Dolar

32,5435

Euro

34,9945

Altın

2.427,50

Bist

9.722,09

Genelkurmay çatı davası

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili sözde 'yurtta sulh konseyi' üyelerinin de aralarında bulunduğu 224 sanığın yargılandığı davaya devam edildi

6 Yıl Önce Güncellendi

2018-07-11 12:10:42

Genelkurmay çatı davası
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de yer aldığı 224 kişinin yargılandığı davaya devam edildi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, sanıklar, yakınları, müştekiler ve avukatları katıldı.

Duruşmada esasa ilişkin savunma yapan sanık eski öğretmen yarbay Halis Ahmet Özer, 15 Temmuz öncesinde 5 yıl Genelkurmay Başkanı'na danışmanlık ve metin yazarlığı yaptığını anlattı.

Özer, 14 Temmuz'da oğlunun apandisit ameliyatı olduğunu ve GATA Hastanesi'nde tedavi gördüğünü, 15 Temmuz akşamı da eşinin oğlunun yanında refakatçi kaldığını bildirdi.

Küçük oğlu ile evde bulunduğu sırada eşinin saat 22.27'de arayıp Genelkurmay nizamiyesinde çatışma yaşandığını ve çok sayıda yaralının hastaneye getirildiğini söylediğini aktaran Özer, bunun üzerine televizyonu açtığını ve haberleri izlediğini kaydetti.

Özer, Başbakanın kalkışma açıklamasını dinlediğini, bu açıklamayı küçük bir grubun başarısız bir girişimi olarak değerlendirdiğini iddia etti.

Yine de karargahı aradığını ancak kimsenin telefonlara cevap vermediğini öne süren Özer, böyle bir ortamda telefonların açılmamasını da normal karşıladığını savundu.

Özer, eşinin, hasta yakını olan personelin de görev yerlerine çağrıldığını ileri sürerek, kendisinin de çağrıldığını değerlendirdiğini bildirdi.

- 15 Temmuz'da protestolara destek vermiş

Oğluyla ilgilenirken uyuya kaldığını ve saat 01.00 civarı karargahtan çağrıldığını, bunun üzerine aynı birimde çalıştığı binbaşı Asım Şanöz'ü de alarak yola çıktığını anlatan Özer, yolda protestocuları gördüğünde aracın klaksonunu çalarak protestolara katıldığını söyledi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın da görevi başında olduğunu düşündüğünü, yolda giderken bu durumla alakalı nasıl bir metin yazacağını hesap ettiğini iddia eden Özer, karargaha saat 02.01'de girdiğini ileri sürdü.

Özer, karargaha gitmenin askeri sorumluluğu olduğunu, gitmekte bir sakınca görmediğini savundu.

"Genelkurmay Başkanımız ve amirlerimin emirleri doğrultusunda yasal görevimi yerine getirmek için karargahda gitmem son derece doğaldır." diyen Özer, iddia edildiği üzere karargaha darbe girişimine katılmak maksadıyla gitmediğini öne sürdü.

Herhangi kanunsuz bir eylemde bulunmadığını belirten Özer, amirleri ya da başka bir asker şahıstan yasal olmayan bir emir de almadığını ifade etti.

Özer, ilk fırsatta kışlayı terk etmeye çalıştığını da iddia ederek, 16 Temmuz'da değil 2 Ağustos'ta mesaiye gittiğinde gözaltına alınıp tutuklandığını söyledi.

FETÖ ile bir bağı bulunmadığını ileri süren Özer, tahliye ve beraatini talep etti.

Duruşmaya öğle arası verildi.

Haber Ara