Şentop, Şişli Öğretmenevi'nde, Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) üyeleriyle bir araya geldi.
Burada yaptığı konuşmada, yeni anayasa ve başkanlık sistemi hakkında bilgi veren Şentop, Türkiye'de 1960'tan beri yapılan anayasanın darbeler sonucunda oluşturulduğunu söyledi.
Mevcut anayasada birçok kez değişiklik yapıldığına dikkati çeken Şentop, "1982 Anayasası üzerinde 17 defa değişiklik yapıldı. Bunlardan bir tanesini, Anayasa Mahkemesi bütün olarak iptal etti. Şu anda 16 değişiklik yürürlükte. Bu değişiklikler, anayasanın belki de yüzde 60 veya yüzde 70'ni hüküm bazında değiştirmiş ama Türkiye'nin anayasayla ilgili sorunları hala sorunları çözülmemiş. Hala yeni anayasayı tartışıyor Türkiye" ifadelerini kullandı.
Mustafa Şentop, 1982 Anayasası'nın Türkiye'deki sorunların temel kaynağı olduğunu belirterek, "Anayasanın bir başlangıç kısmı var. Orada 'Bu anayasa sözüne ve ruhuna sadakatle anlaşılır ve uygulanır' ifadesi yer alıyor. Yani anayasanın bir sözü bir de ruhu var. Sözü, okuduğumuz metinlerdir. Biz bu 17 değişikliği anayasanın sözünde yapmışız. Anayasanın ruhuna dokunulmamış. İşte o ruhun ne olacağına karar veren kurumlar var Anayasa Mahkemesi gibi. Türkiye'nin problemi anayasanın sözüyle değil, ruhuyla ilgilidir. Bu ruh, vesayetçi darbeci anlayışın bir katakulliyle milletten aldığı yetkiyi Anayasa Mahkemesi'ne yükleyen ve milletten alamayacağı yetkiyi, oligarşik bir yapıya devretmesidir" diye konuştu.
"Ülkedeki politik ve ekonomik krizlerin yegane sebebi, mevcut anayasanın toplumsal ihtiyaçlara cevap verememesidir" diyen Şentop, 7 Haziran seçimlerini bu nedenle çok önemsediklerini söyledi.
Şentop, anayasadaki temel hak ve özgürlüklerin uygulanabilir hale getirilmesinin ancak devletin anayasal yapısındaki değişiklikle sağlanabileceğini kaydetti.
- "2002'den beri istikrarlı bir sistem var"
Türkiye'nin siyasal ve ekonomik kalkınmasının başkanlık sistemiyle sağlanacağını belirten Şentop, şöyle devam etti:
"Bugünkü sistem, seçim sonrası hükümet çıkarmayı garanti etmeyen sistem. Halbuki başkanlık sistemi olsa, 7 Haziran'da iki oy kullanacaktık. Bir oy meclisi seçmek için, bir oy hükümeti seçmek için. Yani seçim akşamı meclis belli, hükümet belli olacaktı. Belirsizlik ortadan kalkacak. İkinci olarak istikrar ortamı sağlanacak. 2002'den beri istikrarlı bir sistem var. Evet milletimizin teveccühünü alan AK Parti bu istikrarı, yatırımlarıyla ve uyguladığı politikalarla sağladı ama parlamenter sistemin kendisi bunu yapamıyor. Başkanlık sisteminde ise sistem kendisi istikrarı sağlıyor."
Şentop, başkanlık sisteminin ülkede istikrarı ön plana çıkaracağını vurgulayarak, parlamenter sistemde 1999 yılında 3 partinin parlamentoda bulunduğunu ama hükümeti kuramadığını anımsattı.
Türkiye'nin başkanlık sistemine yabancı olmadığını ifade eden Şentop, "Aslında biz yerelde yaklaşık yüz yıldır başkanlık sistemini başarıyla uyguluyoruz. Tıpkı yerel seçimlerde olduğu gibi milletimiz sandığa giderek, hem başkanını hem de parlamentoyu seçebilecek. Böylece en çok oyu alan parti başkanı, hükümeti kurabilecek. Başkanlık sistemiyle hükümetin kurulamama gibi bir sorunu ortadan kalkacak. Başkanlık sisteminde hükümeti kurmanın garantisi var. Parlamentodaki dengeler ne kadar değişirse değişsin hükümet düşmez, yeni hükümet kurulmaz. Millet seçer ve son verir" şeklinde konuştu.
