçlar bekliyoruz. Ünye hazır mısın?" diye soran Yıldırım, alandaki vatandaşlardan "evet" karşılığını aldı.
AK Parti olarak 16 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, millete layık olmak için var güçle çalıştıklarını vurgulayan Yıldırım, "Milletimizle illerimizin tamamında, ilçelerimizde, köylerimizde hatta vatandaşlarımızın tarlalarında, evlerinde, dükkanlarında bir araya geldik, buluştuk. Bundan sonra da amacımız ve hedefimiz, ülkemize çok daha fazlasını yapmaktır." ifadelerini kullandı.
Yıldırım, 24 Haziran seçimlerin önemine değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü coğrafya kaderi belirler. Bizim coğrafyamız, bizim kaderimiz. Bu topraklarda ayakta kalmak, ayakta durmak ve bölgemizde, ülkemizde planlanan oyunları bozmak için güçlü Meclise, güçlü hükümete ihtiyacımız var. Çocuklarımızın aydınlık yarınları, ilerlemenin, ayakta kalmanın gereği için bu seçimlere çok önem veriyoruz. Türkiye her gün yenilenmek, büyüme hızını artırmak, gelişen şartlara göre uyum sağlamak mecburiyetinde. İşte 24 Haziran'da biz bunun kararını vereceğiz. Ya değişimi gerçekleştireceğiz, büyük hedeflere yürüyeceğiz ya da muhalefetin dediği gibi geleceği inşa etmek üzere bütün yatırımları durdurarak yerinde sayacağız, geriye gideceğiz.
Ne diyorlar? 'Parlamenter sisteme geri döneceğiz.' Parlamenter sistem eğer çok iyiydi ise 1960, 1971, 1980 darbesi oldu, niye 28 Şubat oldu? Niye 17/25 Aralık yargı darbesi oldu? Niye 15 Temmuz hain darbe kalkışması oldu? Parlamenter sistem sorun, darbe, vesayet üretti, Türkiye'nin enerjisini tüketti, zaman kaybettik. Bu darbeler olmasaydı, beraber yola çıktığımız Güney Kore'nin önüne geçmiştik. 1980'li yılların hemen önünde, 1978'de Kore ile beraber başladık ama Kore bugün Türkiye'nin 2 katından fazla milli gelire sahip. Maalesef yıllarımızı çaldılar, enerjimizi boşa harcattılar. Bir yandan terörle mücadele, diğer yandan vesayetle mücadeleyle gele gele 2001 krizine kadar geldik."
AK Parti'nin, o günlerde Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak." diyerek milletten destek istediğine dikkati çeken Yıldırım, şunları kaydetti:
"Sizler, 'tek başına, işbaşına' çağrımıza cevap verdiniz ve AK Parti'yi 2002'nin 3 Kasım'ında tek başına işbaşına getirdiniz. O kadrolar içinde beraber yola çıktığımız Mehmet Hilmi Güler kardeşimiz de bugün bizlerle beraber. Büyükşehir'de beraberdik, partiyi kurarken beraberdik. Çok güzel hizmetleri birlikte gerçekleştirdik. Milletimiz, öyle inanıyorum ki 24 Haziran seçimlerinde, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 'Durmak yok, yola devam.' diyecek. Türkiye, bölgede bir istikrar adası olarak kalmaya devam edecek. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Demokrasi içinde kalarak ülkemizi daha da ileriye taşıyacağız, refahı yaygınlaştıracağız."
Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin bölgede istikrar adası olarak kalmaya devam edeceğini, bundan hiç kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini anlattı.
Adayların meydana çıktığını, ortalığın toz duman olduğunu, vaatlerin vaatleri kovaladığına işaret eden Yıldırım, ağızdan çıkanları kulakların doymadığını dile getirdi.
Vaatlerde ölçünün olmadığını vurgulayan Yıldırım, "Versinler, vaat etsinler, bununla ilgili sıkıntı yok ama şunu bilmek lazım. Vaat edenin kim olduğuna, geçmişine, siciline bakmak lazım. Millet, AK Parti vaat ederse yapar diyor. CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Bay İnce çıkıyor, 'Ben şunu, bunu yapacağım.' diyor. Ama parti başkanı da 'Biz cumhurbaşkanlığı sistemini kaldıracağız, parlamenter sisteme döneceğiz. Parlamenter sistemde de cumhurbaşkanı sembolik olacak, yetkileri olmayacak.' diyor. İnce, ince ince konuşuyorsun da yetkin yok, nasıl olacak? Bir yandan parlamenter sisteme döneceksin, bir yandan da büyük büyük laflar edeceksin. Bizim millet ince eler sık dokur, İnce'yi eler Erdoğan'ı seçer. Bu kadar basit." değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım, yeni sistemi 16 Nisan'da halk oylamasıyla milletin önüne getirdiklerini, Ordu'nun yüzde 63 ile "evet" dediğini anımsattı.
"MECLİSTE CUMHURBAŞKANIMIZA DESTEK VERECEĞİZ"
Bu seçimlerle Meclisin daha güçlü hale geldiğine dikkati çeken Yıldırım, "Kafa karıştırmak için 'Cumhurbaşkanını seçelim de gerisi mühim değil.' diyorlar. Mühim olmaz mı? Milletvekillerinin her biri artık kanun teklifi verebilecek. Cumhurbaşkanı bütçe hariç kanun teklif veremiyor. Dolayısıyla güçlü Meclis, güçlü hükümet, güçlü Türkiye diyoruz. Yeni sistemde bürokrasi azalacak, çift başlılık sona erecek. Yönetimde sadeleştirmeye gidiyoruz. Mesela şekilde görülen Başbakan olmayacak. Artık Cumhurbaşkanı var ama boş durmayacağız, Meclis de lazım. Mecliste Cumhurbaşkanımıza destek vereceğiz. Zamanı daha etkin kullanacağız. İcraatları zaman kaybetmeden daha hızlı hayata geçireceğiz. İhracatta yükselme devam edecek." ifadelerini kullandı.
Başbakan Yıldırım, enerjideki dışa bağımlılığın tamamen biteceğini, TANAP Projesi'ni 12 Haziran'da açacaklarını vurguladı.
Göreve geldiğinde "Terörü milletimizin gündeminden çıkaracağız, milletimiz rahat olsun." dediğini hatırlatan Yıldırım, "Terörü birinci derecede ülkenin gündeminden çıkardık. Terör dışarıdan geliyor. En yakın dost bilinen ülkeler, bunlara kol kanat geriyor. Biz de Fırat Kalkanı ile Cerablus'ta, Rai'de ve daha sonra Zeytin Dalı Harekatı ile terörü mahallinde etkisiz hale getirdik." dedi.
"BOL KESEDEN ATMAKLA OLMAZ"
Yıldırım, bazıları gibi laf üstüne laf değil, taş üstüne taş koymaya devam edeceklerini, alın terini, akıl terine katarak üreteceklerini, birlikte kazanacaklarını belirterek, şunları söyledi:
"Biz milletin verdiği yetkiyi çarçur etmeyiz. Türkiye'nin menfaati neyi gerektiriyorsa tereddüt etmeden yaparız. Ordu-Ünye fındığın başkenti. AK Parti söz verdi mi yapar. Bol keseden atmakla olmaz. Fındığa 'Onu bunu vereceğim.' deyip ortadan kaybolmak olmaz. Biz 16 yıldır buradayız. Dünya fındık üretiminin yüzde 75'inden fazlasını sağlayan Türkiye'dir. Onun da 3'te birini Ordu çıkarıyor. Tabii ki fındığa gereken önem verilecek. Gerekirse Ofisi görevlendireceğiz, fındık alımını da gerçekleştireceğiz. Müsterih olun. Üreticimizin hakkını hukukunu sonuna kadar koruyacağız."
"SİZİN SEÇMEDİĞİNİZİ TÜRKİYE NİYE SEÇSİN?"
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin partinin genel başkanlığına aday olduğunu ama güvenip partide genel başkanlık görevine getirmediklerine değinen Yıldırım, "İki sefer seçmediler. Şimdi biz seçmedik, Türkiye seçsin diye Türkiye'den destek istiyorlar. Güvenseydiniz önce siz seçerdiniz. Sizin seçmediğinizi Türkiye niye seçsin kardeşim? Sen partini ikna edememişsin. Milleti nasıl ikna edeceksin." şeklinde konuştu.
Yıldırım, 12 seçimden zaferle çıkan Ünye'nin milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan ile "Durmak yol yola devam." diyeceğine inandığını sözlerine ekledi.